erbakan'ın ölümünden sonra hızlı bir şekilde dağılma sürecine girecek oluşumdur. zira milli görüş lider adayı olarak yetiştirdiği herkesi sırayla kaybetmiş ve aksaçlıların eline kalmıştır. bundan sonra da millet partisi'nin bir level üstü olarak siyasi hayatlarına devam edeceklerdir. 5-10 sene içinde de önemini tümden yitirecektir.
bakın erbakan'a bakın diğer bu görüşün üst düzey temsilcilerine, hepsi maaşallah maaaaşaaaallaaaah, en az 50 sene daha yaşayacaklarmış gibi mübarekler.
arapçada dini anlamına gelen milli kelimesinin türkçeye uyarlandığında dini görüşe tekavül eden söz öbeğidir.
bu görüşün temelinde şeriat, islam birliği ve hilafet gelir. türkiye' de saadet partisinn temel politikasıdır. çeşitli şeyhler, hacılar, hocalar fikir adamlığını üstlenmiştir. (bkz: cübbeli ahmet hoca) en karşı durdukları şey laiklik ve siyonizmdir.
siyonizme karşı olarak bilinen en büyük boykotlarının başında yahudi mallarını kullanmamaya davet etmek vardır. fakat bu aptal insanlar o yahudi mallarından ekmek parası kazanan müslümanları düşünemeyecek kadar sıradan bir oluşum içerisindedir.
laiklik karşıtlığı ise şöyle açıklanır.
"namussuzluk demektir laiklik, ne kadar deyyus varsa laikliği benimsemiştir, ne kadar pezevenk varsa laiktir, ne kadar hırsız varsa laiktir."
kendi fikir adamlarının dilinden. video linki http://www.facebook.com/v...v=368911534860&ref=mf
şimdi laiklik üzerine sorarım ben milli görüşçü koyunlara.
kadını kara çarşafa bürüyüp topuğu görününce kellesini düşürmekmidir namus?
nedense bu deyyuslara deyyus dedikleri kişiler dini yaşama özgürlüğünü kazandırmıştır nedense...
(bkz: 40 orospu birlik olsa doğuramaz senden bir tane) daha ama sen her önüne geleni pezevenklikle suçlarsın.
ne kadar hırsız varsa... tabikide bugün cep aydınlatan deniz fenerleri, kayıp trilyoncuklar hep laikler tarafından organize edildiğinden konuşulur böyle.
avrupada milli görüş ölçütleri ile kurulmuş dini sosyal ve kültürel alanlarda çalışma yapan almanya ağırlıklı olmak üzere Fransa, isviçre, italya, Avusturya, Norveç, isveç, Danimarka, Hollanda, Belçika ve ingiltere'de olan, avrupada 30 bölge ile örgütlenen, 1833 yerel şubesi 87 bin üyesi ve 300 bin kişilik cemaate sahip olan topluluktur. kısaltması igmg olarak bilinir.
bu ülkenin çimentosu, suyu, kumu hasılı kelam her şeyi olmuş görüş. kurucusu şu anda ülkeyi yönete(meye)n zavallı ve yanındaki bazı kötü yola düşmüşlerin hocasıdır. sağcılığı solculuğu değil, eşitliği, adaleti, maneviyatı savunan bir görüştür, bir sistemdir. yani mevcut sisteme alternatif getirebilen ve sürekli engellenen bir akımdır. başarıya tam ulaşmak üzereyken o az önce bahsettiğim işbirlikçilerin ihanetiyle % 21'lerden % 2.5'lara kadar düşmüş ve şu anda yeniden toparlanma sürecine girmekte olan bir harekettir. bizans kültürüne düşman osmanlı kültürüne bağlı, kendi medeniyetinin yenildiğini söyleyenlere inat kendi medeniyetini yeniden inşa etmek için yola çıkmış bir görüştür. başında genç bir iktisatçı olan numan kurtulmuş vardır.
sık sık iftiralara maruz kalan, habire önü kesilen ama sürekli kendini yenileyen, siyonizm'in en çok çekindiği ve sürekli önünü çeşitli manipülasyonlarla, iftira ve karalamalarla, darbelerle kestiği bir aşkın, bir davanın iki kelimeye sığdırılmış halidir.
almanya'da radikal islamcı örgütlere kaynak aktardığı ve kara para akladığı gerekçesi ile büroları basılıp bilgisayarlarına el konulan 5 islâmcı yapılanmadan birisidir. başında necmettin erbakan'ın aynı soy ismi yaşıyan yiğeninin eşi varmış bu yapılanmanın.
işin ilginç yanı: zamanında bunlar çok büyük tehdit olarak telakki ediliyordu türkiye cumhuriyeti için. 28 şubat bu hareketin önünü kesmek için yapıldı, ama bugün akp'ye karşı bu yapılanmayla ittifak hâlindeki cumhuriyetçi bir tayfa var. içinde chp de var bu tayfanın.
akp'de bu konuda açık bulma konusunda zorlandığınızdan mı kadim düşmanlarınızla bu yanaşma hâli, merak etmiyorum dersem yalan olur.
efendim, biliyorsunuz yaklaşık 2 hafta önce hac mevsimini kapattık. benim de nacizane validem ve pederim bu sene bu güzelliğe mazhar oldular. ben de hacı evladı oldum kabuluysa.
