Yaklaşık 3 yıl önce akmar pasajı nda tesadüfen dinleyip peşine düştüğüm beni ortadoğu müziğiyle tanıştıran dahası hayata karşı tutumu değiştiren müzisyendir.
Ya çok seveceğiniz ya da nefret edeceğiniz ama asla nötr kalamayacağınız insanın protest tarafına hitap eden radikal sanatçılardandır mohsen namjoo.
Çirkin karizması olan enteresan erkeklerdendir. Eşsiz ortadoğu gırtlağını sitarının bam teli gibi kullanır. Sesinde hafız gazellerinin zerafetiyle rock ın isyanı aynı ezgilerle harmanlanır.
Ülkesinde sürgün olduğu için türkiye de verdiği iki konserinde canlı dinleme şansı bulduğum mohsen tevazusuyla sahnede devleşen sanatçılardandır.
Ey Sareban isimli şarkısının bir ingilizce tercümesini çevirerek başka bir türkçe çevirisi ile harmanladığım iranlı şair. okuyun, dinleyin; okutun, dinletin:
ey deveci, ey kervan! leylamı nereye götürüyorsun?
leylamı götürürken beraberinde, kalbimi ve ruhumu da götürüyorsun.
ey deveci, nereye gidiyorsun! leylamı nereye götürüyorsun beraberinde?
ey deveci, nereye gidiyorsun! leylamı nereye götürüyorsun beraberinde?
birbirimize yalnızken verdiğimiz sözlere tanrı şahitken,
ve bu dünya döndükçe, aşkımız yaşayacak.
ey deveci, ey kervan! leylamı nereye götürüyorsun?
leylamı götürürken beraberinde, kalbimi ve ruhumu da götürüyorsun
ey deveci, nereye gidiyorsun! leylamı nereye götürüyorsun beraberinde?
ey deveci, nereye gidiyorsun! leylamı nereye götürüyorsun beraberinde?
bu ölümlü dünyadaki bütün inancım,
aşkın kıvılcımlarına dönüştü ve yaşamım oldu.
oysa yarin hatırasına gözyaşı dökmek ne güzeldir, aşk ile yanarken.
tanrım, kalplerdeki aşkı daima o kalplerde koru,
bizim kalbimizde koruduğun gibi.
leyla ile mecnun hayal olsun,
ama bizim hikayemiz sonsuzluğa erişsin.
neden benden kaçıyorsun aşkım şimdi?
neden gözlerimden çaresizliğin işaretlerini okumuyorsun?
bu hüznün elinden hangi hallerdeyim bilmiyorsun,
senden sonra var olmadım ben, tanrı biliyor.
o yüzden kal, kalbimin ölüm fermanını ver ve git.
keder dallarından varlığımın çiçeğini,
bir azametli fırtına gibi kopar ve git.
çünkü ben fırtınanın önünde duran bir ağacım,
doğanın öfkesiyle dallarını kırdığı.
ey deveci, ey kervan! leylamı nereye götürüyorsun?
leylamı götürürken beraberinde, kalbimi ve ruhumu da götürüyorsun.
ey deveci, nereye gidiyorsun! leylamı nereye götürüyorsun beraberinde?
ey deveci, nereye gidiyorsun! leylamı nereye götürüyorsun beraberinde?
resim yaparken papatya çayımı yudumladığım zamanlar dinlediğim efsane insan. en güzel gece dinlenir. bu kadar anlam yüklü yazılır mı bir şarkı dedirtir.
sensiz geçen her gün bezgin, dargın bir gün batımıdır
sensiz soğuk gecelerimde yıldız kıtlığı vardır
seniz şarkının ruhu gecenin pençelerinin tutsağıdır
senin isminin anlamı en güzel şarkıdır.
yazık oldu sensiz geçen günler
yazık oldu o tüm yalnız geçen geceler
geç geldin ancak erken gittin
şimdi neredesin !?
kederden öldürecek bu adam beni, gözyaşlarımı içecek illa. başımı iki elimin arasına alıp öylece dalmaz isem uzaklara, rahat bırakmayacak beni, ağlatacak zorla. sesiyle izler bırakacak yüreğime, ince bir ağaç dalıyla üzerinde gezinecek yaralarımın, kanatacak. ne yapayım, nerelere kaçayım, nasıl duymayayım bu sesi? en çok da benim acımın sesine benziyor diye korkuyorum onun sesinden, en çok da benim acımın sesine benziyor diye dinliyorum onu. madem kederden öldürecek bu adam beni, içecek gözyaşlarımı illa o halde damlalara karşılık huzur istiyorum ondan. ne olur acıtmasın yüreğimi, kanatmasın. ne olur!