migros'ların raf düzenleme politikaları sayesinde kırk takla atabilen erkektir.
migros bir ay prezervatifleri kasaların karşısındaki standın en altına koyup kondom alırken domalmanıza sebep olarak muhteşem bir ironi yaratır, öbür ay kalkar diş macunlarının yanına koyar, hesaplı diş macunu arayan teyzelerin arasından seçmek zorunda kalırsınız. örneğin beşiktaş'taki iki migros arasında aynı ayda stok yerleşim farkı olması sayesinde "kondom alınacak optimum migros"u tayin etmek de bir eğlence olabilir.
ama en çilelisi hem en alt hem de en dar rafa kondom yerleştiren migros'lardır ki, bu bazı kondom üreticilerinin kondomları kendi ürün kaidelerine yerleştirmeleriyle birleştiğinde ürünü burdan çekip çıkarabilmek pazar 90'da soketleri yerleştirmekten zor bir hal alır. bu durumlarda alınacak kondom türünü seçebilmek için bildiğin piknikçi gibi kişisel sağlık ürünleri rafının yanına çöker er kişi ve madenci gibi uğraşır didinir.
neyse ki migros'tan prezervatif alan erkeğin çilesi birkaç zaman önce sona ermiş bulunuyor. artık kangurum sanal market sayesinde veriyorsunuz online siparişi, artık cinsel yaşamınızın çetelesini tutsalar da, o kondomları o raflardan alıp paketlemek güzide çalışanların derdi oluyor.
''yav kardeşim ayıpsa!, günahsa!, siz nie satıyonuz o zaman a.qoim.hem ben 1 paket alıyorum, siz 1 koli almışsınız '' diyesi geliyo insanın o marketteki salaklara.sanki kendileri prezervatif kullanmamış hiç...
hala yadırganan erkektir. ulan ben bimden alıom ya, hem küfür ediyorum onlara kendimce, müşteri velinimet hesabı kötü kötü bakıp birşey diyemiyorlar, uuuu beybi çok hoşuma gidiyor *
öncelikle en müsait kasayı seçmek için kısa bir araştırma yapar. en az müşteri olan kasa seçilir. kasiyer kızla asla göz göze gelmez ve kredi kartı kullanmaz. * anında nakit ödeme yapar ve ışık hızıyla tüyer...
oha rötar ne lan vay rengarenk de iyiymiş diye aptal aptal ürünleri incelerken güvenliğin arkasından usulca yaklaşarak ''ne yapıyo lan bu bişey falan mı çalıyo?'' diye şüphelenmesine sebep olan erkek. gülümsesin ve ''klasik'' olanını alışveriş sepetine atarak oradan uzaklaşsın.
bu erkek aslında rahat rahat seçmek için süpermarketten almaktadır. vitrine bakıp "bunun tırtıklısı nerde yahu?" diye özgürce düşünebilmektedir artık. yoksa migros, tansaş, bim farketmez. ister eczane satsın, ister nalburiye.
eczaneden almaktan çok daha kolaydır bir sürü paketin içinden o da geçer gider ama seçmek için biraz hızlı davranmak lazım yani çikolata alır gibi acaba şu mu bu mu demek zordur *
ankara-maltepe migrostan prezervatifi zor alan erkektir.
neden? çünkü sivrizeka market yönetimi hangi akla hizmet ettiğini anlayamadığım bir şekilde prezervatiflerin durduğu dolabı kilitli tutmaktadır. prezervatif almak için danışmaya kadar giderek bayan görevliden kilitli dolabi açmasını istemeniz gerekiyor, ve görevli soruyor neden? ne alacaksınız? yüce rabbimin insan sabrını nasıl sınadığına bir kez daha şahit olarak bir dolaba bir de görevliye bakıyorsunuz ve:
-hanfendi dolapta prezervatiften başka bir şey yok, açarsanız alıp çıkıcaz.
görevlinin sinirli ve umursamaz tavırlarıyla açtığı dolaptan prezervatife ulaşabilirsiniz, haydi geçmiş olsun.