bu adam gönderilmeden evel ben askerdeydim son maçını er gazinosundan izledim baya bi fark atmıştık 5-0 mı ne ve şov yapmıştı galatasaray( halada mütavazi futbol oynatıyordu diyor ağzına ayağımı soktuğumun yazarları adam futbol oynatıyordu mütavazi felan oynatmıyordu y***ğım). ama dünyanın en mal futbol kamuoyuna sahip türkiyedeki hoşaftan anlamayanlar tarafından kovulmutur. evet ağır malsınız kabul edin.
kendisini göreve getiren shaktar yönetimi öyle bir uluslararası yeraltı örgütüdür ki, onlar istemeden bir yere gidemez. gitse de başına bela olurlar.
haliyle avrupa'nın sayılı teknik adamlarından birini bırakmaz shaktar yönetimi/mafyası. üstelik avrupa'da kupa getirmiş, ukrayna'da kiev saltanatını yerle yeksan etmiş bir adamı hiç bırakmazlar. ne zaman lucescu sıçar batırır (ki o da zor) o zaman belki türkiye'ye gelme ihtimali doğar. gerçi o defa da en büyük engel kendisinin karakterli bir insan olması ve çalışmayı kolaylıkla kabul etmeyecek olmasıdır...
schuster'i ve oynattığı futbolu ne kadar sevsem de. takım bu sene havaya girmiş olsa da . yıldız oyuncular ve sistem açısından schuster'le devam edilmesine inanıp, hoca değişimine karşı çıksam da. Bir beşiktaşlı olarak söz konusu luce olunca bir şarkı doluyorum dilime:
yak gel bildiğin ne varsa
yak gel gözüm yok para pulda
yalnız sanadır bu hasretim..
yerinde olsam türkiye gibi kaliteli adama değer verilmeyen ama kalitesizleri, şerefsizleri başının tacı yapan bir ülkeye sadece uefa kupasını almaya gelirim.*
galatasaray'dan ayrıldığı günlerde kazanılan şampiyonluğu anlatırken şunları söylemişti..
-geçen sezon(2000-01) emre,okan ve fatih gibi oyuncuları kalan son maçlarda oynatmam büyük hataydı.zaten okan a.gücü maçında kırmızı gördü,fatih istemeyerekte olsa a.gücü'nün 2 golünde de pozisyon hatası yaptı.onlar kafada g.sarayı bitirmişlerdi ve artık gidecekleri yeni takımı düşünüyorlardı.zaten şampiyonlar ligine kalmayı garantilediğiz antep deplasmanında onları oynatmadım ve maçı aldık.o maçı kazanmasam gönderileceğimi biliyordum.
-ben bu sezon daum'lu beşiktaş,lorant'lı fenerbahçe ve briegel'li trabzonspor'u geçtim.yani 3 alman hoca..benim için bu anlamlı.
-geçen sezon jardel'e mahkumdu takım.serkan yeterli değildi onun yokluğunda.bu da kaçan şampiyonluğa etken oldu.başta okan ve emre olmak üzere bazı oyuncularım jardel'i kabullenememişlerdi.bunun üzerine ümit karan'ı aldırdım hatta murat sözkesen'i.ama onlarda yetmedi..düşünsenize santraforum ümit karan 7 gol attı koca sezon.bunun üzerine romanya'dan bildiğim radu niculescu'yu aldırdım takıma.kritik gollere imza attı.
-galatasaray'ın gençleşmesi gerekli.suat bir gün odama geldi ve "hocam iyi çalışıyorum ama beni neden oynatmıyorsun?" diye sordu.bende ona "senin yerine ayhan'ı hazırlıyorum" dedim ve olgunlukla karşıladı.çünkü biz birbirine bağlı bir takımız.oysa ki fenerbahçe böyle değil onlarda revivo,johnson ve rüştü oynamadı mı puan kaybediyorlar.keza beşiktaş'ta ilhan'ın performansına bağlı
-sezon başında bir çok oyuncum gidince yönetimden "batista,gökdeniz,ilhan mansız,sergen,ümit karan,tümer" gibi adamları istedim.bana sergen ve ümit karan alındı.daha sonra devre arası batista'yı aldık.
