insanların kötü yüzlerinin değer bulması ile başlayan sanat akımıdır. nitekim birinci dünya savaşı ve ikinci dünya savaşı bu sanat akımının dünyaya yayılması ile paralellik gösterir. artık altın oranlar ortadan kaldırılmış ve yerine orantısızlık geçmiştir. birnci dünya savaşından sonra empresyonizim yerini gerçek akılsızlık göstergesi olan daha uçta ve bütün güzelliği reddeden kübizme(picasso) bırakmıştır. insanlığın üzerinden ikinci dünya savaşı geçerken ortaya koyduğu ve en iyi diye övülen sıçkıntısı guernica görenleri çirkinliği ile hayrete düşürmüştür.
modernizm yıkıldı ve yerine daha büyük bir pislik yumağı olan postmodernizm geldi. bakalım bu taşın altından nasıl kalkacağız.
şimdi alıcısının kolpalığından hareketle saldırgan bir tutum benimsemek istemiyorum ama en basitinden -özellikle resimde- hiç anlamıyorum arkadaş.
baya oturup makalelerini falan okudum. Yok aga saçma geliyor bana.
Heykelde mesela o kadar soyutlanmadığı için çok rahatsız etmiyor (ki onda bile klasik heykel cıncık gibi duruyor, bayılıyorum) ama resim çok uyuz ediyor beni.
Sanat nedir sorusunu düşünmeye zorlar. Anlam verilemediği, anlaşılamadığı için saçma ve gereksiz yaftası yer. Sanat, insanı düşünmeye sevk eden her şeydir. Eğer elektronik bir alet sizi düşünmeye, sorgulamaya itiyorsa, evet o da sanat eseridir. Ve eğer sanatçının tükürüğü sizi aynı şeye yönlendiriyorsa o da sanat eseridir. Bu düşünme ve sorgulama eylemi sonucunda anlamanız yahut anlamamanız önemsizdir, önemli olan düşünme eylemidir. Neden klasik eserleri daha çok seviyoruz? Çünkü ilk görüşte beynimizi çok zorlamadan eserin anlatmak istediğini anlayabiliyoruz. Fakat bakın 1800lerde Rodin'in Balzac Anıtı için de bugün modern sanat için söylenenlerin aynısı söyleniyor. Çirkin, anlamsız, gereksiz. Yahut Duchamp'ın Çeşme'si için. Halbuki Duchamp bir pisuvarı ters çevirerek Çeşme adını verdiği heykelinde büyük ve anlamlı bir savaş karşıtlığını vurguluyordu.
Olay şudur ki bizler sadece anlayabildiğimiz eserleri sanat olarak kabul ederken salt anlam veremediklerimize, bizi birazcık düşünmeye iten eserlere saçmalık gözüyle bakıyoruz. Modern sanatın bir nebze de olsa klasik güzellik anlayışına karşı çıkışını, sanatta önemli olanın estetik değil anlatılmak istenen olduğunu bir türlü anlayamadık orası ayrı.
ben sanat eleştirmeni değilim... bir otorite de değilim... sadece modern sanat ile kafayı bozanların anlam yükleme kaygısı olduğuna inanıyorum. ortaya anlamsız bir şey koyuyorsun ve insanlar istediği anlamı yüklüyor... yani bu senin yaptığın çok anlamlı bir çalışma olmuş oluyor...
ama şimdi, düşününce, modern sanat aslında hiç kalıcı olmayacağı gibi, insanların belkide ileride en çok dalga geçeceği şey olacak...
şimdi bana; "kadının cinsel obje olarak kullanılması ve toplumun tamamının kadını baskı altına alması bla bla doğumun ve yaşamın ilk adımının ordan olması bla bla bereketin ve bilmemnenin ordan baş vermesi bla bla..." diye sakın anlatmayın abi.. bu ne lan?
nerde o gördüğümüz zaman bizi bambaşka yerlere götüren eserler?
biri bana anlatsın arkadaş... am göstermenin neresi sanat? "uç noktalara dokunuyorum ben entelim, sen anlamazsın yegenim" demeden birisi anlatsın bana ne olur...