isviçre'nin hoşgörüsüzlüğü halk oylamasına sunmasıyla sonuçlanmıştır.
o değil de, onu bunu bırakın, bu adamlar yarın öbür gün misyoner diye müslümanların kafasını da koparır. bir kaç meczubu yayın evlerine yollayıp, kör bıçakla, kitap satan masum müslümanları da öldürür. yapar bunu bu isviçreliler. neticede çakı üreten bir millet bu.
isviçreliler tarafından mevzu estetik kaygısıdır.. bu, onların dininin gereği.. islamla örtüşmesi gerekmez, ki isviçre müslüman için dar-ül harbdır..
minare dediğinin de öyle bir kudsiyeti yok zaten.. hepi topu sultan kudreti göstergesi, gösterişi bu topraktakiler de.. yoksa dip dibe camilerde dörder minarenin ihtiyaca mahsuben yapıldığına inanmak aptallık olur..
minareler isvicrelilerin gozune batmistir.
avrupada ** ezan camilerin icinde okunur. kucuk camilerde mikrofonsuz, buyuk camilerde kadinlarin bolumune ses ulasmasi ve arka saflardakilerin de sesi iyi duyabilmesi acisindan mikrofonla okunur ve namaz da oyle kildirilir.
...minareler peygamberimiz sav zamaninda yoktu ama yuksek bir yere cikilip ordan ezan okunurdu. sonraki devirlerde yuksek bir yer olarak minareler insaa edildi.
birseyin bid'at olmasi icin bir sunneti ortadan kaldirmasi lazim gelir...minareler kolaylik getirmistir.
avrupada ezan sesi disaridan duyulamayacagi icin aslinda minare cok da sart degildir ama; ne mutlu ki minareli camiler de mevcuddur. kiliselerin ne kadar gorkemli oldugunu dusunursek camiilerin minareleri de camiyi daha bir gosterisli yapiyor.
avrupada yasayan muslumanlar tarafindan "biliyor musun falan yerde minareli camii varmis" gibi sevinc gostergesi cumleler sarfedilir.
sonuc: minare camiiye yakisir. *
kilisenin de türklerin götüne batmasının yansımasıdır.
avrupa'daki giderek artan otoriterleşme/muhafazakarlaşma eğilimlerinin ruh ikizidir aslında türkiye.
niye gocunuyorsunuz ki?