evin en yeni, en güzel eşyalarının, en güzel halısının, süs eşyalarının bulunmasına rağmen, kapısı sürekli kapalı hatta kilitli tutulan, sürekli girilmemesi konusunda anne tarafından ilanen duyuruların yapıldığı, işin garibi adı misafir odası olmasına rağmen, misafirin bile giremediği bir oda olarak, misafir odasına askeri makamlarca el konularak, hazır bu kadar güvenli bir yasak bölge var, uğraşmayalım, fizibiliteydi, stratejik önemdi falan, kurun buraya çadırları demesidir. olur mu olur valla.
yıllar sonra odanın kapısı kırıldığında insanı şok eden bir görüntü ortaya çıkar.
anne o filmlerdeki psikopat kadın komandolar gibi giyinmiştir. kulağında kocaman bir mikrofonlu kulaklık vardır. önünde beş altı tane monitör, bir o kadar da klavye. kocaman bir plazma tv ekranda uçakların kalkışını gösteriyordur. duvarlarda ve masalarda çeşitli haritalar, dolapta çok gizli damgası basılan notlar, klasörler. ve ufak bir cephanelik dolabı vardır. el bombaları, tam otomatik tüfekler, tabancalar, çelik yelekler, sayısız mermi. birde anahtar vardır. ne anahtarı olduğunu gördüğünüzde dışarı bakarsınız. kocaman bir jip.*
derken anneniz size bağırır:
+çık dışarı eşşek sıpası.
o şaşkınlık ve korkuyla ağzınızdan sadece 'tamam anne' lafı çıkar.