Bir kış günü şantiyedeyim. Çok sıkışmışım ve konteynıra gidecek vakit yok. Acil yapmam gerek. Koştum hemen gördüğüm ilk tuvalete girdim. Kafamda baret, üzerimde mont ve ayağımda çizmelerle o gün sıçtım. Ama sonra temizlik konusunda biraz sıkıntılar yaşadım. Zira girdiğim tuvalet mavi, seyyar, içine dolduran tuvaletlerdendi.
Basa gelebilecek en kotu durum. Hiç unutmam bir keresinde askerde devriyeden döner iken tim komutanının çok feci tuvaleti gelmiş koca btr yi durdurup gidip tuvaletini yapdı. Hava soğuk lapa lapa kar var üstümüzde kalın kabanlar. işini bitirip araca bindikten bir müddet sonra aracın içini çok kötü bir koku sardı. Komutan ulan hanginiz sıçtınız gavatlar derken bizim kilisli muhammet onbaşı komutanın parkasını işaret ederek komutanım siz sıçmışınız demişti. Bölüğe vardıktan sonra 3 gün buna gülmüştük
(bkz: bu da böyle bir anımdır)
bazı arkadaşlar vardır saunaya falan gider, bazıları vardır ki onlar montla sıçarlar, bi güzel terlerler, yağ asit ne varsa atarlar çok sağlık bir harekettir herkese tavsiye ederim, yakında sağlık programlarındada bunun tavsiye edildiğini göreceğiz.
lokanta tuvaletiyse eğer, başka çare yoktur. fakat taharet musluğu yoksa, silerken çok dikkat edin. hatta mümkünse öyle bir durumda 5 liraya bulduğunuz bir montla sıçın. başkasının montu da olabilir.* her neyse, çünkü bulaştı mı tam bulaşıyor ve çıkmıyor. çıksa da koku siniyor, iğrene iğrene geçirirsiniz bütün kışı.*
okurken once dusundurup sonra gulduren olagan disi guzel umut sarikaya karikaturudur. Montan sayet walkman kulakligi sarkiyorsa, yere degmemesi icin cidden saglam bi aci cekilir. Toplamda iki elle, vucudun got bolgesindeki montu, ve icinden dokulebilcek ot ve boku tutmak gercekten iyi bir acidir. umut sarikaya, sen ciz bizde gulelim.
