Gayet normal ve hatta olması gerekendir efenim. Çok sevdiğim bir arkadaşımın bir sözü vardır; "Ya n'olacaktı?" Evet, arabesk dinlemeyip de ne dinleyecekti? Requiem mi çalacaktı? Düşünsenize sabah sabah işe gideceksiniz, biniyorsunuz minibüse. Anam! O da ne? Şoför mozart dinliyor. açmış requiem'i, confutatis ile coşuyor. ışıkta beklerken filan işaret parmaklarıyla orkestra yönetir gibi yapıp, sesini incelterek "voooooocaaaaa meeeee. voca me cum benediiiictiiiis" diyerekten uçuyor. Yemin ederim döverler adamı! hem de öyle böyle değil. e şimdi daha mı iyi oldu? Olması gereken bazı şeyler vardır hani. sana ters gelebilir. sevmeyebilirsin hatta nefret edersin. ama onu o yapan şey odur. "Floransalı Feliciano ustanın meşhur incik kebabı" diye bir tabela gördün mü hiç sen? Görsen "hassiktir lan! Olur mu öyle şey?" dersin. olmaz tabi. Bırak kalsın, adam dinlesin arabeskini. gideceğin yere kadar sikilsin beynin n'olacak sanki? adamın kim bilir ne derdi var? sorsan, öyle bi anlatmaya başlar ki, "işi gücü siktiret abi, sahil yoluna çek içmeye gidelim" dersin. bunlar hep altkültürdür. Toplumumuzun zenginliğidir. bizi biz yapan şeylerdir. birazcık hoşgörü. lütfen ya.