ABD ile kirli ilişkileri olan siyasi oluşum.Zira kendileri 68'li yıllarda bağımsız Türkiye diyerek ABD'nin boğaza yanaşan gemilerini protesto eden ve ABD askerlerini denize döken gençlere saldırmışlardır.Alparslan Türkeş ise ABD'ye yaptığı her ziyeretten sonra orduda bir rütbe yükselmiştir.incirlik üssü'ne karşı ABD'ye karşı hiçbir şey yapmayan ülkemizdeki halklar arasına nifak tohumu sokarak tam tersi ABD'nin ve AB'nin ekmeğine yağ süren parti.
kürtçülerle aynı kefedeki katil grup.
Kendilerinin ekonomik programı yoktur.
70 li yıllarda ortadoğu gazetesinde abdye en açık desteği veren gazetenin partisidir.
29 temmuz 1993'te dönemin abd başkanı george bush'un özel temsilcisi richard armitage, kudüs'teki laromme otelde düzenlediği basın toplantısında abd ve ısrail'in yeni dönem ortadoğu ve hazar projesini açıklıyordu. projeye göre, ortadoğu sınırları tekrar gözden gecirelecek, bu bölgede demokratik olmayan sistemlerin yeni dünya düzenine entegrasyonu için her türlü legal ve illegal mücadele yürütülecek, bu mucadele içerisinde tüm herkes üzerine düşen görevi yerine getirecek diyordu. basın toplantısında armitage,ısrail ve abd' nin, bu mucadele içerisinde türkeşe tanıdığı onceliği açık ve net olarak dile getirmekten sakınmıyordu.
yıllardır paramiter güç olarak kullandıkları kadroları artık yeni dünya düzenin inşa sahasına gönderdiklerinin açıkca beyanıydı bu toplantı. ortada komunizm tehlikesi kalmamış, komunizmin çöktüğü topraklarda şimdi inşa edilmesi gereken kapitalist sistem sorunu vardı.planlar hazırlanmış uygulama için düğmeye basılmıştı. yaklaşık 20 senelik bir planın ilk sac ayağı, sovyetlerden ayrılan yeni devletlerin zengin altyapı kaynaklarını, kendi butcelerine katmaktı.
ılk hareket israil den geldi.ısrail, yeni kurulan azerbaycan devletinin düzenli ordusunu kurmayı ve silahlarını kendisinin satmasını önerecek bir askeri paketi hazırlayarak,turkeş aracılığıyla azerbaycan yönetimine sunuyordu. türkeşin kendi ağzıyla o dönemki gelişme şu şekilde aktarılıyordu;
''elçibey ile sıkı bir dostluğumuz vardı. ben seçilmesine yardımcı oldum. gittik, mitinglerini düzenledik. kendisine önerdim: 'acele, küçük, çevik, ateş gücü yüksek bir ordu kurun' dedim. petrol kuyularının birkaçını bu işe ayırın' dedim''.
azerbaycan tarafından onaylanmayan proje rafa kaldırılıyor,ardından o dönemde, petkim ve kalkınma bankası'nın yönetim kurulunda bulunan tuğrul türkeş,genelkurmay başkanlığına,irak sınırının ışıklandırılması işini almak isteyen bir ısrail firması için girişimlerde bulunuyordu.
zengin kaynaklara sahip, bölgede her türlü kaosu yaratmanın derdinde bulunan abd bunun için ikili oynayarak, ermenileri -azerilere kışkırtıyor. diğer taraftanda azerbaycan da askeri eğitim veriyordu. yıllardır, oynadığı senaryoyu bu kez hazar da sergiliyordu.. böl, parcala, yönet... örneğin 1992 yılında mega oil adındaki bir amerikan şirketi gerçekte petrol işi yapmayıp silah ticareti ile ilgileniyordu. yani paravan bir şirketti. hem eğitim veriyor hem de silah satıyordu. şirketin ortaklarının kimlikleri gerçekte yaptıkları işi ortaya koymaya yetiyordu: "şirketin ortaklarından general harry aderholt, abd hava kuvvetlerinden emekliydi. özel savaş teknikleri uzmanı 'yeşil bereli' bir komutandı. şirkette özel savaş uzmanı bir diğer isim ise general richard secord'tu. general secord, nikaragua'da sandinista gerillalarına karşı kirli savaş yürüten contra güçlerine karşı para sağlamak için ıran'a silah satarken yakalanan, 'ırangate skandalı'nın birinci adı albay oliver north'tan sonra gelen ikinci isimdi.özel harpçı general secord 25 adamı ile birlikte, ikisi bakü'de olmak üzere 4 kampta türkiye'den giden gençlere ve azerilere özel savaş eğitimi veriyordu. peki bu gencler nereden yollanıyordu, turkiyeden mhp kanalıyla..
