bu ona gelmiş geçmiş en dindar travesti ödülünü kazandırır. ödül nişanı olan heykelciği neresine sokarak bu ödülü kutlayacağını zihninizde canlandırmamaya çalışınız.
lunaparkta dönme dolap için bilet aldığını sanan, ama sonradan biletin sadece korku tüneli için geçerli olduğunu öğrenen bir kişi için iş işten geçmiş olabilir, o nedenle şu miras işini bir kez daha düşünsün isterim, diyanet dediğin iktidarın küreğidir, iktidar dediğin haramzadedir.. verdiği para kimbilir hangi hırsızın midesine, hangi kalpazanın cebine, hangi rüşvetçinin kasasına girecek, kim bilebilir.. tehlikeli işler bunlar, vesselam..
tipik bir Osmanlı Müslüman kafası işte. bizim kültürümüzde dine ağırlıklı olarak tasavvuf kültürü hakim olduğu için ve tasavvuf kültüründe de 'kurtuluşun tek çaresi olarak ibadet' öğretildiği, ilim, bilim ve medeniyet düşmanlığı yapıldığı için* Osmanlı Müslümanları da yüzyıllarca 'Sevap' kazanma düşüncesiyle eline geçen parayla cami yaptırmışlardır. tabii bu işin başını padişahlar çeker. ön tekerlek nereye giderse arka tekerlek oraya gider misali. ya dip dipe, yan yana bir sürü camiye ne gerek var, israf dememişler, yaptırmışta yaptırmışlar. biri de yahu cami yeterince var bir okul inşaa edelim, kütüphane kuralım, bilim merkezi yapalım dememiş, diyememiş. çünkü böyle söyleyenler tasavvuf büyüklerince 'hoş' karşılanmamış. fakat bu tasavvuf büyükleri her yere Mevlevihane, asitane kurdurmayı -hem de devlet imkanlarıyla- başarmışlar. bazen hayal ederim, Osmanlı ülkesinde o gereksiz Mevlevihane ve asitanelerin yerine bizim de Oxford gibi üniversitelerimiz, rafları 80km. uzunluğuna varan kütüphanelerimiz olsaydı acaba Osmanlı yıkılır mıydı, diye.
şimdi Bülent Ersoy'da da bu var. kazandığı parayla cami, Kur'an kursu açılınca kurtuluşa ereceğini düşünen bir kafa. işte bu bizim ruhumuza işlemiş. yahu bu millet okulsuz, kütüphanesiz, yolsuz, hatta evsiz kalır ama camisini yine yaptırır. para toplar, hayırseverleri bulur, yalvarır yakarır yaptırır. zaten ülkedeki hemen hemen bütün camiler böyle inşaa edilmiştir. fakir mahallelere bile baksanız camisi çok güzeldir, bakımlıdır. caminin bir kısmına da Kur'an kursu açar mutlaka. bu milletin ibadethaneye değil kütüphaneye, okula, bilime ihtiyacı var. insanımıza bunu anlatmamız gerekiyor. bu zengin Müslümanları da buna teşvik etmemiz lazım. daha yol alacağımız çok mesafe var, çok.