-ben galatasaray'a imza attığımda hasan şaş yedek bir oyuncuydu ve ara sıra 11'e giriyordu.ben ona güven ve hırsını kontrollü kullanmasını öğrettim.bugünse şampiyonluğun mimarlarından..hasan galatasaray'a çok şey verdi.yerinde olsam avrupa'ya giderdim. çünkü bu onun son büyük imza şansı.
-bu sezon başı hagi artık yoktu ve saha içi liderimi kaybetmiştim.hemen sergen'i aldırmak istedim takıma.sergen özel bir isim..çıkıp 20 dakika iyi oynasa bile bunu gördük nantes ve psv maçlarında.yeni sezon kalırsam takımda olmasını isterim.bu sezon sakatlanmasaydı barcelona'yı yenip çeyrek final'e kalırdık.
-bülent,hasan,taffarel,arif,davala ve popescu benim temel direklerimdi.taffarel ayrıldı.hagi futbolu bıraktı,davala'yı eski hocası terim milan'a istedi ve gitti.popescu için lecce çok cazip bir teklif yaptı.pope'yi yaşlandığı için çizgide oynatacaktım bu sezon.çünkü ağır kalıyordu.ama yönetim o yaşta ki bir oyuncu için çok cazip teklifi reddedemeyeceklerini bana bildirdi ve popescu'yu sattık.ama şanslıydım çünkü emre aşık görevini başarıyla yaptı.
-türkiye'de geçen sezon ramazan ayının önemini bilmiyordum.ve bazı maçlarda bu yüzden çok puan kaybı oldu.ama bu sezon işi sıkı tuttum 6-7 oyuncum oruç tutuyordu ve onlara özel idman programı yaptım.sıkıntı olmadı.
-fatih terim fiorentina ile anlaştığında ona italya'da dikkatli olması gerektiğini,başkanların futbola çok karıştığını söyledim.türk medyasında bazıları benim terim'i çekemediğimi ve onu kıskandığımı yazdı.ben terim'e çok büyük saygı duydum.
-kadıköy'de 7 kişi kalıp kaybettiğimiz maçın akabinde çok güzel bir laf öğrendim.neydi "köpekler ürür kervan yürür" doğru olan buydu ve biz işimize baktık..
-fatih terim galatasaray'ı bıraktıktan sonra oyuncularımın kalbine girmek çok zordu.beni kabullenemediler ama 2.sezonumuzda sevildiğimi anladım.oyuncularla özel ilgilenmek gerekir.bu yüzden capello bile benim için "çok zeki" derdi italya'da çalışmaya başladığım dönemler.beni terim'le kıyaslamak doğru değil.bende romanya'da sevilen biriyim çok.terim'de bu ülkede böyle.bazen çok kızıyordum bu kıyaslanmalara ama zamanla alıştım.terim'de romanya'da bir takım çalıştırsa onu da lucescu ile kıyaslayacaklardı çünkü.
-hayatımda ilk kez ilginç bir durumu burada yaşadım.süren'le yola çıktık,cansun'la devam ettik,canaydın'la sezonu tamamladık!bir sezon da 3 başkan.unutamam..
türkiye'de görev yapmış en kaliteli teknik adamlardan biridir. değerini bilemedik. o şimdi shakhtar'da başarıdan başarıya koşuyor. shakhtar donetsk'e çağ atlattı.
belki saçmaladı diyeceksiniz ama morinhodan daha iyi bir hocadır. Morinhonun eline veriyolar dünya karmasını adam şamniyon yapıyor takımı, hatta bazen dünya karması da kurtaramıyor, son barcelona maçı malum. Lucescu napıyor, eline dünyada adı sanı duyulmamış oyuncular veriyorsun, adam o oyuncularla 2 şampiyonlar ligi grubundan takımı çıkarıp çeyrek final oynatıyor, 2 ayrı gruptan çıkmak da her baba yiğidin harcı değil, bu yüzden luce daha iyi hocadır.
