yeni dişleri çıkan misafir çocuğunun,gözünüz gibi baktığınız telefonunuzu diş kaşıma zımbırtısı olarak kullanmasıdır. Salyalı ve ablası kusura bakma artık gibi bir geri dönüş alırsınız.
laptoba geçmesi yetmezmiş gibi birde oyun sitelerini bilmeyip oyunu da sana açtırması,o da yetmezmiş gibi oyunu oynamayı bilmediği halde cânım laptobumun tuşlarına hunharca basıp beni içten içe krizlere sokması.
pirinç kavanozunu kırmak, bilgisayarda yaptığım müzik arşivini silmek, haporlorlere çikolata sürmek, bilgisayardan kalkmayıp saatlerce oyun oynamak, onu bunu istiyom diye zırlamak. Evet hepsi aynı çocuk. Terorist falan değil.
üç binlik puzzle bitirip arka odaya kanepenin altına koymuşsunuzdur.
3 ay harcamış, her tehlikeden korumuşsunuzdur. gün gelir misafirin piç oğlu ağzında o güzelim puzzle ın parçalarıyla salonun orta yerine gelir. gözlerinizin de içine bakarak, 'amuğa goydum başkan' bakışı atar. anası olacak dallama da berkaaant yıpma çucuum deyip sohbetine döner. o an işte ikisini de tutup balkondan atmak ister bu yürek. şu 'acıma' gereksiz bir his arkadaş.
iste o an bir sessizlik olur , kestanenin annesi hadi oglum calsin birazcik der , baba durumun farkindadir kipkirmizi olan yuzume baktikca hem kis kis guler hem de guzelim gitara verdigi paralara yaniyordur
Ben mi ? Kestane de cocugu odaya alip ope ope tellere dank dank diye vurmasina ici yana yana razi olur , amfiye takmasina bile!
Bu olay yillarca beynimi yedi sozluk , allahtan rahatim artik da bilincaltima nasil girdiyse artik!
hayatında birkaç kez gördüğün bir akrabanın sana doğum gününde aldığı ilginç ve değerli bir eşyayı atıp (böyle bildiğin taş atar gibi) kırmasıdır en büyük şerefsizlik. at kafalı, minik şeytan!