dünya haritasında kaçacak yer beğenmeye çalışmalarındandır. sahipleri de onlara yer bakmak için ilk fırsatta dışarı kaçmıştır. inşallah güzel bir barınak bulunur size. ağlamayın akkahpeler.
hep sorumluluklarını başkasına yükleyen, kendi ağızlarını konuşan insanlar yerine, sadece konuşan ağızları benimseyip biat etmiş güruhtan başka da bir şey beklenmezdi zaten.
asla alana çıkacak kadar cesaretiniz olmayacak. garipsememek lazım.
milyonlarca akp li sokaklara dökülse bile satılmış türk polisinin arkasinda saklanacaklar ara sokaklarda iki üç direnişçiye 40 -50kişi dalacaklardır . bunlar sözde erkeklerdir . çıksınlar efendim kaba etleri yiyorsa biz sokaktayız bekliyoruz .
vatanını seven adam sadece sandıkta konuştuğu içindir.
Seçim neden yapılır. Seni temsil etmesini istediğin kişiye vekalet vermek için. seçtiği adam seni temsil edemesin, sonra sen memleketi kundaklayıp hakkını ara. sormazlar mı adama senin seçtiğin adam niye senin hakkını aramıyor diye?
konuşsalar başlarına ne geleceklerini bildikleri içindir.
savunabilecekleri haklı bir düşünceleri olmadığının farkında oldukları içindir.
direnişe sadece tayyip hayranı olduklarından karşı çıktıkları içindir.
bunca ayaklanmanın ne için olduğundan bile haberleri olmadığı içindir.
biri çıkıp bir şey dese korkudan ölen o milyondan bir tanesinin bile desteğini görmeyeceklerini bildikleri içindir.
polislerin de ak partili olduğunu hesaba katarsak hiç de sustukları iddaa edilemez.
kaldı ki izmir'de kadınları dövüp, erkeklere satırla sopayla dalıyorlar.
ne susmasından bahsediyorsunuz?
yanlış bilinen önerme. susmamaktadırlar. içlerinde doğruya doğru yanlışa yanlış diyenler de vardır. içlerinde başbakanın her söylediği doğrudur diye kabul etmeyenler de vardır. fakat bazıları gibi her söylediği yanlış da dememektedirler.
gezi parkına avm yapılmasına, insanların özel hayatına müdahele edilmesine, halka tam olarak izah edilmeden kanun çıkarılmasına karşıyım. olayların ilk gününden itibaren polise hükümete öfke kusuyorum. sadece oturan, kitap okuyan insanların üzerine biber gazı sıkılıp dağıtılmasını hazmedemiyorum.
ama gelin görün ki işler çığrından çıktı. benim özel hayatıma müdahele ediliyor değerlerime saygı gösterilmiyor diyen adamlar, camilere ellerinde bira şişeleri ayakkabıları ile giriyorlar. kamu mallarına zarar veriyorlar. etrafı yakıp yıkıyorlar. başörtülü kadınlarımıza küfür edip hakaret ediyorlar. yani haklıyken haksız oluyorlar.
direniş masumiyetini yitirir ve kutuplaşmaya giderse yerimiz direnişçilerin yanı olmayacak. antep tabiri ile eşgi üşgü bizim bağın üzümü deyip hükümetten yana olacağız. çünkü direniş sırasında yapılanlar bize gösterdi ki direnişçilerin başa geçmesi durumunda benim özel hayatıma saygı gösterilmeyecek. ben yaptım oldu anlayışı ile kanunlar benim aleyhime çıkacak, benim fikrim yine sorulmayacak.
Hükümeti yıkacağını söyleyenlerin şu sorulara samimiyetle cevap vermeleri gerekir:
- iktidar olursanız başörtülü kadınlarımızı yine dışlayacak mısınız?
- iktidar olursanız bizleri fişleyecek misiniz?
- iktidar olursanız bizim dini hayatımıza saygı gösterip bunu yaşamamız için çaba sarf edecek misiniz?
- iktidar olursanız bizim görüşümüze yakın olan okulları kapatacak mısınız?
- iktidar olursanız kadrolaşacak mısınız?
bütün bu sorulara cevabınız evetse kusura bakmayın sizin de hükümetten bir farkınız yok demektir. Öyleyse hükümete oy vermeye devam...
elindeki polis gücünü yetersiz gören iktidar yandaşlarının, kendilerine moral vermek ve demokratik muhalefeti tehdit etmek için kullandıkları, başbakandan kaynaklanan sözlerden birisidir.
