gazeteci. mehmet ali birand'in ciragiyken sonradan ntv'ye gecmis ve pusula programini yapmaya baslamistir. simdi ise mehmet ali birand'in eski programi manseti sunuyor. dar dar dar diye konusuyor ama basarili bir gazeteci.
filistin'deyken (ya da böyle çatışmaların olduğu bir yerde) habercimizin arabasını durduruyorlar. o sırada ölüm burnunun dibinde. kimlik kontrolü vesaireden sonra kontrolü yapan kişi "müslüman mısın?" diye soruyor. o sırada mithat bereket'in sırtından terler boşalıyor. ani bir bocalamadan sonra "elhamdülillah" diyor ve canını öyle kurtarıyor. kendisi de o cevabın ağzından nasıl çıktığını tarif edememişti bu olayı anlatırken.
hatay dogumlu olan gazeteci/televizyoncu şahıs. savaş muhabirliği, haber programları ve dünyadaki gelişmelerle ilgili sıcagı sıcagına yaptıgı belgeseller ile ilgili basarılar projelere imza atmıştır.
sag bilegindeki bileklik ile ilgili soruya verdigi bir cevap, ne tür işler yaptıgının güzel bir göstergesidir.
m.b.- 16 yıldır sag bilegime taktıgım bilekliğimin beni kötülüklerden koruduguna inanıyorum. güney afrika yerlilerinin en vahsi kabilesi olan "zulular" ile iki bucuk ay yasadım, birbirmizi cok sevdik. ayrılacagım gün köyün büyücüsü bana büyü yaptı. üzerime kemik attı, tütsü yakıp dans etti ve son olarak da fil kuyrugu kılından yapılmış bilekliği koluma taktı. ilk basta pek umursamadım, ancak ertesi günü iki zenci kabile arasında catışma cıktı. ben catışmanın göbeginde kaldım. polis " dikkat et, el bombası" dedi. herkes kactı ama o zamanlar çömez bir muhabir oldugum için kacamadım ve bomba 10 - 15 metre uzagıma düştü. ama patlamadı. o olaydan sonra bilekliğimi hiç çıkarmadım.
türkiye'nin en kaliteli ve komplekssiz gazetecilerinden biri. her konuda bir bilgisi vardır, bıraksanız doğaçlama devam eder. konuyu dağıtmaz, cıvıtmaz, ne verilmesi gerekiyorsa onu verir, yabancı lisanı da o derecede iyi kullanır.
eski basketbolcudur.harun erdenayla bir miktar parasına 3lük yarışması yapmış ve doğal olarak kaybetmişliği vardır. e yanlış adamla aşık atmaktadır.basketbolculuğundan daha iyi bir gazeteci olduğu ise aşikardır. mantıklı bir kararla haberciliği meslek olarak seçmiştir.
saddamın saddam olduğu zamanlardan aklımda yer etmiş, gördüğüm anda yaser arafat, muammer kaddafi, batı şeria, yitzhak rabin ve bilumum 90'ları aklıma getiren, son olarak ahmedinejad ile ropörtaj yapmış gazeteci.
uzun boylu kıvırcık saçlı gazeteci. ben çocukken, ankarada arabasını yenimahalle'de park etmişti orada görmüştüm. Kendisine "m.ali birand' a selamlar abi" demiştim. ozamanlar m.ali birand'ın çırağıydı kendisi.. heralde kıl olmuştur bana.
öyle bir karakterdir ki atladığı haber bereketlenir (nasıl bi bereketse bu etinden, sütünden, yününden).
bir programında çıkartmış oraya solculuğundan utanan, keşke bulaşmasaydım diye lanet okuyan "kültür sosyologu" vasıflı bir adamı, adam küfür etse daha iyi. neymiş efendim sistem karşıtı insanlar medeniyete karşı olduğu için yıkanmazmış, medeniyet köleliğe karşı olduğu için köleliği savunurmuş, burnuna halka takarmış... oha be yavaş amca yavaş! medeniyet anaya el sürmek ayıptır dese millet anasını mı sikecek? töbe de mithat bereket nerden buldun bu kültür sürüngenini medeniyet karşıtı olmayı uyuşturucu satmakla örneklendirdi yahu. ve son nokta: tam programa çıkan ablam kurtuluşun işçi sınıfı egemenliğinden bahsetmeye başladı, nooldu? tabiki programın süresi doldu. dolar tabi, programın süresi dolmasa mithat bereket'in miyadı dolacaktı.
programa katılan kadın arkadaş "siz yarın işinizi, evinizi, arabanızı kaybetseniz bu sistem size serseri diyecek" derken mithat kardeşimin yüz ifadesine dikkat ettim "anaaa he lan işimi kaybetsem göt gibi kalırım ortada" yüz ifadesi vardı. bir kulağından girip öbüründen çıkıyor tabi. balık hafızası var bunlarda.