işte televizyonda katıldığı bir programda bülent arınç'a bununla ilgili bir soru soruldu. milletvekilliğinden aldığı maaş(emekli maaşı) falan da soruldu.
bu soru üzerine bülent arınç;
"milletvekili ne kadar alıyor, emeklisi ne kadar alır, seni ne ilgilendiriyor kardeşim?”
diyerek cevap verdi ve bunu sorgulayanlara "edepsizler" dedi...
yani vatandaş ödediği vergilerden kimlere ne maaş verildiğini sorunca edepsiz oluyor, ayrıca bunların aldığı maaş kimseyi ilgilendirmezmiş.
fetocu diye partiden gönderilen ama ne hikmetse bu sefer cumhurbaşkanı danışmanlığına getirilen zat açıklamasıdır.
aslında "bu soruyu soran fetöcüdür" deseymiş keşke. ne büyük ironi olurdu. bu insanlar bunu hak ediyorlar. yıllarca bu vasıfsızları el üstünde tuttunuz şimdi maaşını sorunca böyle tersler işte sizi.
Özür dileriz bülentcim boş bulunduk. Ama hani biz halkız bizim vergilerimizle sizin maaşlar ödendiği için bi bok yiyip vergimiz nereye gidiyo sorma gafletinde bulunduk affet bu milleti.
Milleti biz bu aziz milletin vekiliyiz hakları var üstümüzde deyip canla başla çalışmaları gereken siyasinin kendini padişah, halkı da padişahın sadık kulu olarak görmesidir.
Suç sizin gibileri halen oralarda tutanda. Uyan halk gör bunları gör.
Kendisine suikast düzenlenecek ayağına kozmik odadaki tüm sırları ortalığa saçıp bir sürü vatan evladımızın katline sebep olan fetö piçlerine cumhurbaşı ile yüz verip 15 temmuza sebep olup yüzlerce vatandaşımızın ölmesine sebep olan bir adet ..... şahsiyetin lafı.ilgilendirir hem de çok ilgilendirir.Senin aldığın para cumhurbaşkanının aldığı para örtülü ödenekten cukkaladığınız tüm paralar eşi dostu danışman ayağına doldurup verdiğiniz maaşlar hepsi bu ülkenin tüm vatandaşlarını ilgilendirir.Sizin verdiğiniz zararı pkk,işid ve bilumum terör örgütleri vermedi.Bütün bunların hesabını vereceğiniz ve de rutubetli kodeslerde ciğerinizin çürüyeceği günleri de göreceğiz.Kurtulamayacaksınız......
15 haziran 1215 magna carta..."vergi mükellefi şahıs, verdiği vergiyle ne yapıldığını bilmek zorundadır"..."vergiyi alan, aldığı vergiyle ne yaptığını vergi mükellefine açıklamak zorundadır"...
avrupa da bu sözü eden siyasetçinin siyasi hayatı o an biter.
ekranlara çıkıp maaşını vergileri ile ödeyen halktan özür diler ve istifa eder.
bırakın devlet idaresini, vatandaşın vergileriyle idareci yönetici danışman vb kamu personelinin maaşını vermeyi bırakınız; simitçi dükkanında çalışsanız müsteriye bu sözü edemezsiniz.
içtiğim içki sigara vb tüketim kalemlerinden, maaşımdan verdiğim vergilerle senin maaşını ben veriyorum.
senin maaşını babasının tarlasını satıp cebinden ödeyen biri varsa haklısın ama senin maaşını ben veriyorum.
asıl edepsizlik bu bilinç de olmayan, verdiği vergileri sorgulamayan vatandaşlar olmasıdır.
edepsiz: bir sıfat.
1. utanç verici işleri hiç utanmadan, sıkılmadan yapan, utanmaz, sıkılmaz, terbiyesiz, ahlaksız kişi için söylenir.
2. sakınılacak ölçüde kötü olan kimse.
ücretli çalışıp, aldığı ücretine %45 civarında zam alamayan ama Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen ve çoğunun AKP kurucularından oluşan üyeler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Japonya ziyareti öncesinde ilk kez toplanıp, Toplantıda ilk karar olarak, kurul üyelerinin maaşlarına yaklaşık yüzde 45 civarında zam yapmasını vergileri ile bu maaşı karşılayan insanların sorgulanmasına hangi akıl mantık değer edepsizlik der? https://www.kamupersoneli...-yuzde-50-zam-h76020.html
vergileri ile bu insanların maaşını karşılayan insanlara, hizmet etmekle yükümlü olduğu insanlara, makam ve mevkilerinin yegane temelini oluşturan savaşta canı, barışta vergileri ile sizleri var eden insanlara edepsiz diyemezsiniz.
hangi parti hangi kişi ve makamı yetkisi görevi ne olursa olsun bu sözü eden insanı özür dilemeye davet ediyorum.
ak itlerin nedense savunmadığı laf öbeği. onların yerine başkaları komikli şakalı sokuşturuyor lafları.
hep derim; bunları paçalarından tutup aşağı indirmedikçe ve demokratik memokratik diye takıldıkça daha çok sıçacaklar tepemize.