bu sıkıcı günlerde ilaç olan bir yapıt. hancock tarzı anti heroları irdeleyen, belirli bir konuda ilerlemekten ziyade her bölümde farklı atraksiyonların yaşandığı eğlenceli bir dizidir. ha bir de dizide nathan faktörü mevcut *
yeni başladığım iki gün içinde 2. sezonunu bitirdiğim dizi. bir yabancı dizide bu kadar güldüğümü çok az hatırlıyorum ama komedi dizisi de değil yani. öyle güzel bi dizidir.
--spoiler--
3. sezonu ilerledikçe, nathan'ı daha çok aradığımız dizi. rudy'e başından beri ısınamadım, gülemiyorum bile. robert sheehan çok yanlış yaptı zaanımca diziden ayrılarak.
--spoiler--
daha ilk bölümün ikinci dakikasında "senin gırtlağını kesip boğazına sıçarım " repliğiyle izlemeye başlayarak doğru bir karar vermiş olduğumu bana kanıtlayan dizi.
sıradan hatta, toplumun alt kesminden insanlara süper güç verilince olanları gözler önüne seren dizidir. başrol oyuncuları, terbiyeli insanlar değildirler, hayatları sıkıntılıdır, işsiz güçsüz gençlerdirler(?)
not: "lerdirler" ekinden sonra yazma hevesim kaçtı.
--spoiler--
3. sezonunda Nathan'ı içten içe aradığım, özlediğim dizidir. "new guy" biraz sırıtmış, zoraki olmuştur. nathan artık yok diye, nathan gibi bir karakter yaratmak zorunda hissetmişler belli ki. ama biraz çakma olmuş. fake durmuş. yine de eskisi kadar güzel, merak uyandırıcılığından bir şey kaybetmemiş. kelly'nin yeni özelliği sayesinde gülmekten yerlere yatırmış, simon'ın yiyeceği haltları aşırı derecede merak ettirmiş, her pazartesi'yi özlemle bekleten dizi olmuştur.
--spoiler--
--spoiler--
2x03 te gelecekten gelen simon karakteriyle bomba gibi bir diziye dönebilir, aman diyeyim. bir de o tarih ve saatler ile oldukça lostvari bir şeyler olabilir.
--spoiler--
bomba gibi dönmüş dizidir. 03x01 kesinlikle harikaydı. bir önceki mesajımda "nathan'sız bir misfits neye benzer tam olarak tahayyül edemiyorum." demiştim. gördüm ki nathan olmadan da misfits kaliteli olabiliyor, yarabiliyor, yardırabiliyor. evet nathan efsaneydi ama açık konuşmak gerekirse yeni giren eleman "rudy" de hiç fena değil.
rudy ile nathan benzeri bir karakter yapmışlar. yapanın ellerine sağlık, şükela olmuş. dadından yenmiyor. harbiden rudy, hiç beklemediğim kadar iyi bir karakter olmuş. nathan'ın yokluğunu dolduracağa benziyor. ekip hakkında yorum yapmıyorum, hepsine puanım dohuz ganga.
ama bu ekibin içinde "kelly"ye ayrı bir sempati besliyorum. yeni süper gücüyle bir "roket bilimcisi" olan kelly diğer iki sezonda olduğu gibi yine harika. özellikle son bölümde brunch hakkındaki konuşmalarıyla yarmıştır. aksanına kurban olayım;
bu arada ekipteki elemanların yeni güçler kazandıklarını en boktan gücün de curtis'in olduğunu söylemeyi görev addediyorum. arkadaş "kadına dönüşmek" diye bir süper güç mü olur allasen?
ingiliz mizahından beklenmeyecek kadar güzel bir dizi. kesinlikle orjinal yapısı içinde tahmin edilemez sonlara çıkıyor her bölüm. nathan kaybı baya kötü oldu ama bu dizi başrol oyuncusunu kaybetse bile toparlayabilecek kadar güçlü. kendini bozmadan daha fazla bölüm çıkararak devam etmesini istiyoruz.
ekim ayında 3.sezonu başlayacak olan harika bir ingiliz dizisi.
amerikanların fantastik yapımlardaki klişelerini aşmış, süper güçlere sahip olmalarına rağmen "küçük düşünen"* insanların hikayesinin anlatıldığı bir yapım. hiçbir abd dizisinde herif gidip süper gücünü parayla satmaz. o süper gücüyle muhakkak dünyaya çarpacak olan bir meteoru ya da kötü amaçlı uzaylıları durdurur, hiç olmadı teröristlerin işlerini bozar, ulusal güvenliği sağlar falan filan. ama misfits'deki kahramanlar kendi kıçlarını kurtarmaktan başka bir "ulvi" amaç taşımıyorlar. bu da diziyi izlenebilir ve eğlenceli kılıyor. yani sürekli epik bir üslup yok, onun yerine nathan'ın sapıklıkları, saçmalamaları vs. var.
dizide çalan şarkıların şükela olduğu zaten herkesin malumu, bunun üzerine güzel bir site bile var;
15 eylul de nathan karakterinin online episode ile veda edecegi dizidir. uzmustur. robert sheehan sinema kariyerine yogunlasmak istiyormus. rudy adinda yeni bir karakter ekleniyor diziye. bakalim nolcak? gerci izler miyim bilmiyorum.
soundtrack parçalarının herbirinin harika olduğu sizi. dizinin kendisinin de harika orası tartışılmaz. sevgili barry nam-ı diğer simon üçüncü sezonda kendini aşıp, dünyayı kurtarmaya soyunacağını düşünüyorum. ha diğerleri de yardım edebilir ya da kendi yollarını çizerler, orasını bilemem.
zamanında e4' te yayınlanmış ingiliz dizisi. ingilizcenin ingiliz aksanının ne kadar itici olduğuna tanık oluyorum şahsen. harfi bırak heceyi; hatta tüm kelimeyi yutar biçimde konuşuyollaa. ikinci sezonu izlemeye yeni başladığımdan kaç sezon olduğuna bakmadım bilerek. dizinin konusuna hafiften değinirsem:
nathan, alisha, curtis, simon, kelly dizinin esas karakterleri. yasalara aykırı hareketlerinden ötürü toplum hizmeti cezası almışlar ve bir toplum eğitim merkezi (tam olarak böyle değildi merkezin adı)nde sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirerek bu cezalarını çekmekteler. günlerden bir gün bir fırtına kopmakta, düşen yıldırımla beraber de bir kısım insana doğaüstü güçler hasıl olmakta. gençlik dizisi olduğundan mütevellit sex, uyuşturucu, ana babaya dik başlılık, şiir tadında küfürler, her türlü itlik uğursuzluk var ecnebi gençlerde. birisi de demiyor ki lan ne pis insanlarız diye. neyse işte olaylar gelişiyor böyle. yüksek beklenti beslemeden çerez niyetine izlenebilir fikrimce.
s01e06' da nathan piçinin çatıdan aşağıdaki kalabalığa çektiği nutuk da yurtdışı için best of kategorisinde yer alan "aga 18 yaşından sonra atıyolarmış evden, ne bok yerse yiyomuş elemanlar" geyiğini haklı çıkarttı.