atatürk, mimar sinan'ın da kemiklerinin mezardan çıkartılıp kafatasının ölçülmesini istemişti. resmi tarih, türkü şöyle tarif ediyordu: koyu renkli saç, buğday ten, brakisefal kafa, orta boy, değirmi yüz, mongoloid olmayan hafif çekiğimsi (badem) göz' sözün tam burasında mimar sinanın kayıp kafatasından söz etmekte sanırım yarar var: bu milletin ne tür labirentlerden geldiğini anlamamız açısında çok acı bir hikaye, mimar sinanın istanbul süleymaniyedeki mezarı cumhuriyetin ilk yıllarında açıldı. kafatası çıkarıldı ve türk olup olmadığının belirlenmesi için ankara dil tarih coğrafya fakültesi ne gönderildi. bildiğim şu ki, sinanın kafatası bir daha mezarına dönmedi? ortadan kayboldu.
o gün bugündür sinan, süleymaniye`deki türbesinde, başsız olarak uyuyor kıyamet uykusunu. bu memleketin yakın tarihinde, zamanla ölülerimize bile bulaşan yanlışlar yaşandığını, bu münasebetle tekrar hatırlatayım. dönem öyle bir dönemdi ki, türk kafasının kemik yapısı üzerine sempozyumlar düzenleniyordu. sözde bilimsel tebliğler sunuluyordu. ayrıca tarihi şahsiyetler arasında hangileri türktür, hangileri değildir? tartışmaları yapılıyordu. işte bu akla ziyan tartışmalar sırasında mimar sinan rahmetlisinin de kabri açılmış, kafatası alınmıştır.
merak ediyorum acaba ne zaman bu yanlı tarih dersleri kaldırılıp, kendimiz kandırmadan aldatmadan doğruları, bilim ışığında görecek günler göreceğiz.
ilginç gerçektir. ırkçılığın zirve olduğu yıllarda anadoluda 60 bin kişinin kafatası ölçülüp türk kafatası bulunmaya çalışıldı. bir çok mezar açılıp bakıldı. mimar sinan sadece bir tanesidir. 1935 yılının 1 ağustosunda mimar sinan ın mezarı açılıp kafatası ölçüldü. türk kafatası olduğu saptandı.
yüzde yüz uydurmadır. mimar sinan ın ermeni oldugu zaten biliniyordu. ayrıca zaten ermenilerin kafatası da brakisefaldir. bundan yola çıkarak belirlenemez tez başlamadan çürür.
Yakıtını dikta'lıktan ; gazını ''ırkçılıktan '' alan Chp'nin büyük icraatlerinden birisi.
Hitler Almanyası misali ; kafayı ırkla bozmuş çarpık zihniyetin ; bu ülkeye faydası geçmiş bir büyük adama yaptığı saygısızlıktır aynı zamanda.
Allah etle tırnak gibi birbirine bütünleşmiş 72 milleti ; birbirine düşman eden tüm şeytan işbirlikçilerini ve faşist kafaları kahr etsin dedikten sonra ;
Detaylara gelelim.
"1935'li yıllarda mimar sinan gibi kişilerin sırp, rum ya da ermeni olduğuna dair dedikodular epey yaygındır. türk tarih kurumu'nun başkanı afet inan, mimar sinan hakkında etraflı bir çalışma yapılmasını ister. etraflı çalışmadan kastedilen, ırk konusunda en güvenilir ölçü olduğu kabul edilen kafatasının ölçülmesiydi. bu amaçla, 1ağustos 1935'te, ttk üyeleri hasan ferit çambel, afet inan ve şevket aziz kansu, süleymaniye külliyesine giderler ve sinan'ın mezarını kazmaya başlarlar. iskelete ulaşılır. antropoloji profesörü şevket aziz kansu, sinan'ın kafatasının 89-90 ölçülerinde yani "hiper brakisefal" olduğunu tespit eder. çıkan sonuç memnuniyetle karşılanmıştır. yani mimar sinan rum veya ermeni değildir, türktür. ölçümden sonra, kafatası antropoloji müzesi'nde muhafaza edilmek üzere alıkonulur ve mezar kapatılır.
kazıyı gerçekleştiren heyet, heyecanla, o sırada istanbul'da, florya köşkü'nde kalan atatürk'e koşarlar. yanlarında general kazım dirik'de vardır. akşam yemeği, bu heyecanla kazı üzerine sohbetlerle geçer. atatürk bir kağıt alır ve üzerine şunu yazar: türk tarih kurumuna sinan'ın heykelini yapınız.
sinan'ın ilk heykeli 1956'da, ankara üniversitesi dil tarih coğrafya fakültesi'nin bahçesine yapılır. peki sinan'ın kafatası şu anda nerededir? daha önce de belirtildiği gibi antropoloji müzesi'ne kaldırılmıştır. peki, antropoloji müzesi nerededir? böyle bir müze hiç olmamıştır."
--spoiler--