milli güvenlik dersi

    22.
  1. derse giren hocanın yakışıklı bir teğmen olması halinde sınıftaki tüm kızlar tarafından en çok sevilen ders olma ihtimali büyük olan derstir.
    6 ...
  2. 114.
  3. Liselilerin artık bilmediği ders. Evet.
    6 ...
  4. 4.
  5. din kültürü dersiyle birlikte,yazılısında en rahat kopya çekilebilen derstir.

    (bkz: kopya cekerken hocanin gozune bakmak)
    6 ...
  6. 35.
  7. askerde hal hatır bile soramayacağınız kişilerle ikili diyaloglara rahatça girebileceğiniz derstir milli güvenlik. "oo cemal binbaşım, nasılsınız hocam? buyrun bi çayımızı için" dediniz mi çıkarır şapkasını gelir oturur yanınıza kantinde. artık 45 dakika da yunanistanı alma muhabbeti mi dersiniz? yoksa 2 saatte ırak a girme mi. ne ararsanız olur o muhabbette.

    genelde bu derslerde az önce de bahsettiğim temel şeyler tartışılır. ilk en çok bahsedilen konu türk ordusunun inanılmaz gücüdür. öyle bir anlatılır ki sanki uzaylı istilası olsa dünyayı türk ordusu koruyacaktır. bir örnek vermek gerekirse;

    cemal binbaşım ile amerikalılar arasında, yine bir tatbikatta, hangi ordunun topçuları daha iyi atış yapıyor onu tespit ediceklermiş. 3 hedef belirlemişler. bir dağın tepesinden etrafa ateş edilecekmiş. amerikalılar dakikalarca top u kurmaya çalışırken cemal binbaşı nın askerleri 10 ar saniyede hedefleri vurmuşlar. "cemal binbaşım nasıl oluyor bu?" diye sorunca amerikalı komutan bizim cemal binbaşı da başlamış anlatmaya. "bizim çocuklar bu aletin ayarıyla pek oynamazlar. biz ayarı onların kafasına yerleştiriyoruz". "nasıl oluyor o?" diye sorunca anlatmış cemal binbaşım. "şimdi ben bu askeri alıyorum, boş bir araziye bırakıyorum. orada tüm tepelere yürüyene kadar kalıyor. her tepeye yürüyor. adımları sayıyor. en sonunda öyle bir konuma geliyor ki tepeyi görüp de 'işte 100 metre x derece açı, y derece yükseklik ateş!' diyor. hedefi vuruyoruz. bu çocuklar böyle".

    genelde bir diğer bahsedilen konu ise yunanlılardır. eğer ege sahili kıyısında bir şehirde veya ilçede yaşıyorsanız ilk soru şudur: "eğer 10 dakika içinde yunan gelip de çıkarma yapsa ne yaparsınız?" çocuksunuz daha ama yine de korkuyorsunuz. "kaçarım napiim ki?" diyemiyorsunuz.binbaşı minbaşı ama çakarsa napıcaksın? adam asker. velin ne boka yarıcak. sonra başlıyor sallamalar. "ben çatıya çıkar yunan a kiremit atarım". "ben sandalyelerin uçlarını koparıp duvar arkasından düşmana sallarım." oldu. adam da çıplak geliyo zaten. sandalye ucunu bekliyo kafasına.

    bazen atraksiyon olsun diye bu derslere havalı tabanca getirirler. ne hikmetse kızlar hep daha iyi atış yaparlar erkeklerden. erkekler genelde 'attığımı vururum', 'biz türk oğluyuz, nişancılık ana karnındaki sporumuz' falan der geçinir, ama eline alınca o havalıyı eli titer. vuramaz. hatun kişisi gelir, nişan alır, tak.

