evimizin hemen karşısında yeni bitmiş bir apartman inşaatının bahçe duvarlarını örüyor şu anda, 4'ü yetişkin biri çocuk yaşlarda 5 kürt işçisi.
kürtçe konuşuyorlar. uzaktan birbirlerine kürtçe bağırıyorlar. ve üstelik kısık bir sesle - kürtçe olup olmadığını çözemiyorum buradan- müzik dinliyorlar.
bir faşistin aklına şöyle bir durumda, "kapatın şu müziği, pis pkk'lılar, defolun buradan!" demek gelebilir. çevredeki halkı toplayana kadar provokasyona devam etmek gelebilir. hatta gidip yanlarına fiili müdahalede bulunmak -cevap verirlerse nasılsa konu komşu hemen yetişir hem iş daha bir meşrulaşır- gelebilir.
"faşist"in yerine "solcu" koyyalım şimdi de...
bir faşist yerine bir solcu, halkların kardeşliğine, eşit özgür türkiye'ye inanan bir solcu ne yapar peki ?
düşünür ve...
"bu işçiler neden ta memleketlerinden yaşam kavgası için buralara gelmiş?"
neden iş olanakları orada yok?"
"burada şu yapmakta oldukları işin çalışma koşulları, bir insana yetecek kadar iyi mi?"
"sosyal güvenceleri var mı? nerede kalıyorlar? barakada mı evde mi?"
"bu çocuk (bir tanesi çocuk demiştim) nasıl oluyor da böyle bir işte çalıştırabiliyor?"
gibi sorular sorar
ayrıca dillerini özgürce konuşur ve dinledikleri müzikle gönüllerini istedikleri gibi hoş ederlerken, çevreden kaşlarını çatan, bir laf atan oluyor mu diye bir bakınmadan edemez.
öyle işte sözlük...
insanlığı hangisi daha ileriye götürecek, yeterince açık sanırım.
hurafe ve hayal ürünü sallamasyonların havada kalacağı örnekleri reddeden kıyaslama.
milliyetçilik kazanmıştır, sosyalizm yenilmiştir.
bu mutlak bir gerçektir; tarihidir ve bilimseldir.
rusya, çar zamanında milliyetçi idi ve ilericiydi (gelişiyordu).
sosyalizm'e geçti, n'oldu?
geriye gitti. insanlar açlıktan kırıldı, yeni binalar ve yapılar görülmez oldu (dökük binalı şehirler), bilimsel ve kültürel gelişim baltalandı.
haftasonu taksimdeydim. sol örgütler protesto yapmaya başladı. deniz gezmiş posterleri görenler hemen alkışlamaya başladı. grup toplandı kalabalık oldu kürtler ve destek veren solcu türkler tabi çevik kuvvet de geldi. ardından grup faşistler kürdistandan defolun diye bağırmaya başladı , özgür kürdistan diye bağırmaya başladı. tabi tüm solcular desteğe devam. hatta 13 şehit verildiği zaman hükümeti suçlayanlar bile orda bağırıyordu halbuki bir kaç gün geçmişti. ardından bir aile geldi ben de ordaydım polisle tartıştık grubu dağıtmasını istedik kürdistan lehine slogan atmaya başlayınca. tabi çevre halkında 0 tepki. işte sol nedir sol budur. halkların kardeşliği yalanıyla kürt milliyetçiliğine destek vermektir. sol hep buydu hepte bu olacak bu vatanda.
faşistten kasıt nedir bilmemekteyim. malum artık kendisi gibi düşünmeyen herkese faşist diyen bir zihniyet var. biz solcu kısmına takılalım. yer yüzünde açlıktan ölen insanlar hangi ülkededir. sscb ve kızıl çin. on binlerce insan açlıktan ölmüştür. ayrıca solcunun umrunda değildir halkların kardeşliği zırvası. çünkü kardeşliği bozan pkk yı yıllarca desteklemişlerdir. türkiye'de büyük patronların politik duruşları nedir? solcudurlar. nişantaşı 4 levent beşiktaş, şişli. kapitalizmin ve doğal olarak emperyalizmin direğidir bu bölgeler ve müthiş bir sol üstünlüğü vardır. halkların kardeşliği diyorsunuz ya. sizin hakir görmeye çalıştığınız kürt işçiler ülkenin her yerinde vardır sadece bu ismini zikrettiğim yerlerde yoktur. ne ssk sından bahsediyorsunuz, ne kardeşliğinden.
milliyetçiler demokrasiye uyum sağlayabilir; nitekim 2. dünya savaşı sonrası, italya'da öyle olmuştur.
ancak solcu, demokrasi düşmanıdır. solcu demokrasiye güler. solcu, diktatörlükten yanadır ve bunu tartışmaz bile. solcuya göre demokrasi, burjuva uyduruduğur.
sayesinde rusya'nin devrimden sonra geriye gittigini iddia edebilecek kadar geri zekali, tarihten bihaber insanlarin oldugunu ogrendigimiz(allah akil fikir versin); gunluk hayatta ise bilinli ya da bilincsiz yaptigimiz bir karsilastirma.
sayesinde çin'de komünist rejime geçilmeden önce açlıktan ölenlerin daha da fazla olduğunu bilmeyip ilk kez devrimden sonra insanların açlıktan ölmeye başladığını zannedebilecek veya rusya'da devrim sonrası yönetimi kötülemek için çarlık rusyası yönetimini idealize edebilecek kadar tarihten bihaber insanlarin oldugunu ogrendigimiz bir karsilastirma. tabii ki totaliter sosyalist rejimleri eleştirmek asla es geçilmemeli, geçilirse hata; ama gözleri kapatıp sadece kötülemeye kitlenince düşünce ve bakış açısı olmadık yönlere kayıveriyor demek ki.
ben tanımlarda çok zayıfım, biliyorum ama herkes niye insanları bir sınıfa, bir renge, bir şeylere göre ayırmak istiyor bilemiyorum?
13 asker şehit olduktan sonra "aralarında Türk var mı?" diye soran milliyetçi mi oluyor o zaman ben hiç milliyetçi olamamışım bugüne kadar.
fakirin halini anlamak, insanların hayatta kalmak için evinden yurdundan uzakta inşaatlarda ekmek parası kazanmaya çalıştığının bilincinde olmak, ülkede gelir seviyesinde biraz daha eşitlik, adalet istemek solculuk, milliyetçilik değil insanlıktır. ne meraklısınız ayrışmaya, bölünmeye, karşıdakini b.k püsür gibi göstermeye.
ps: terörü destekleyen, halkların kardeşliği zırvalarıyla insanların duygularını sömürüp, masum görünmeye çalışan ancak öldürmekten başka hiç bir çözüm yolu yaratmayan düşünce tarzı da solculuk değil, hayvanlıktır. yaz bunu sözlük.