Temiz temiz misafirlige gidersin, cayini icer sohbetini yaparsin. sonra biranda karnin guruldar. tualetin gelir ama tutarsin. biraz dahaaa sabredersin derken istemeye istemeye tualette bulursun kendini. simdi en kasvetli olay baslar. hele tualet salona yakin konumdaysa sictin. delige her yolladigin bombada pata kute sesler gelir. suyu acarsin absorbe etsin diye ama yok, bombardiman cok ses yapar. neyse is biter cikarsin. ama simdi de ustune sinen koku vardir. ana avrat sove sove salona gecersin, insanlarin surati degismis, sana bakiyolar. ana avrat soversin icinden. zor durumlardir. zoraki olarak misafirligi sonlandirirsin tabi.
en kötüsü eğer sıçtığın zaman tuvalet eğer tıkanırsa başıma geldi biliyorum birde tuvalet fırçası yoksa içerde haps olduğun andır işte, suyu açtım alaturka tuvaletin içinde ki hazne ağzına kadar doldu fakat bok bir türlü gitmiyor az daha suyu açtım en son suyun basıncına dayanamayıp aktı gitti. en son rahatlama hissi olarak o pis havadan bir nefes aldım.
ikilemdir,çatışmadır bir içinde iki olmak alt benliğin ile kavga edip sonuçta üste çıkamamak ve dış tesiri olarak o cazip tualete sıçamamaktır.Hele ki eğer kendini yenip eylemi gerçekleştirdiysen çıkarken aklından geçen o acaba hemen biri girer mi sorusuyla baş başa kalmak ve anlık tereddütler yaşamaktır.
nedense misafirlikte sıçılan her an bi terslik olur. ama evin sahibinin kapıyı çalması kadar gıcık bi olay yoktur. o kokunun salona kadar gitmesini saymıyorum bile. misafirlikte çatır cutur sıçan birisi olarak artık baya profesyonellestim. sictiktan sonra tuvaletin deliğine deterjan suyu döküp sifonu öyle çekin. ayrica oda spreyi falan sıkın. rezil olmayin.