aslında bölgede güçlü bir figurdu mhp, her türlü ilişki onların kanallarında kurulmakta, mutlaka mhp kadrolarına danışılarak hareket edilmekteydi. 4 aralık 97 tarihli ortadoğu gazetesi şu satırları aktarıyordu;'' çernişev, o gün, meclis'te milletvekili bile bulunmayan bir partinin, mçp'nin üç katlı mütevazı genel merkez binasının kapısından içeri girerken, moskova'nın 'faşist' ilan ettiği bu tecrübeli politikacıyla bir yakınlaşmayı denemek amacıyla bizzat patronu gorbaçov'un talimatıyla hareket ediyordu. çünkü tarih değişiyordu.''
gercektende tarih değişiyor, emperyalistler yeni devletlerin zengin altyapı kaynaklarını sömürmek için, her türlü mücadeleyi yurutuyorlardı.
1995 yılında, yine azerbaycanda aliyev e karşı darbe düzenleniyordu.aliyev iktidara gelmesiyle birlikte hazar petrolleri üstünde söz sahibi olacak uluslararası bir konsorsiyum oluşturulmuştu. konsorsiyum da abd, iran ve rusya da bulunmaktaydı. konsorsiyumdaki payından rahatsızlık duyan abd, darbe tezgahlayarak, aliyev i düşürüp, kukla yönetimle kaynagı kendine çevirme derdindeydi. peki darbeyi duzenleyenler kimdi?bu konuda görevlendirilen elbette ki mhp idi. demirel, aliyevden gelen yakınmalar karşısında, darbe girişimini sonlandırarak, aliyevi kurtarıyordu. ardından aliyev ilk resmi ziyaretinde, meclis başkanı cindoruğa ''türkiye bizim birleşik içişlerimize burnunu soktu, olaylar 400 civanıma mal oldu'' diyecekti. aliyev akıllanmış, konsorsiyumdaki petrol oranını abd nin istediği düzeye çekmişti.
bölgenin, emperyalizme açılması için her türlü destek ta 1992 lerden beri, mhp kadroları tarafından, abd ve siyonist israile veriliyordu.
turkeş bu desteği bizzat yine kendi ağzıyla şu şekilde acıklamakta ''türk cumhuriyetlerinde tabii kaynaklar çok zengin. yapılan uydu araştırmalarına göre de hazar denizi, tataristan dahil, kazakistan ve özbekistan böyle bir yarım daire biçiminde basra körfezi'nden daha zengin petrol rezervlerine sahip. en büyük ihtiyaçları yabancı sermayedir. yatırımdır. ben abd'yi ziyaretimde çeşitli lobilerle görüştüm. onları türk cumhuriyetlerine yatırım yapmaya davet ediyorum, teşvik ediyorum. mesela özbekistan'da çok zengin altın madenleri var. mesela abd'ye diyorum ki yatırım yapın, çok zengin kaynaklar var. ıstiyorum ki oraya bilhassa amerikan sermayesi girsin. neden böyle bir zenginliğe, bölgedeki etkinliğini kullanıp, turkiye yi, davet etmez orası da muamma.
aynı dönemde,israilli para babaları unutulmuyordu.turkeşle, elçibey arasındaki konuşma bunun capcanlı örneği olmaktaydı.