şimdi, anacım anlatıyor. ülkelerin amblemleri vs kadınların başörtülerinin ucunda yazıyormuş, yakalarında vs.
diyor bir kadının başörtüsünün arkasında bi yazı gördüm. yaklaştım. ne yazıyor?
yani, herkeste turkey turkiye yazarken, bu güzel insanlar orada bile bunun yanına "milli görüş" ibaresi eklemeden geri durmamışlar.
ha sorarım orada arafatta kefenler içindesiniz ey güzel hanımlar. ha kefen ha ihram.
kefenine de mi milli görüş yazdıracan? geçişte kolaylık mı sağlıyor? ha bilelim biz de yazdıralım bir tarafımıza "milli görüş" diye.
en ayırımsız olman gereken yerde sen memleketini de geç, onu da kaybolmasın diye yazıyorlar, sen üstüne bir de siyasi görüşünü yaz. bravo!
sevgili milli görüşü israrla savunmaya devam eden kardeşim,
çok sevgili hocamızın bugüne kadar hangi işlerde çalışarak 148 kilo altın biriktirdiği, zekatla aklanmış servetinin çırağan da düğün yapmaya elverecek kadar nasıl geliştiği hakkında fikirleriniz nedir? eğer ki hazreti peygamber günümüzde yaşasa idi kızı fatıma ya çırağan gibi bir yerde düğün yaparmıydı? eğer peygamber torunları hazreti hasan ve hazreti hüseyin günümüzde yaşasalardı fatih erbakan gibi mercedes clk ya binerlermiydi? bu konulardaki fikirlerinizi de söyleseniz de anlasak...ha peygamber torunu kim, erbakan ın veledi kim derseniz...
ben de aynını savunuyorum zaten...bu adamlara mücahitlerin efendisi tripleri attırmayın o zaman...
benim bu görüşten çıkardığım, 54. hükümet döneminde kaddafi'den azar işitmektir. sadece bu tavizden(!) dolayı bile hazzedilmez. hele bir de en son bu görüş şeysinin başı olan necmettin erbakan yaşından dolayı affedilmişti ya. aman diyelim.
zamanında her seçim öncesi geceleri sokakları bayrak ve afişlerle donatan bir dava adamı olarak bir gün karşılaştığım ve cevabını veremediğim şu soruya ne cevap vereceksiniz merak ediyorum:
- fatih erbakan ve yaşam tarzı hakkında fikirleriniz nedir?
sakın hemen bana kızma yazar kardeşim. o hemen tahmin ettiğin islama saldırmaktan zevk alan kitle ile ilgim alakam yok. yazdıklarımı okursan siyasi görüşümü net olarak anlarsın. ama bil ki ben bu soruya cevap veremediğim gün bu davadan soğudum. bilesin...
ha hoca nın kızına çırağan da yaptığı düğün faslını hiç açmıyorum. biz o düğün esnasında gültepe de yaşar amca nın gecekondudan bozma evinde dava nasıl geliştirilir diye sohbet ediyor, çay içiyorduk. çırağan mı? yaşar amca hayatında kapısının önünden bile geçmemiştir...
fatih in istanbul u fethettigi gorustur, nasil ki fatih istanbul u fethederken disaridan top, baska ulkelerden gemi getirmemisse milli gorusun siyasi kanadi da kendi yaginda kavrulan bi turkiye icin calismaktadir. bunun icin prof. dr. necmeddin erbakan, zamaminda devrim otombili, gumus motor, agir sanayi hamlesi gibi calimalar yapmistir.
bu gorusun ulkeye seriaat getirecegi, dini siyasete alet ettigi dusunulur hep, sebebiyse basta milli gorus lideri prof. dr necmeddin erbakan olmak uzere tum parti yoneticilerinin dindar olmasidir. bizim kanunlarimizda musluman dindarlar siyasete giremez diye bi kural var midir?
54. hukumetin yaptiklari ortada, ekonomide olsun dis politikada izledigi yol osun acin arastirin, gercekten bu kadar bok atilmayi hakediyor mu bu gorus?
Ekonomik kısmına katıldığım, siyasi kısmına katılmadığım siyasi düşünce.
Efendim chp buna karşı çıkıyor, o zaman bu kötüdür... 1938 yılında Mustafa Kemal'in vefatı ile hiç bir gelişme göstermemiş bir siyasi düşüncenin anlaması imkansızdır.
Peki siz ne karşı öneri veriyorsunuz.
Laikliği korumak mı?
onu koruyunca, ben kemalistim deyince herşey yerinde oluyor di mi.
