normalde boş vakitlerinin hemen tamamını yatıp dinlenmeye tahsis eden, bir şey sorup söyleyince haksız yere parlayan, azarlayan, genelde depresif, melankolik bir tablo çizen, gelgelelim, özellikle sevdiği arkadaş, akraba ya da komşuları konukluğa gelince birden manikleşen, yüzünde güller açan, arka arkaya şakalar, espriler patlatmaya başlayan, misafirlerini ikram manyağı yapan, susmak, durulmak nedir bilmeyen anne.
arkasından sinsice yaklaşıp sakinleştirici bir iğne yapılmadığı takdirde önünün alınması, mutfakla salon arasında tenis topu sürekli gidip gelmesinin engellenmesi mümkün olmayan, mutasyona uğramış annedir.
3 gün öneceden ne yapacağını düşünüp,2 gün önce evi kırklayıp paklayıp,bi gün önce pasta böreği yapıp misafirler geldiğinde "siz geçin oturun ben üstümü değiştirip geliyorum" diyen annedir.
misafir ağırlamak bir sanattır. misafir ağırlayan, güzel ahlakını, yaşam biçimini sergileme fırsatı bulur. eğer, ziyadesiyle yerine getirdiyse bu işi, " kabına sığmamasında " haklıdır.
misafirin geleceği belli olduğu tarihten itibaren evde size yer yoktur;
- oraya oturma misafir gelcek!
- onu yeme misafir yiycek!
- tuvalete gitme misafir...
bu olay tüm annelerde hamilelik sürecindeki hormon salgılanmasıyla oluşur kanımca. gelen misafiri böyle bir nereye oturtacağını şaşırmalar, önce yemek, sonra tatlı, sonra çay ve pastalar, börekler, kekler, bilmem nelerle misafirin midesini tıka basa doldururlar. adamlar geldiklerine geleceklerine bin pişman olur. genelde misafirler tam birşey söyleyecekken "aaa aynısı geçen gün karşı apartmanın 3. katındaki sanem var ya..." gbi cümlelerle olaya girip lafı, dolu midenin üstüne tıkarlar. şuh kahkahalar atıp, "kız ölümü öp biraz daha al şu elmalı turtadan. sizin için özenip yaptım valla", "aysel sanada çay döküyorum. bir çaydanlık çay var kız bitircez onu. ona göre bak huhahah" şeklinde gelen misafirleri canlarından bezdirirler. misafir tam kalkacakken "bak bu olmadı kabul etmiyorum. haftaya gene gelin" diyip, altın vuruşu yaparlar. zavallı misafirler bir an önce kaçmak için "evet evet muhakkak geliriz tabi" diye kısadan kestirip ayakkabı bağcıklarını bile bağlamadan kaçarlar. ve misafir gelince kendini kaybenden annelerimiz, beklediği haftasonu gelmeyince nasıl üzülür, nasıl kırılırlar, anlatamam. sonra acısını kekler, poğaçalar, börekler yapıp size tıkıştırarak, sizden çıkarırlar. o yüzden, misafirleri koruyalım korumayanları uyaralım..