misafirin çocuğuna bilgisayar oynatma zorunluluğu

    1.
  1. aslında hiç istenmeyen durumdur. bütün günün yorgunluğunu eve gelip, bilgisayarınızın başına geçip ayakları uzatıp üstünüzden atmak istersiniz. ama anneniz düşmez yakanızdan oynat çocuğa oynat diye ve seve seve olmasa da kabul edersiniz. her şeyinizi paylaştığınız kalbinizde ayrı yeri olan sadece sizin dokunabilceğinize inandığınız bilgisayarınız artık başkasının ellerindedir.

    edit: imla
    24 ...
  2. 6.
  3. çok sinir bir şeydir. bi de öyle utanmazları var ki. bir şey demeden gelip oturuyorlar.geçenlerde yine sözlükteyim...*:

    -napıyosun lostie abla? *
    +(entry giriyorum ben de tam. biri yanımda olunca bir şey yazamıyorum ama, sinirlerim bozuldu)...iyi iyi..
    -o ne, ne yazıyosun?
    +...sözlük, uludağ sözlük..yazı yazıyorum işte buraya.
    -ben de yazabilir miyim?
    +* haayır.(tam o sırada annesi monalisa gibi bi tarafı gülüp bi tarafı ciddi bakış attı)..yaani şey.. buraya insanlar böyle kendi şahsi görüşlerini falan yazıyolar, böyle özel bir takım şeyleri *
    *(o sırada babam) kızım sen özel şeylerini internete mi yazıyosun? *
    +yoook canımm öyle değil yani. baba özel dediysem biliyosun sözlüğü, öyle kendi görüşlerimi falan...
    -bakiyim neler yazmışsın lostie abla..
    +dur dur tamam, gta var bak ben sana onu açıyim...* *
    23 ...
  4. 2.
  5. evinizde 134 tane bilgisayar varsa zor olmayacak durum. hatta başka evlere gidip bilgisayar diye tutturan çocukları bile arada bizim eve alıp oynatıyorum. ne yapalım azizim? iyilik parayla işte.
    16 ...
  6. 4.
  7. bilgisayarı cebren ve hileyle elinden alınmış olan kurbanı duyulması halinde akıllara durgunluk verecek türden işkence planları yapmaya sevk eden illet durumdur. hele bide işgalci birliğin ebeveynleri yarım ağızla "hadi oğlum gidelim mi artık?" şeklinde kurduğu cümleler vardır ki insanı hepten anthony hopkins (bkz: silence of the lambs) moduna sokar. ulan herif orda girmiş monitörün içine zevkten sağa yatmış 8 (bkz: sonsuz) köşe, ağzından akan salyalarla niyagara şelalesine rakip şelale meydana getirmiş.

    bide soruyo musun gidelim mi diye densiz! madem gitmek istiyosun patlat ensesine şamarı, kaldır koltuktan kulaklarından sürüye sürüye götür eve. ama tınmayacağını bile bile gidelim mi? demek de ne ola ki!!!

    (bkz: la havle ve la kuvvet inna binna ül azim.)
    (bkz: bak sinirlendim yine)
    6 ...
  8. 31.
  9. hiç sevmediğim zorunluluktur. başımdan çok kötü derin yaralar açan olaylar geçmesine sebebiyet vermiştir.

    bir gün klasik bayram ziyaretleri yaşanmaktadır. ev sahibiyizdir ve 3-5 yaş arası bir grup velet gelir aileleriyle birlikte. tabi ki direkt benim odamın sınırları içerisine dahil olurlar. neyse efenim ben takılıyordum ilk başta pc başında. sonra tabi bunlar kudurmaya başladı. pcyi istila ettiler. bütün düğmelere basmaya falan başladılar. uygunsuz şeyler getirdiler ekranlara. bi şey değil oda da kızlar da var. onların anlamadıklarını ümidettim. bi de erkek var benim yaşlarımda. o da ''oooo iyidiiiir'' diyordu arkadan gaza gelmiş bi şekilde. neyse sonra kontrolü zor da olsa ele aldım. ve bi oyun açtım kendime. oynuyorum efenim huzur içinde. tam o sırada veletlerden biri ve en tehlikelisi olan kucağıma çıkmaya çalıştı. direndim.. almayınca bağırmaya çığlık atmaya başladı ve almak zorunda kaldım. ben oyun oynarken tuşları karıştırıyor aptal aptal klavyeye vuruyordu. efenim hepsinden geçtim. ama şimdi söyleyeceğim şey kabul edilemezdi. birden dizime bir sıcaklık hücum etti. ne olduğunu ilk başta kavrayamadım. ama sonra kokunun da etkisiyle bunun bir osuruk olduğunu anladım:

    igmu: naptın leeeenn
    velet: ossurdum abi eh eh heee*
    igmu:hastir laaaauuunn

    gibi kısa bir diyalogdan sonra çocuğu kucağımdan fırlattım. bunun üzerine çocuk kızdı. ve koltuğumun arkasına uzanarak ayaklarıyla kıçımı tekmelemeye başladı. artık çocuğa tam bir tokat atacaktım ki anası geldi. çocuğu seviyor ayağına yattım. neyse bir de onun abisi (12 yaşlarında) vardı. pc başına o geçti. oyun oynamaya başladı (tony hawk pro s. 4). oyunu çok sevdi şerefsiz. ve bana dedi ki ''abi ben annemin yanına gitcek izin alcam burda kalayım mı diye'' dedi. ben bişey diyemedim çünkü felç geçirmiştim. neyse ki annem zor durumumu anladı ve çocuk tam izin alırken ''abin dışarıya arkadaşlarıyla buluşmaya çıkcak'' dedi. çok çok üzüldü.* yüzsüzlüğün bu safhasını görmeyle geçirdiğim şoku atlattıktan sonra yine pc kontrolünü ele aldım. ve çocuğu şu bölüm bitsin diyerek geçiştirdim. maymun gözünü açmıştı bi kere. daha sonra onlar gidene kadar bir daha da kalkmadım.

    bu olaydan sonra odama çelik kapı yaptırdım ve huzuru yaşamaya başladım..

    not: bu olayda anlatılanlar gerçektir. bazı abartılar vardır. çelik kapı yaptırmadım. ama çocuk kucağıma osurdu. hem de çok şiddetli.
    5 ...
  10. 22.
  11. oyun yok dediğinde, anne ile geri gelen çocuktur.
    4 ...
  12. 20.
  13. "aa oyun yokmuş, silmişim yaa" diyerek atlatılacak durumdur. sonra da tıpış tıpış annesinin yanına gidişini zevkle izlersiniz.
    5 ...
  14. 44.
  15. 8.
  16. misafirin çocuğu ilk başta sizin bilgisayarınızın olduğunu öğrenir. sonra ara ara kapıyı açıp bakış atar. anlamışsındır siz olayı. annesi gelip sizden rica eder "oğlumuz biraz oynayabilir mi bilgisayarınla" diye. itiraz etmeye kalkarsınız ama annenizi görersiniz. o da bi bakış atar. oflaya puflaya verirsiniz bilgisayarı. açarsınız bir oyunu, içinizden binbir küfür ederek...
    3 ...
  17. 9.
© 2025 uludağ sözlük