devletin tüm kurumlarını kendi parti bürosu gibi görenler bir gün adaletin önünde hesap verirler. devlette kayıt silinmez. zarrab hakkında rapor çıktığında raporu yazanları tespit etmeye çalıştıklarına bahse girerim. zarrabın hırsızlığı çuvala sığmıyor artık.
reyizi kandıranın zarrap mı yoksa mit mi olduğu sorusunu beraberinde getiren rapordur. 3.bir uyarı vs geldiyse onu yapanda kandırmış olabilir ancak reyiz katiyyen hata yapmamıştır.
mit hazırladığı raporda,
Reza zarrab'ın ne tür bir pislik olduğunu, bakanlara rüşvet vererek satın aldığını, abd'nin yakında zarrab'ı sakıncalı kişi ilan edeceğini ve bu durumda türkiye ile abd ilişkilerinin bozulacağını, ayrıca türkiye'nin uluslararası alanda suçlu çıkacağını, akp hükümetini zor durumda bırakacağını belirten, erdoğan'ı uyaran 3 sayfalık bu raporda belirtmiştir.
Erdoğan bu rapor sonrası ne yapmıştır?
hiçbir şey.
bu rapor erdoğan'ın masasına konduktan 8 ay sonra reza zarrab paketlenmiş, rüşvet verdikleri paketlenmiş, o malum 17/25 aralık olayları yaşanmıştır.
erdoğan bu duruma önlem alacağı yerde reza'ya sahip çıkmış, "hayırsever bir iş adamı" olduğunu söylemiş, atv ve a haber'de reza zarrab'ı adeta bir milli kahramanmış gibi arkasında türk bayrağıyla canlı yayına çıkartıp aklamıştır.
şayet o gün erdoğan bu mit raporunu değerlendirip, reza zarrab hakkında gerekli incelemenin, tahkikatın yapılmasını sağlasa ve rüşvetçi bakanları, siyasetçileri partiden uzaklaştırmış olsa, yargıya müdahale etmese idi, şu an türkiye'de bir kriz ortamı olmazdı.
ahlar vahlar ediyoruz. daha da edeceğiz.
bu dava bizim daha çok başımızı ağrıtacak.
olan erdoğan ve avanesine değil, millete olacak malesef...
