Bu ülkede kültürel milliyetçilik yok salt olarak etnik milliyetçilik var ve buda hızlı bir şekilde ırkçılığa , ayrimciliga ve nefret soylemlerine evriliyor birey ve toplumda.
o yüzden milliyetçilik tehlikeli bir kavram bu topraklar için.
Milliyetçilik ile ırkçılık arasındaki fark şudur ki, her "millet" bir ırka dayanmadığı gibi, her "ırk" da bir millet olamaz.
Şöyle düşünürseniz ki, bugün latin dilleri konuşan milletler, kendi içlerinde bir "ırk" olmadıkları gibi, tümden de bir ırk olarak kabul edilemezler. Bu sebepten ötürüdür ki, köken bazından ziyade, kültür bazında milliyetçilik yaparlar. Bir örnek olarak Fransızlar, 15. yüzyılda daha bir millet değildi. Nitekim dilleri latinceden çakma bir dil, kökenleri ise latinleşmiş galyalılara dayanmakta idi. Ama isimlerini bir jermen halkı olan Franklardan almışlardı.
Türkler ise hem bir millet, hem de bir "ırk" ya da soydur. Çünkü milli anlamda, dil, köken, ve tarihleri birdir, aynı zamanda insan olarak da belirtilen kültürün yegane kaynağıdır.
O yüzden Türk milliyetçiliği bir soy milliyetçiliğidir, ama Fransız ya da ingiliz milliyetçiliği bir soy milliyetçiliği olamaz(tabii çok aşırıya kaçmadan, mesela bir zencinin fransız milliyetçisi olamayacağı açıktır).
Yani ırkçılık ile milliyetçilik arasındaki fark, söz konusu ırk ve millete bağlıdır.
Bazısında bunlar bir biri ile örtüşür, bazısında örtüşmez.
"hangi milliyetçilik?" diye sormak istediğim versus. milliyetçilik 200 yılda sayısız değişimlere / dönüşümlere uğramıştır. bugün tek bir milliyetçilikten bahsetmek mümkün müdür? Az gelişmiş ülke milliyetçiliği, proto milliyetçilik, protest milliyetçilik, doğu avrupa milliyetçiliği, orta avrupa milliyetçiliği ve batı avrupa milliyetçiliklerinin hangi ikisini aynı kefeye koyabilirsiniz? ortak olan nedir? diye soracak olursanız, eklektik olmaları derdim. tabi milliyetçilik modernitenin bize getirdiklerinden midir yoksa modernite öncesinde de olmuş mudur? bu da tartışılır. bakın daha hakim sınıfların ideolojisi, yurtseverlik, duygu ve ideoloji, bağımsızlık ve modernite, cohesion gibi kavramlardan hiç bahsetmedim.
ırkçılığa gelirse o da aynı şekilde hangi ırkçılık? "ırk"dan ne anlıyoruz? arthur de gobinau'dan mı bahsediyoruz yoksa başkasından mı?
görüldüğü gibi iki kelime bulup araya vs yazarak açılan başlığın altına iki cümlelik yorumlar yaparak bir haltı keşfetmiş olmuyoruz. olaylar sandığınızdan daha karışık. bazen halktan biri olma boş vermişliği üzerime sinsin istiyorum.