''dedim ki, türkiye size yardım ediyor ama, her şeyi yapamaz. ayrıca ısviçre'deki finans çevrelerinden 250 bin dolardan 5 milyar dolara kadar kredi sağlayabilirsiniz. birdenbire ayağa kalktı. dedi ki, 'bunlar niçin gelecekler? soymak için? elçibeyin uyanıklığı,turkeşin girişimini bir kez daha boşa çıkarıyordu.''
mhp,ermeni soykırım iddialarına şiddetle karşı çıkarken konu para olunca ortada ne soykırım karşıtlığı kalıyor,ne de ermenilerin bizi katletme siyasetti. bizzat, tuğrul turkeş 1996 yılında , ermenistan cumhurbaşkanı levon ter petrosyan'ın işadamı kardeşi telman ter petrosyan'la görüşerek, ticari ilişkiler kurma derdinde oluyordu.
nedense mhp, ulkede çatışmadığı tek bir siyasi görüş bulunmazken tümden olarak sol siyasetle silahlı mücadeleye kadar savaşırken, tek bir defa bile dünya halklarına karşı açıkca cephe alan israil ve abd ye karşı kılını dahi kıpırdatmıyor. ülke ve vatanın tüm zenginlikleri, yabancı tekellere karşı satılırken, mhp bu konuda tek bir söz bile konuşmuyor.
ülkesini sevenlerin özgürlük isteyenlerin partisi. tabi özgürlük sadece türk kimliği taşıyanların olmalı haşa başka kimlik taşıyanların ne özgür olmaya ne de bu ülkede barınmaya hakları yoktur. aynı zamanda keşke bütün türk cumhuriyatleri birleşse de dünyada önemli bir güç olsak diyenlerin partisidir. hmm evet çok mantıklı...
devlet bahçeli başkanlığında soğuk savaş döneminde içinde yuvalanmış olan birtakım mafya artığı insanları atarak kısmi olarak şiddetten uzaklaşmış parti. özellikle yoğun tahriklere rağmen genel başkan devlet bahçeli'nin "kimse ülkücüleri sokağa dökemeyecek" şeklinde demeçler vermesi türkiye açısından sevindirici bir durumdur. yine de milliyetçi bir parti olarak tarihte türkiye'ye çok bedel ödetmiş, türkiye'de çok kan dökülmesine yol açmış olmasından dolayı halkın gözündeki imajını değiştirmesi zordur.
bu seçimlerde sloganı 'toplumsal merkezin siyasal izdüşümü' olduğu söylenen parti. taban mı değiştirmeye çalışıyor iki günde anlamadım. bir bildikleri vardır herhalde.
sloganı anlamak için bir hayli kafa yormak gerekiyor. ben kendi adıma, şimdiye kadar böyle bir slogan duymamıştım...
--spoiler--
Hacı Bektaş Vakfı'ndan MHP Açıklaması
Kamuoyunun Dikkatine,
15 ve 16 Mayıs 2007 tarihlerinde çeşitli görsel ve yazılı medyada "Hacı Bektaş Veli Kültür Vakfı Genel Başkanı MHP'den milletvekili adaylığı için başvuruda bulundu" haberleri yeralmaktadır.
Adı geçen vakfın ve şahsın vakfımızla hiçbir bağlantısı bulunmamaktadır.
Kamuoyuna saygı ile arz olunur.
HACI BEKTAŞ VELi ANADOLU KÜLTÜR VAKFI
Genel Başkan
Ercan Geçmez
--spoiler--
mamak katliamında yobazları desteklediği iddaa edilen bir partinin seçime yaklaşılan dönemde alevi adaylar sokarak alevi oylarına talip olması manidardır.
mhp yıllardır türk-islam sentezi tezleri savunuyordur.ayrıca gayrimüslim gruplara hatta müslümanlık içindeki mezheplere önyargıları ve sert tutumları ortadadır. O halde mhp'nin laiklik anlayışı tartışma konusudur. Milliyetçilik ve cumhuriyetçiliği ise mHp'den daha rasyonel ve tutarlı savunan daha ılımlı partiler ortadayken mhp'ye oy vermek akıldışı görülmektedir.
sadece milliyetçi söylemlerle oy toplamaya çalışıp, devlet yönetimiyle ilgili bir çözüm sunmayan parti. söylemlere değil proje ve çözümlere ihtiyacı var bu milletin.
