kadıköye yakın oturanlar için gönül rahatlığıyla gidilesi yer, cennet bahçesinden bir bölüm. ancak evi biraz daha ilerlerde olanlar için bi saatten sonra dönmesi işkence olan yer; minibüse yürüycen bir, minibüsün dolmasını bekliycen iki, eve varacan üç. onun için caddebostan sahili de ayrı bir tercih imkanı doğurmuştur. ama ilk göz ağrılarındandır o kesin.
kadıköylülerin haftasonu uzak durması gereken yer. sahilde kadıköylülerden fazla ümraniyeli oluyor ve yerlere çöp atan hanzodan,4-5 kişilik apaçi gruplarına kadar her türlü insan var. hafta içi ise moda sahilinde gezmeyi hiçbir şeye değişmem.
Orada bi dayı vardı şişe toplayan. Eski asker olan vardı ya, neydi o adamın adı bilen var mı lan? Atatürk büstünün altında arayıp "dedenin ordayım gel" diyen. Özledim be.
Bi kadıköylü olarak en sevdiğim yerdir. Sahilde oturup bir şeyler içmek, yoğurtçu parkında yürüyüş yapmak, sevgiliyle el ele dolanmak için idaaldir. Belli saatlerden sonra polis durdurup kimlik sorabilir dikkatli olun efendim.
YaZdan beri gidemiyordum, bugüne kısmetmiş. Cumartesi gecesi olması ve önümüzün 14 Şubat olması ( bunun etkisi ne kadar bilmiyorum ama yazın bile böyle tarfik yoktu amk) sebebiyle epey yoğundu. Yine de hafif yağmurun altında bira kokoreç ikilisi yetti be...
kimilerine göre ilk aşkların ilk bakışmaların başladığı sahildir. gerçek ise bambaşka tamamen ucuz sex üzerine kurulmuş ortamı barındıran sahildir, yaşasın azıcık tipim var hemen gruplara kaynaşayım kendimi önemli göstereyim havasında geçen konuşmalara sahip sahildir. kesinlikle samimi değildir.