Rahmetli Özhan Canaydın da belki zamanında terimi getirerek büyük bir iş yaptığını düşündü, kimse ona kızamaz, çünkü terim giderken büyük işler başarıp gitmişti, fakat terimin ikinci gelişi çok büyük facia oldu, öyle ki şu andaki kötü galatasarayın temelinde hala terimin yaptığı hatalar berbat transferler yatmaktadır, luce o zaman gönderilmeseydi, şimdi acaba nerelerde olurdu bu takım, galatasaray hem para olarak hem de sportif olarak en iyi yerlerde olurdu diye tahmin ediyorum.
Giden hoca geri geldi mi başarılı olamaz diye bir şeye inanırım ben, bu yüzden lucenin tekrar gelmesi acaba galatasarayı kurtarır mı ya da daha dibe düşürür mü bilemem, keşke luce gelse, hagi ona yardımcı hoca olsa, tadından yenmez bu cimbom.
fenev'lilerin seve seve takımlarında görmek isteyecekleri adam.
hiç öyle bjk, gs muhabbeti yapmanın alemi yok. getirilebilecek en iyi teknik direktörlerden biridir.
"o kadroyu bana verseler ben de şampiyon yaparım yeaa" mantalitesiyle mourinho'dan daha iyi teknik direktör ilan edilen hoca. peki hiç düşündünüz mü o dünya karması kadroları neden lucescu'ya değil de mourinho'ya emanet ediyorlar? hem parası da daha ucuza gelirdi. lucescu'ya da 1998-1999 sezonunun ortasında ronaldo'lu, zamorano'lu, simeone'li, zanetti'li, djorkaeff'li, ze elias'lı inter milan'ı emanet ettiler, gel gör ki o inter yerleri öptü. sezon sonunda kovuldu. bu mantıkla abdullah avcı'nın da mourinho'dan iyi teknik direktör olması lazım. yıldızlarla başa çıkabilmek apayrı bir meziyet, iyi taktisyen olmak ise ayrı. lucescu şu an ligimizde yer alan teknik direktörümsülerin alayını cebinden çıkaracak kudrete sahip olsa da "mourinho'dan iyi" dersen " halbuki bir alex değil" derim.
Morinhodan iyi mi kötü mü olduğunu anlamamız için chelseanin başına geçmesi gereken hocadır, Lucescunun büyük takımların başına geçememesinin en temel nedeni kanımca Romen olmasıdır, Popescu da Hagi için "Eğer Rumen olmasaydı Maradona kadar ilgi görürdü" lafını yabana atmayalım, dünya dengeleri başka bir şey, iyi hoca olunca hemen büyük takımın başına geçemiyorsun, Fatih Terime Milanda yapılanlar da aynı şeyler, kibirli Kara Avrupasında her hoca her istediği takımda çalışamıyor malesef.
adının beşitaş ile anılması kendisine yapılan büyük bir hakarettir. shakthar'da kendisine gösterilen saygıyı burada bulamayacağı da herkesin malumudur.
adam alt tarafı shakhtar donestk ile uefa kupasını kazanmış bir de 15 puan toplayarak şampiyonlar liginde grubunu 1. bitirmiş. ne ki yani bu? başarı mı? sebastian perezli, victorialı, flerquinli, bülent akınlı kadro ile en büyük favorisiyken şampiyonlar liginden elendi 2. turda üstelik roma, barcelona ve liverpool gibi kıytırık takımların arasından çıkamadı. beşiktaşta yaptıklarını yazmayı midem almıyor. sen git takımı 100. yılda şampiyon yap, uefa kupasında çeyrek final oynat. kimsin sen ya? neyse lucescu'dan kurtulduktan sonra hem gs hem bjk şampiyonlar ligi'nde ülkemizi gururla temsil edip kupayı toplamda 6 kere ülkemize getirdiler.
insanoğlu merak ediyor. sormadan edemeyeceğim.
acaba şimdi türkiyeye gelmen için ne teklif etseler kabul edersin?
tabi gelmeni isteyecek yüzü olanlar var mı? o da ayrı konu.
türkiyeye gelen üstüne yabancı bir teknik direktör olmadı, olmayacak.