Atatürkün partisiyiz diyip atatürkün karşı olduğu sosyalist enternasyonele üye olan chp den parti programında pkk terör örgütü ile aynı yönde olan türkiyeyi federeatif yapıya sokmak olan akp den, solu birleştirdiğini sanarak chp ye katılan dsp den, amerikanın türkiyede en çok güvendiği adamı olan eski akpli şimdiki anap genel başkanı ile el sıkışan mehmet ağarın kurduğu demokrat partiden daha şerefli politikalar güden ülkeyi satmamış bir lidere sahip kadrolarında çoğunlukla asker ve bürokrat olan, üst yönetiminin bir çoğunun doktora yapmış kişiler olduğu inatla gözden kaçırılan partidir. Türkiyenin en eğitimli parti kadrosuna sahiptir.
Bu ülkeyi satmadıklarını dsp-mhp-anap hükümetini fes ederken söylemiştir bu parti. Şöyle ki amerikanın istediklerini yapmayan bu üçlü koalisyon amerikanın isteği ile adım adım ekonomik krize sokulan türkiyede yıpratılmaya çalışılıyordu. Sayın devlet bahçeli bunun isthbaratını almış gidişhatı görmüş ve harekete geçmiştir. Anlamayanlar varsa aynı ekonomik program hala devam ettirilmesine rağman son seçim döneminde ülkenin nasıl krize sokulduğuna ve akepe geldikten sonra nasıl herşeyin güllük gülistanlık hale getirildiğine bir baksınlar yeter.
Bu konuda ne oy verdiğiniz hiçte önemli değil aslında, çünkü gerçekler ayan beyan ortadadır ve bu ülkenin başına gelecek diğer iktdarların kirli mazileride ortadadır.
önyargılı, zorba falan denilerek asıl ayrımcılığa maruz kalan partidir. o kelimelerin aslı öngörülü ve güçlü olmalıdır.
ısrarla bbp ile karıştırılan parti. son dönemdeki polemikler ve skandallara bakılınca daha iyi anlaşılabilir.
üçlü koalisyonda da nedense sadece o varmış gibi üstüne gidilen parti. hani şu başbakanlığını 80 öncesi ülkeyi karıştıran ecevit'in yaptığı koalisyon, ortaklarından birinin ekonomist bir mason* olduğu koalisyon. ecevit'in binbir ısrarla getirttiği ve daha sonra chp'ye geçip partinin ortağı olmaya çalışan derviş'in bulunduğu, ecevit'i ilk satan kişinin kendi sağ kolu yüce divan sanığı hüssam'ın olduğu koalisyon.
milliyetçiliğin m'sinden habersiz iktidardaki akp'nin sürekli polemiğe sokmak istediği, sataştığı, yıpratmaya çalıştığı partidir. partinin başkanı, önemli olaylarda iki çift laf etmiştir. ve takip edilirse genelde de söyledikleri çıkmıştır. fakat, herkes deniz baykal'ın edeceği gafları ve pkk'cıları barındıran özel kanalına kilitlenmiştir o sıralarda.
mhp, geçmişte birçok kesime karşıydı. hala onların uzantıları devam etmektedir ve bellidir. türk milliyetçiliğinden hoşlanmayan kesim, şimdi yola gelip kendilerine ulusalcı demektedir, bir bakıma haklıdırlar. "milliyetçi" arapça-farsça kökenli bir sözcüktür, türkçesi olmalıdır. ama herşeyi sal'a bağlayıp sel'e vermemek gerekir. ama sevdikleri, ulusalcı olan ahmet kaya, haluk levent, edip akbayram, grup yorum gibi sanatçılar (!) pkk konserlerinden bir türlü inememektedirler.
nelerine güvenip de pasif siyaset yaptıklarını anlamadığım parti. hatta hatta siyaset de yapmıyorlar. başlarında iktidarsız bir genel başkan, seçime sessiz sedasız hazırlanıyorlar işte.