türkiye içinde türk milliyetçiliği söz konusu ise gayet normaldir.
Türk siyasi partilerini incelediğinizde (isim vermeden)
Yarı dinci yarı merkez sağcı bir parti, her türlü dış ve iç tavizler verirken akla gelmesi imkansızdır. saçmadır.
Zenginlerin, bürokrasinin ve azınlıklar partisi olan antisosyaldemokrat bir partinin akla gelmesi imkansız ve saçmadır.
terör örgütünün ve dış güçlerin maşası olmuş farklı bir ırkçı bir partiyi konuşmak abesdir.
tamamem ümmetçi olan bir partiyi konuşmaya gerek yok.
kurucu liderleri gidince lider bulamayan partileri konuşmaya gerek yok.
diğerlerini ise baraj altı tabela partisi olarak görüyorum .
varsa aykırı bir açıklama seviniriz, öğrenmiş oluruz..
milliyetçilik denince akla mhp'nin gelmesi doğaldır ama bu tayfa yolun ancak başında denebilir, milliyetçi aday adylarıdır. milliyetçilik denince akla ziya gökalpler, mehmet eminler, ömer seyfettinler gelmelidir yoksa bir avuç düşük omuzlu, uzun burun kunduralı, siyah takımlı ipsiz sapsızların oluşturduğu o malum saf değil.
mhp'nin açılımının milliyetçi ile başlamasından ötürüdür. aynı kişilerin aklına cumhuriyetçilik dediğimizde chp, adalet ve kalkınma dediğimizde ise akp gelmektedir. halbuki hiçbirinin alakası yok, isim lan sadece.
tabi ki yanlıştır. milliyetçilik sol ya da sağ tandanslı bir hareket olmamalıdır. kurumsallaşmış ve tabana yayılmış bir bilinç olmalıdır. ancak her fikirde ya da uygulamada olduğu gibi saplantı haline gelmesi sakıncalıdır. mesela milliyetçiliğin içerisinde din olmak zorunda değildir. ancak toplumsal algıda bir tür yorum galat-ı meşhuru oluşmuşsa din-soy ikilisi bu durumda milliyetçilik fikrinin içerisinde olmamak zorunda da değildir. türk toplumunun algısında milliyetçilik ve din sentezlenmiş durumda. bu sentezin sağlıklı bir mantığa oturması ise islâmda milliyetçiliğin yeri var mıdır yok mudur tartışmasından dolayı güç. zaten milliyetçiliğin alt yapıda yaygın ve sosyal bir bilinç halini almasına da engel olan da aşılamayan bu nokta.
islâm dini'nde milliyetçiliğin yeri yoktur diyenlerin de, vardır diyenlerin de argümanları sağlam. bu ikircikli sentezi siyasi anlamda temsil eden parti ise mhp. bu anlamda sanıldığı üzere soy birliği, ya da üstünlüğü eksenli bir söylem geliştirmesi mümkün ve kendi açısından tutarlı değil.
ancak türk milliyetçiliği fikrini, özellikle devletler arası ilişkiler nezdinde temsil etmesi gereken ana merci şüphesiz türkiye cumhuriyeti devleti olmalıdır, partiler değil.
şahsi kanaatim odur ki, milliyetçilik partilerin, derneklerin, cemiyetlerin tekelinde olmamalı. zaten öyle değildir de, toplum algısında o şekilde anlaşılmamalı. ideal toplum yapısında milliyetçilikten anlaşılması gerekenler,
-bireysel faydanın üzerinde ve daha idealize edilmiş genel bir toplumsal fayda için çalışmak.
-farklı toplumların bizatihi kendisine değil farklı toplumlardan gelişen ve yaşanılan topluma tehdit olarak algılanabilecek çeşitli plânlara ve fikirlere karşı müteyakkiz olmak.
-sınıfın değil, ulusun değerlerine(kültür, folklor, edebiyat, estetik vs.) sahip çıkmak.
-kültürel değerlerin taşındığı töre dediğimiz sosyal genlerin en az ırsi genler kadar önemli olduğunu unutmamak ve saf ırk saplantısına kapılmamak.
-içerisinde yaşanılan toplumun ne tür tarihi süreçlerden geçtiğini belirli ölçülerde bilmek, geçmişte yaşamadan geçmişin gurur duyulacak yanları üzerinden söylem, edebiyat hatta sanat üretmek.
-ülke ve ulus seviliyorsa, görevi en iyi şekilde yapmak.
milliyetçilik ideolojik görüş, inanılan din ve güvenilen siyasi parti her ne olursa olsun, temelde bir miktar olması gereken ana harçtır. akıllara illa ki bir parti ismi gelmemelidir.
partinin misyonu itibariyle belki en doğru düşünce. fakat misyonundan sapmış bir mhp açısından bakınca tabi ki en yanlış düşünce şeklidir. şöyle ki; 1968 - 1997 yılları arası büyük uğraşlar sonucu bu misyon oturtulmuştur ve milliyetçilik denince insanların aklına türkiyede yalnızca mhp gelmesi sağlanmıştır. ama her oluşumda olduğu gibi bu partinin içerisinde de bazı güruhlar vardır, ve düşüncenin insanların aklından tamamen silinmesini sağlamaya çalışmış ve sonuç olarakta başarmışlardır. kimliklerden uzaklaşıp olayın biraz daha hakikat boyutuna baktığımzda gerçekten türkiyede milliyetçilikle "tamamen" örtüşen alternatif oluşumlara yüksek seviyede ihtiyaç duyulmaktadır.
benim anladığım milliyetçilik atatürk milliyetçiliğidir ki o, ırk birliğini değil tarih birliğini kabul eder. oysa mhp nin yaptığı ırk birliğidir. ben ona milliyetçilik demem, diyemem.
milliyetçilik denince benim aklıma mhp gelmiyor mesela. ama mhp denilince milliyetçilikten çok uzakta olduğu, hatta türk milliyetçiliğini baltalamak için olymposlu yunan tanrılarının türkiye'nin başına saldığı bir demon geliyor aklıma.
adalet veya kalkınma deyince akpnin akla gelmesi yanlıştır. adları avanta ve kömür partisi olsaydı çok isabetli olurdu.
milliyetçilik deyince mhpnin akla gelmesi yine yanlıştır. adları faşist hareket partisi olsaydı çok isabetli olurdu.
halk deyince chp'nin akla gelmesi yanlıştır. ***
...
bu böyle, belki de tüm partiler için böyle gider.