    bir diğer muhabbet ise askerlik anılarıdır. genelde gelen hocalar sert ama eşitlik yanlısı olur. örneğin yine cemal binbaşım bir dersinde tartıştığı asker ile ortak şartlarda güreştiğini ve sorunu çözdüklerini söylemişti. 'ama hocam o er, siz binbaşı. olur mu öyle şey?' dediğimizde de 'erkeğin hası meydandadır' diyip bizi anlamadığımız ufuklara çekmişti.

    ve yılların eskitemediği muhabbet. türkiye yunanistan ilişkileri ve yunanistanı 45 dakikada alır mıyız sorunları. nice günler, nice haftalar tartışılır bu konu. biz inanamayız tabi. hava sahası falan durumları. birleşmiş milletler. cemal binbaşım der durur hep "birleşmiş milletler de kim? istesek anında ordayız, hazırız" falan. biz doğrusunu nerden bilelim. çünkü cemal binbaşı ya göre türk ordusu her taaruz a her emir e hazır. moskova? hemen. paris? olur. new york? o zor biraz...

    mezun olduğumuz gün elimizde diplomalarımızla cemal binbaşımızın yanına koşmuştuk. kolunda bir değişiklik vardı. 'hocam hayrola upgrade mi oldunuz kikiki' demiştik. yarbay olmuş. en son en güzel mesajı verdi bize. 'geleceğimiz sizlersiniz çocuklar, okuyun büyük adam olun, ülkenize yararlı bireyler olun. herşey silahla, kavgayla, yumrukla çözülmez.'

    sağolasın yarbayım.
    5 ...
  8. 36.
  9. liselerde okutulan önemsiz derslerden biri gibi görülse de günümüz gençliğine en faydalı ders. askerlik bir yana ülkemizin dostunu, düşmanını, günahını sevabını öğretiyorlar. üstelik karşınızda günü kurtarmaya çalışan öğretmenlerden * değil, gayet ciddi biri oluyor...
    5 ...
  10. 60.
  11. zamanında, denize takım elbise ile, camiye mayo ile nasıl girilemiyorsa askeriyeye de tesettür ile girilemez diyen bir milli güvenlik hocasına o zaman okula niye askeri üniforma ile giriliyor? sorusunu bana sordurtturan bir ders
    4 ...
  12. 7.
  13. hocasının* diğer branş hocalarına nazaran daha fazla sert olmadığı, öğrenciler olarak karşısında çok rahat davranabildiğimiz, ancak gezi için sınıfı askeri kışlaya götürdüğünde bir anda bakışları değişen, kendisinden ne kadar korkulan ve saygı duyulan birisi olduğunu gördüğümüzde şaşırdığımız derstir. kışlada oradaki bir askerle iddiaya girip çektiği barfiksin iki katını çekince binbaşının övgüsüne mazhar olmuştum.
    5 ...
  14. 26.
  15. yıl sonunda hocasının* bize "okuyun. cahil kalmayın. hatta yalan haberler yapsalar bile gazeteleri takip edin. gündemi ve gündemin nereye çekilmeye çalışıldığını bilin. kur'an'ı okuyun. ama bir çevirisini değil. birçok çevirisini okuyun.çünkü kur'an'ı çevirenlerin birçoğu kutsal kitabımızı yalan yanlış çevirmektedir. ve din konusunda kutsal kitabınızda yazandan başkasını yapmayın. başkalarının kışkırtmalarına hiçbirzaman gelmeyin. ama eğer okumazsanız sizi oyuncak gibi kullanıp sonrada atarlar." özlü bir konuşma yapıp türk silahlı kuvvetlerinin, islam dinine değil bu dinin yozlaştırılmasına karşı olduğunu kekistanlihobbite öğreten ders.
    4 ...
  16. 2.
  17. 8.
  18. genellikle, okulun bulunduğu ilçeye bağlı garnizondan gelen askeri yetkililerin verdiği ders. Bu asker amcalar, ne müdür tanır nede başka bişey. bildiklerini istedikleri şekilde anlatırlar, ağırlığını, karizmasını bozmadan okuldan askeri araçla giderler. çokta iyi yaparlar.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük