cengiz i, timur u, büyük iskender i dize getiren uçsuz bucaksı çöl. gündüzleri kemikleri eriten sıcaklık, geceleri ilikleri donduran soğuk, deriyi delerek ciğerlere dolan ince kum teneleri.
fırtınalar... fırtınalar !
ve bu dünya cehenneminin içinde bir ordu: orduyu hümayun.
başlarında "ya alırım ya ölürüm" andı ile dersaadet den kopup gelen bir çığ: yavuz sultan selim. mihnet, meşakkat, acı, zahmet.
saadete açılan kapının aşılması en zor fakat en son eşiği. ideal yolcuları bunu aşıyorlar, konstantiniyye surlarını aştıkları gibi. mecidabık a düşüyorlar, çaldıran a düştükleri gibi, ardında tevazu tümseğinin en tepe yerinde yine o padişah: yavuz sultan selim:
"-ben harem i şerif in hakimi değil, hadimiyim."
--spoiler--