genelde emekli subaylarin verdigi derstir.her ders bitiminde eger hoca gaz bir kisilikse ogrenci yerinde duramaz vatan askiyla tutusur.hele ki derse giren rutbeli calisan bir subaysa daha bi gaz olunur.*
sınıf başkanının nöbetçi çavuş gibi kapının dibinde bekliyerek , rütbe sahibi hocanın sınıfa girdiği anda tekmil verdiği , saat sayısı artırılması gereken eğitici ders.
hocasının* diğer branş hocalarına nazaran daha fazla sert olmadığı, öğrenciler olarak karşısında çok rahat davranabildiğimiz, ancak gezi için sınıfı askeri kışlaya götürdüğünde bir anda bakışları değişen, kendisinden ne kadar korkulan ve saygı duyulan birisi olduğunu gördüğümüzde şaşırdığımız derstir. kışlada oradaki bir askerle iddiaya girip çektiği barfiksin iki katını çekince binbaşının övgüsüne mazhar olmuştum.
genellikle, okulun bulunduğu ilçeye bağlı garnizondan gelen askeri yetkililerin verdiği ders. Bu asker amcalar, ne müdür tanır nede başka bişey. bildiklerini istedikleri şekilde anlatırlar, ağırlığını, karizmasını bozmadan okuldan askeri araçla giderler. çokta iyi yaparlar.
milli güvenlik dersleri genel olarak derse gelen komutanların anılarıyla geçen derstir. anıların yanı sıra çok çeşitli fotoğraflarla da durumu pekiştirirler.
genellikle içeriği unutulan ders. tek hatırladığım rütbe, yıldız v.s.. ezberliyorduk sınavdan önce.
benim için daha önemli olan kısmı ise bu derse giren askeri hocanın bir bayan olmasıydı. hiç adam öldürdünüz mü? silahınız ne ? gibi abuk subuk sorularımıza askerdeyken lav silahı kullandığını öğrendikten sonra son vermiştik. bir de iyice askere gitmekten tırstırtan anılar anlatıyordu ki evlere şenlik...
askeri araç, bir koruma ve bir şöför er ile gelirler bu rütbeli asker amcalar okula. karpuzkabugu bir gün m.g dersi çıkışın da sınıftan okulun ana kapısına kadar binbaşı olan m.g dersi hocasıyla makara yaparak inmiştir. o asker, ben ise sivil ve öğrenci olduğum için enseye tokat d..te parmak elim omzun da gırgırda takılmaktaydık. komutanının geldiğini gören muhafız er, askeri minübüsün kapısını açarak sert bi şekil de selam durur. bu arada olayı fark etmeyen karpuzkabugu binbaşı ile toschak muhabbetine devam etmektedir ve muhafız eri 10 dakikaya yakın esas duruşta ve selam vaziyetin de bekletmiştir. binbaşının omzundaki galaksiden gözünü sektirip askerle gözgöze gelen karpuzkabugu, herifin halet-i ruhiyesini anlamış, kurma kolunu çekmek üzere olduğunu fark etmiştir...şampiyonlar liginde elenmiş ümit özat bakışlı, ya da milli maçta gol kaçırmış sabri ifadeli asker günlerce rüyalarını süslemiştir...
derse girerken mümessilin dikkaaaaayt diye böğürdüğü, emekli subayların ya da devam eden subayların öğretmeni olduğu ders. konuyu siyasetten açarsanız 45 dakikalık dersi bitirirsiniz hemen. ders bittiği anda mümessil ya da kapıya en yakın kişi yine dikkaaaayt diye böğürür ve kaçarcasına uzaklaşılır...
öğretmenlerinin tümü askerdir.
hiç unutmuyorum dersimize giren öğretmen, yasin, büşra, muhammed, emin, eyüp, şeyma isimli arkadaşlarımıza dört vermiş, kalan isimleride beş ile ödüllendirmişti!
zorunlu edit: notları ben vermedim!
bu kişiler genelde hala kendini askeriyede zanneder.öyle ki;
-olum şu kravatını çek zaten bir osurukluk boğazın var.
-seni bir daha böyle görürsem ağzına sıçarım.
-lan oğlum götü yanmış kedi gibi ne sınıfın ortasında dolaşıyosun.
gibi laflarla öğrencileri şaşırtır.