fiziği biraz yetersizdi ama attı mı atıyordu yahu. hatta attığı zaman 3'lüyordu bir ara. duracağı yeri iyi bilen bir forvet sonuçta. premier ligde oynamanın avantajı.
elmander ile müthiş bir uyum yakalamışlardı. o basıyor, defansı meşgul ediyor, yoruyor ve baroş da leblebi gibi diziyordu golleri.
lan bu adam neden bugün konuşuyor? çeklerle maç var diye. mesele terim'e değil türklere sallamak. bazı sazanlar da helal olsun çekiyor. ne yapacaktı yattığı yerden para kazanamasını engellemiş hocayı mı övecekti?
özletmiştir kendisini.
şimdi gelse yine forvete geçse, yanında ümit karan, elmander olsa; kazma burak, drogba ve umut'tan daha efektif olacaklarına eminim.
en azından bu adamlar ayağına geleni atıyordu, burak'ın 75 pozisyondan 1 tanesini gole çevirmesini, drogba'nın gününde olmasını, umut'un fırsatçılık yapıp bir gol atmasını beklemeye mahkum ettirdiği gibi bizi kanser etmiyorlardı.
liverpoolda kewell ile birlikte şampiyonlar ligi kupasını kaldıran, elmanderle birlikte galatasaraya unutulmaz bir sezon yaşatan, türkiye süper liginde gol kralı da olmuş 15 forma numaralı galatasaray ve liverpool efsanesi.
özlediğimiz gerçek kraldır. takımdan gönderilmesi ise içimde hala bir yaradır. ayrıca baros ne zaman aklıma gelse çubuklu tosuncuğa söverim. ah o ayak kırılmasaydı. takıma herhangi bir idari görevle geri dönmesini en çok istediğim futbolcu. şimdiki ruhsuzları gördükçe gözümde değeri daha da artıyor.
galatasarayda 93 maçta 48 gol atma başarısı göstermiş forvet.
şimdi bu sözlük formatı için yazmış olduğum bir istatistikti ama içimde bir sızıdır ki bu aslan parçasının ismini ne zaman görsem okusam yada duysa içimden bildiğim ne kadar küfür, nefret varsa kustuğum bir adam var.*
bu zamana kadar galatasaraylı her birey gibi bende kendisinden başka türlü bahsediyorum ama her şeyden öte bu güzel adamı* 2009 yılındaki derbide katletti ve bir daha baros eski baros olamadı...
kralımızı çaldın bizden it herif.
şu sıralar futbol hayatının bittiği yönünde haberler dönmekte.
