bugün, şu anda, dünyanın farklı noktalarında insanlar doğup-ölüyorken yapılabilecek türden bir davettir itikadimce.
ulan dün öğleden sonra başlamadı mı bu kar yağışı nazlı yârim istabul'da? ve şu saate kadar da belli aralıklarla devam etmedi mi? peki neden caddeleri, sokakları kar tutması bir yana evlerin çatıları dahi yeterince beyaz görünmüyorlar?
nedeni basit aslında. istanbul'a yağan kar, edirne'de tutuyor... bu nasıl fırtına arkadaşım? hayır önceki gece "kıyamet kopma ihtimâli" üzerinde durup da mesihin, gökten inişini, deccal'in gelip de kötü şakalar yapmasını dahi beklemeden güneşimin, ne taraftan doğduğuna baktım, sonuç şaşılmayası türden doğudan doğduğu yönündeydi.
o hâlde, geriye tek ihtimâl kalıyor. ki o da adamım mikâil'in, tabiat olaylarını boşlayıp da bizimle kafa bulması ihtimâli. ya da en azından ben bu ihtimâl üzerinde duruyor ve mikâil'i, görevini yapmaya davet ediyorum; böyle fırtına olmaz...
evet, ölçüp biçtim ve muhtemel ki sorguya çekildiğimde götüme girecek türden bir çıkış bu ama fırtına dediğinin de bir edebi, adâbı olur. rica ediyorum...
