Otobüs dinlenme tesislerinde yaşanmışlığın dışında, çocukluğumda da yaşadığım aktivite. oturduğumuz mh üstünde tamirhaneler, kamyon otobüs tamire gelir o arada muavinler bir güzel temizlik yapar oturur seyredersin belgesel tadında. Hemde saatlerce. Bir deniz kenarında kuşları martıları dalgaları ve denizi seyretmek ve hayal kurmak gibi değildir belki ama yinede insanı acaip düşüncelere sevk eder.
En güzel sigaraya eşlik aktivitesidir. Bi de çayınız varsa daha ne olsun. Ha çok abartmamak lazım sonra kendinizi ağlarken bulabilirsiniz. Çünkü o kodumun otobüsü nerden gelmiş nereye gidiyor, kimi geride bırakıyorsunuz işte bunlar adama biraz koyabilir.
eğer yolculuk gece tek kişi olarak yapılıyorsa eyleme bir başka hava katar.
hırkanın altında titreyen bedeninizle, kulaklığınızdan gelen notalar ve ciğerinize çektiğiniz sigara dumanının karışımını panzehir gibi alırsınız.
evet belirtildiği gibi yarım saatliğine filozof olup geçmişi ve geleceği sorgulayıp, hayatın boktanlığı ve çaresizlikleriniz üzerinize beyin fırtınası yapıp durmanız da olmazsa olmaz.
Sizin otobusunuz yikanirken, yan tarafa park etmis ve henuz su yuzu gormemis kirli, pasakli diger otobuslere uzulmenizle sonuclanan bir eylemse eger, siz hayatin anlamini coktan cozmussunuz demektir. Hele bir de o otobuslerde halen oturmakta olan bir iki kisiyle tam da o anlarda goz goze gelmis ve hic konusmadan, 'uzulmeyin, sira sizin otobuse de gelecek' mesaji verebilmisseniz, artik bu dunyaya fazlasinizdir.
zeki demirkubuz'un kasvetli, ağırlık veren film sahnelerine bakmak gibidir. gecenin bir vakti, içtiğiniz sigaranın ağzınızda bıraktığı iğrençlik. uykusuzluğun verdiği sersemlik. tam bir demirkubuz sahnesi. hiç sevmem.
Sigarayı içtikten sonra otobüsün kapıları açılana kadar zorunluluktan yaptığım eylem. Kışın gece yarısı afyon'da inip bunu seyrederken zevk alan varsa ciddi sorunları olabilir.