Evet denilemez, çünkü seçildikten sonra diktatör olunmaz. Bunlar gökten inerler, hokus pokus! bir anda peydah olurlar Yada dünya dışı gezegenlerden ışınlanırlar.
kendi siyasi tercihinin at gözlüğünden bakan kişinin anlamazlıktan geldiği doğru sözdür. her diktatör halkın bir kesimine dayanmak zorundadır. bu bakımdan bir kişinin seçimle iktidara gelmiş olması hiçbir şey ifade etmez. tek kriter, demokrasinin kurallarına uygun hükümet etmektir. sadece buna bakılır. aksi halde, seçimle işbaşına gelen hitler de, yakın örnek olarak, ahmedinecad da diktatör sayılamaz.
rte demokrasinin kuralları denilince, sadece seçim sandığını anlamakta, ancak tüm toplumun değil, halkın bir kesiminin başbakanı olduğunu sürekli kanıtlamaktadır. direniş eylemleriyle iyice su yüzüne çıktığı üzere, kendisi açıkça diktatörlüğe soyunmuştur.
memlekette demokrasi olmadığından seçimle de gelse seçilenlerin diktatörleşebileceği önermesine dayanır. demokrasiden bahsedebilmemiz ve kendi kendini yönetme mantığını uygulayabilmemiz için platon'un dediği gibi yüksek bir eğitim almış olmamız gerekir. yoksa eline kuran alan din, allah, kitap deyip dini duyguları suistmal ederek (sömürerek demiyorum bak) oy avcılığı yapmaktadır. eğitimli kimseler ise en azından sorgulama kabiliyetlerine sahiptirler. özeleştiri yapıp sorguladıktan sonra bile sen rte'ye varıyorsan diyecek birşey yok. ama tv'de gördüğünle yetinip inat ederek ''yok illa ben bu adama verecem'' diye diretiyorsan da dangalaksın bu kadar basit. o adam da diktatör. sen de koyunsun. neden? çünkü inatçılık zeka geriliğinin belirtisidir.
okumak lazımdır. Aynı zamanda okuduğunu anlayacak beyne, çözecek mantığa ve süzecek vicdana sahip olunmalıdır.
Ülkemizde seçimler bağımsız ysk aracılığı ile gizli oy açık sayım sistemiyle yapılmaktadır. Usulsüzlük mutlaka vardır ancak hiç bir partinin oyunu (bdp hariç) %1 bile oynatacak seviyede değildir.
Bu donelere rağmen başbakanı hitler ve esat gibi katil piçlerle kıyaslamak ve ona diktatör demek, bilinçli yapılıyorsa en hafif tabirle orospu çocukluğudur.
bu milleti millet yapan değerlere sahip iradelerin seçmiş olduğu birine diktatör denmez zaten. kimse kusura bakmasın da evinde götünü kaldırmayıp kadın programları izleyen kadınlarla, kahveden çıkmayıp şu ülke için evinin önünü temizlemeye bile üşenecek adamlarla, kömürle makarnayla parayla oy satan yavşaklarla millet olmaz. bir milleti ayakta tutan değerler bu değildir. bu kişilere millet demek geçmişimize hakaret etmek geleceğimize perde çekmek demektir. kendi menfaatlerini her şeyin üstünde gören insanların seçtiği biri adını aldığı milleti her anlamda zarara uğratıp yok edecektir. tarihte örnekleri mevcuttur. artık kimse %50 falan demesin. o %50 nin %5 lik bir kesimi şu ülke adına önemli bir şey yapmışsa eğer ben de bir bok bilmiyorum. eğer geri kalan %50 bu ülkeyi terk etse bundan 20 yıl sonra ne türk ismi kalır ne türkiye. zaten bu zihniyet de bunu yapmaya çalışıyor. kendinize bakın. seçtiğiniz adam diğer kesimi kötülüyor küfrediyor. sizden o %50 kesime kin kusmanızı bu ülkeden def etmenizi istiyor. siz hala bunları göremiyorsanız bir daha "türk milleti" adını ağzınıza almayın. en azından kendinizde bahsederken.
1000 cahilin oyuyla başa geleceğime 1 bilginin oyuyla evime dönerim daha iyi.
ortadoğu ve totaliter rejimlerin demokrasi anlayışıyla türkiye nin demokrasisi baştan sona farklıdır. bunu sizde çok iyi biliyorsunuz. ama çarptırıyorsunuz. ama herkes biliyor neyin ne olduğunu. keşke bugun seçim olsa, yine ağzınızın payını alacaksınız.
