yine manyak bir dss sarkısı.farklı diyarlara götürür bu şarkı insanı,keman soloları,akustik gitar,arkadan gelen hafif ritim,hatta murat yılmazyıldırımın cıvık sesi inanın sizi bu dünyadan uçurur baska dunyalara goturur belkide mavilirklerin dünyasıdır düşsel bir boyuttur gittiğiniz yer....
adamlar bunu yapıyolardı.dinlerken keske ayrılmasalardı hep boyle kalsalardı (bkz: hep böyle mi olur) dediğim sarkılardan biri..
(bkz: düş sokağı sakinleri)
zamanın ötesinden gelen edit: entry'me baktım da şöyle bi; aynı duyguları hala daha yaşıyorum bu şarkıyı dinleyince.. ama yine farkettimki kendi yazdığımı okurken; kafam iyimiş galiba.. insan bunu da anlayabiliyor.. *
+nerde lan bu winapın kapama tuşu ühühühüh. ulan gözlerim sulandı göremiyom ühühühü.
-abi sesini kapat da gelelim. imanımız gevredi burada ağlıyacaz diye.
+ühühühü, seviyom seni ayşe;
-bendeeee.
yakın gel gülen mor yel
yakın gel kara düşlerime
ateşler at üşüyen bedenime ...mor yel'in sevdiği kişi olduğunu düşünürüm, ama mor yel çok uzaktadır ve ona ulaşamamaktadır. kara düşlerde sevgili aramak ancak böyle bir müzikle anlatılabilirdi.
ateşler at üşüyen bedenime
uykulara yat.... beni hatırlamadan uyuma mor yel, üşüyorum, ateşinle ısıt. sonra uyu ve düşlerimizde birleşelim.
al götür düşlerimi
beni göm dalgalara
gözler girecek içinden
özgür bırak bu akşam... acıları.... üzülmekten utanma.
çünkü uykular çok güzel..en güzeli, en güzel kaçışımız, kaçamağımız, başka kalmadı ki elimizde.
özellikle yazın, gece olunca uzaktan gelen loş bir ışık eşliğinde deniz kıyısında, dalga sesleri eşliğinde dinlenmesi gereken şarkıdır. işte o zaman bu şarkının tadına tam anlamıyla varılır.
Düş sokağı sakinlerine ait, Mısraları incelendiğinde çok kopuk, anlamsız gelen amma lakin ki dinleyince acayip bütünmüş hissi veren gizemli bi şarkısıdır.