antalya'yı bilenler için tarifli anlatacağım. zaman geçen gün. markantalya'dan fazla dolu olmayan bir minibüse bindim. bir on dakika sonra bir tek ben kaldım minibüste. güzeloba'ya gideceğim. adam son durağa kadar fazla yolcu çıkmaz deyip kırcami'de beni indirip ilk kavşaktan geri döndü. ben sana paranı verdim mi ? verdim. senin güzergahın belli mi ? belli. peki niye orospu çocukluğu yapıyorsun sayın minibüs şoförü ?
örneklerinin hindistan bangladeş tibet gibi ülkelerde olan, toplu taşıma adına ulaşımın gelişmesini istemeyen ya da bu konuda bir bok yemeyen devletin bıraktığı boşluklardan faydalanan ve genelde plaka sahibinin emrinde çalışan eski hükümlü, geçici işsizlerin oluşturduğu bir gruptur. %95'i yolculara mal muamelesi yapar, ücret ne kadar ve inecek var dışında konuşmasını istemez zaten yolcununda onun bu bok kokulu içinin ne zaman temizlendiği belli olmayan tutamaklarının pas içinde yürüdüğü bu konserve kutusunda evine yaklaşında kurtulma isteği had safhadadır. Kısaca geri kalmışlığın simgesidir, mafyadır, hem trafikte hem de topluluk olarak mafyavaridirler. Eskiden lazlar çok hakimdi minibüslere ancak kaçakçılık, uyuşturucu satıcılığının yükseldiği doğu bölgelerimizdeki akıllı girişimcilerin, baronların, parayı sisteme sokmak, aklamak için halen kullandıkları bir yöntem sayesinde minibüs şöförlerinde hattına göre bitlis, mardin, hakkari, van, siirt illerinden gelen araba kullanmayı bilen vasıfsızların oluşturduğu yeni mafya modelidir, kadir abinizin değil ulan ab müktesabında olan gelişme maddelerinde birinin alt konusu olarak 2020 yılına kadar tamamen kaldırılmaları gerekmektedir. Hee özel halk otobüsü mü? o ayrı bir ibneliktir, başlık altında konuşuruz....
Sonunda ulaştığım mertebe. Anlamadığım şey karmam ekside artıda değil. Bu hakaret mi anlamadım? Benim için minibüs şoförlüğü onurdur teşekkür ediyorum.
-92 karmam ile yükseldiğim seviyedir. sözlük alemdeki cenabetleri, saygısız ateistleri, faşistleri, ulusalcıları, laikçileri göz önünde bulundurursak -92 azdır benim gibi biri için,inşaallah yakın zamanda -200 leri görürüm.
kendilerini bazen yarışçı, bazen de kaplumbağa terbiyecisi zanneden, minibüsü doldurmak için elinden geleni ardına koymayan, minibüsün diktatör sahibi.
sözlükteki ulusalcı/solcu/kemalist grup sayesinde karmamda eriştiğim mertebe. ama minibüs şöförü olmaktan gurur duyuyorum, çünkü o şöför de bir işçi, emekçi. (bu da beni eksileyen sözde emekçilere kapak olsun).