belden aşağıya denk geldiğinde hadım bel ile boyun arasına denk geldiğinde felç boyundan yukarıya denk geldiğinde beyinde "yumuşama" meydana getiren toptur. genede 90 lı senelerde halı sahalarda beygir gibi koşarkene vazgeçilmezimizdi hey gidi günler heeey..
bi abi vardı bizim eski mahallede şutlarının karşısında kimse duramazdı çok pis burun vururdu. hele top mikasa olunca herkes önünden kaçar önünü boşaltır yardırıp giderdi topu kaleye yuvarlardı sonra.
mikasa top değildir bilyedir. bizans surları mikasayla yıkılmıştır.
yola kaçmıştır üzerinden kamyon geçicektir kesindir artık kamyon yaklaşır mikasa yuvarlanır kamyon üzerinden geçer ama topu patlatamayıp üzerine çıkan teker yüzünden dengesi bozulur ve şarampole yuvarlanır öyle bir toptu.
dış mihrakların oyunu. kesinlikle. özellikle liselerde hep bu toptan alınırdı. neden? çünkü düşünen, muhasebe yeteneği gelişen bir nesil yetişmemeliydi. kafasına bu top değen nice arkadaş beyin hücrelerini sokaklara saçmıştır. başka top mu yoktu? spor mağazalarına gittiğimiz zaman renk renk çeşit çeşit her marka pamuk gibi toplar görüp iç geçirirdik. ama nedense okullarımızda hep mikasa vardı. nedense...
kafaya çarpınca şok etkisi yaratır. Kafa topuna çıkmaya korkutur insanı. Kalecilerin korkulu rüyasıdır. Kolay mı o topu o sertlikte topu tutmak? Hele bir de şut sertse.
günümüzde 30 lu yaşların başı ile 35 yaş aralığında olanların, beyin hücrelerinde hatırı sayılır derecede azalmaya neden olan gülle.
tabi o zamanlar çabuk patlamaması ve geç eskimesi gibi artılarını düşünmekten beyin hücresi ile ilgili kısmı düşünecek durum pek yoktu, insan büyüyünce anlıyor bunları *
-edit- imla
çocukluğumuzda para toplayıp bir gün sahibi olacağız diye çok hayal kurmuştuk her seferinde plastik top alabilmiştik.o zaman değerliydi,şimdi hiç değeri yok.burdan firma yetkililerine sesleniyorum,çocukluğumuzda yeriniz ayrıdır.
hayatımın şokuna sebep olan toptur. beş arkadaş bir hafta yemeden içmeden para biriktirip mikasa top almıştık. arkadaşlardan bir tanesi ver lan ben de bakıcam derken top elimizden kayıp tırın altına girmiş ve pestil gibi ezilmişti. lal oldum lan o dakika, hayatımdan on yıl gitti.
artık mahalle maçı yapan çocuklar kalmadığı için sadece büyük marketlerin spor reyonlarında görebiliyorum miksa topu. alıp dizimde saydırıyorum çaktırmadan. hey gidi günler...