ders hocasının birtakım kalıplaşmış sözlerinden başka aklımda kalan birşey yok kazandığıma dair. birtakım sözler : tansu kızım olsaydı başımızda pehh tüm bunlar olmazdı.. , heavy metal dinliyormuş iyi bok yiyor sankim ne.. bu kadar :)
resmi tarih zımbırtılarının kendisini kutsal sanan bir asker tarafından anlatılmasından ibaret olan bu ders can sıkıntısından başka bir şey katmaz bünyeye.
milli güvenlik dersi her türk gencinin pürdikkat dinlemesi gereken derstir.derse giren subay/astsubay'ımızın üniformalı olması kız öğrencilerin kiminde hayranlık (bkz: kadınların üniformalı erkek tutkusu)erkek öğrencilerde ise tedirginlik uyandırırken;sınıfın genelinde anlatılan konuyu bir kenara itip alan üzerine merak edilen soruları sorma etkisi uyandırabilir.
EGEDE DENIZE DiK UZAN DAGLARIN ULKE ISGALI ICIN OLUMSUZ ETKISI OLDUGU GEREKEN NOKTALARA KONAN KARAKOLLARLA LEHIMIZE OLDUGU, BALKANLARDAN GELECEK OLAN ISTILADA YARIMADANIN DARALAMASI AVANTAJIYLA TOPLU IMHA AVANTAJIMIZ OLDUGU, AKDENIZDEN YAPILACAK BIR CIKARMADA DAGLARIN DENIZE PARALEL UZANMASI NEDENIYLE ICE DOGRU YAPILABILECEK BIR ISGALDE KALE VAZIFESI GORECEKLERI VB VB VB . INSAN HAYRET EDIYOR!
binbaşının askerlik anılarından ve hayata dair görüşlerinden ders çıkarmak. tüm sınıf pür dikkat onu dinlerdik. "hocam peki emperyalist devletlerin ülkemizdeki petrolleri almaya çalışmasına niye engel olmuyoruz" tarzında bir soru sormam üzerine; "bu emperyalistler sana gelir öyle bir yalan söylerler ki 'ulan harbiden de petrol adamlarınmış' dersin" diyerek manidar bir ironi ile mukabele etmişti.
Bizim okul Doğu Karadeniz'in ücra bir köşesinde parasız yatılı (Anadolu ÖĞRETMEN lisesi) olduğundan ve harbiden parasız olduğundan kıt kanaat okuduğumuz için Türkiye genelinde herkesin dersine albay Malbay girerken bizim derse binbaşı girerdi.
Bizler yatılı öğrenciler olarak bölge kırsalından gelmiş fakir ailelerin çocuklarıydık.
Okul mevcudu fazla değildi en kalabalık sınıf 25 kişi filandı.
Birgün bu binbaşı bildiğin unimorg'la (arkasında askerlerin karşılıklı oturduğu personel taşıyan kamyon) geldi okula. Bütün okul camlara yapıştı tabi. Hele idareciler de hafiften bir Yusuf yusuf da sezinlemedim değil.
Neyse binbaşı indi unimorg'tan toplaşın Kışlaya gidiyoruz dedi. Kızlı erkekli bindik unimorg'a Kışlaya gidiyoruz. Ulan nasıl mutluyuz var ya. Önce yemekhaneye gittik. Askerlerle beraber karavanadan doldurduk. Yemekte mercimek Çorbası, pirinç pilavı, kuru fasulye, üzüm hoşafı, bir de elma var. Kimse asker yemeklerini beğenmez ama Bizim okula göre çok çok güzel yemekler.
Daha sonra binbaşı bize kullanılan araç gereçleri gösterdi. Uçaksavar gördük lan. Helikoptere çıktık. Zpt'ye bindik Kışlanın içinde zptyle gezdik.
Sonra binbaşı Çankırılı bir askeri çağırttı. Elinde sazıyla koşa koşa geldi adam. Bildiğin nizamiyenin içinde çömdü Neşet Ertaş Türküleri söyledi o asker. Ben ilk kez orda duydum Neşet ertaş'ı. Çok sevdim.
Ben milli güvenlik dersinden mevkin ne olursa olsun geldiğin yeri unutmamayı, mütevazi Olmayı, insanları korkutarak değil sevdirerek disiplin altına almayı öğrendim.
Tüm iradesiz sınıf komşu ülkelerin bizi asıp kesmek istediğini düşünüyordu, derse giren ırkçı asker yüzünden.
Onlara göre batı ahlaksız, araplar düzenbaz, ruslar riyakar, bulgarlar köpek, ermeniler içimizdeki hainler, kürtler bölücü, ingilizler çakal, abdliler donuz, fransızlar ırkçı, italyanlar piç. Böyle mantık mı olur?
Hiçbir şey kazandırmamıştır.
