amerika birleşik devletlerinde yaşayanlar için kahve makinası ile birlikte arabadan daha önemli bir eşyadır. bu sebeptendir ki; amerika'daki marketlerden ambalajlı olarak alacağınız yarı pişmiş veya pişmemiş gıda ürünlerinin tamamında mikrodalga için ısıtma ya da pişirme yönergesi vardır. hatta pek çoğunda sadece mikrodalga için yönergeler vardır.
bir amerikalı arabasız bir şekilde yaşar, çünkü pek çok şehirde düzgün bir toplu taşıma sistemi vardır. olmadı bisiklet kullanır, olmadı yürür küçük bir şehirde yaşıyorsa. ama evinden kahve makinası ile mikrodalga fırınını al, dünyası karışır ne yapacağını bilemez. gözüne fener tutulmuş tavşana döner. hayattaki en büyük konfor nesnesidir bir amerikalı için mikrodalga fırın.
en ücra şehirde, çölün ortasında en ucuzundan bir motel de kaldığınızda bile belki odanızdaki yatak rahat değildir yayları çıkmıştır, suyu tam sıcak akmaz, temiz değildir vs. ama o ahırdan bozma 35-40 dolarlık odada tam fonksiyonuyla çalışan bir mikrodalga fırın ve kahve makinası mutlaka vardır.
sende ne abarttın kardeşim diyenlere 50 küsür yıllık hayatında hiç fırın ve ocak kullanarak yemek yapmamış ofis arkadaşlarımı, çalışanlarını ve daha bir çok uzak yakın bildiğim amerikalı arkadaşı örnek verebilirim.
özellikle öğrencilerin yemeklerini pişirmekte en büyük yardımcısı teknoloji harikası alet. sürekli kullanıldığı için insan düşünmeden edemiyor ''mikrodalga ile yemek pişirmek acaba zararlı mıdır?'' diye.
Mikrodalga fırının sağladığı dalgalar yiyeceklere çarptığında, onların içerisindeki suyu harekete geçirirler. Dalgalar su moleküllerine çarptıkça onları titreştirir. Bir su molekülü titreştikçe, yanındaki molekülleri de titreştirir. Bu, enerjinin artması anlamına gelir. Böylece su ısınmaya başlar. Su ısındıkça, etrafını da ısıtır. Böylece yiyeceklerimiz mikrodalga fırın içerisinde pişer. Dolayısıyla mikrodalga fırınların içerisindeki dalgalar, besinlere ısı ya da zararlı radyasyonlar göndermezler; basitçe, içlerindeki suyu harekete geçirecek titreşimler gönderirler. Mikrodalga fırının etkili ve hızlı bir yöntem olma sebebi, bu yüksek frekanslı dalgaların çok hızlı bir şekilde besinin içine etki edebilmesidir. Buna "penetrasyon" (delme, içe girme) denir. Örneğin normal ocaklar ya da fırınlardaki ısınma, bu tür bir penetrasyona sahip değildir. Dolayısıyla besinler dıştan içe doğru ısı transferiyle, çok daha yavaş pişebilir.
velhasıl mikrodalga ile yemek pişirmenin pek bir zararı olduğu söylenemez.
daha geniş bilgi için: http://www.evrimagaci.org/fotograf/66/6415
mikrodalga fırının çalışma prensibini çok güzel anlatmışsınız bipolar yazar, ama sanırım orası bir yerlerden aşırma. Çünkü 2. paragrafta kendiniz oluvermişsiniz: "mikrodalgaya bırakılan yiyecek ve içecekler bir şekilde kimyasal tepkimeye maruz bırakılıyorlar."
Mikrodalga tamamen fiziksel prensiplerle çalışır. Yıllardır süren "kansorojen etki" iddiaları henüz kanıtlanmamıştır. ABD, AB ülkeleri dahil dünyada yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.
titreşimle yemegi ısıtıyor. zararlı olsa amerikada yasaklanırdı. porselen tabak kullanırsanız tabak ısınmaz. elektro manyetik yayan içindeki trafodur. çalıştırdıgınız anda trafo, magnetronu çalıştırıyor. 5 veya 10 cm mesafede 2 sar degeri üstünde gösteriyor. mikrodalga fırının çalışma sırasında kulagınıza dayamadığınız sürece bir sorun yok.
--spoiler--
Mikrodalgada ısıtmak istediğiniz yiyeceklerin yanına yarım bardak su koyarak ısıttıktan sonra kuru olmasını engelleyebilirsiniz.
--spoiler--
altın kızlar dizisinde doroty’ nin annesi, Sofia 'ya (Estelle Getty-1923 - 2008), televizyon röportajında soruyor,
jay leno; size göre asrın buluşu ne?
estelle; mikrodalga fırın.
Almayı son zamanlarda düşündüğüm fırın. Yemekleri üşendiğim için tavaya koyup ısıtamıyorum. çalışan eden insanız, kazandığım para sadece sigaraya, akbile ve temel ihtiyaçlara gitsin istemediğim için şu sıralar ciddi ciddi bunu düşünüyorum.