- çocuğum bak portakallı keklerden de ye.
+ bizim oğlan bir şey demez, içmez.
* ohaaa (iç ses tabi lan)
- neden yemiyormuş?
+ o evdeyken yedi teyzesi.
* yemedim anneaaaa yemedim açım aç. ( tabi ki iç ses) (manyak mısınız olum)
- çay içsin bari.
+ çay da içmez o. zararlı çocuk daha.
* oohaa anne be. ( bu da iç ses)
+ su??
- yarım bardak getir en iyisi.
* şükür. ne yarım bardak mı???( iç ses: mide guruldaması)
sizi oldukça üzecek olan annedir. aslında canınız bir şey istemektedir ama anneniz utanıyor mu nedendir o bir şey içmez der. siz de getirilen içeceklere kirpi yavrusu gibi üzüntüyle bakarsınız. canınız kalır ama anneniz her şeyi mahvetmiştir.
Ne pastalar, ne börekler kaçırmışım annemin o lafından sonra.
Ama hala daha misafirlikte bişey ikram etseler, anneme bakarım. yeme derse yemicem yani :D
Her seferinde çocuğun görmemiş gibi içeceğe yumulmasıyla sonuçlanan ve annenin "ay evde hep veriyoruz içmiyoooo" şeklinde savunma mekanizması geliştirdiği durum.
bir şey içmez bir şey yemez. insan yerine koyulmadık o zamanlar. genelde çocukken yapılırdı bu konuşmalar çok zoruma giderdi köşeye çekilir ağlar anneme kötü şeyler yapma planları kurardım. çok canice.
kazara halıya sehpaya bişey dökersiniz de anneyi rezil edersiniz diye yapılan bir savunma kalkanıdır.
anneler kısmen haklı mıdır?haklıdır. misal geçen hafta gelen misafirin o koca göt oğlunu şu an bulsam kafasını o nar suyu döktüğü halıya sürter kıvılcım çıkartır mıyım? çıkartırım.