sevecen, sicak kanli ve her ortama hemen ayak uydurabilen sohbetleri vardir. cabucak alistirir kendisine. ayrica; kültürlü ve arastirma yapmayi seven, edindigi bilgileri de severek paylasmasini bilen nadir yazarlarimizdandir.
ne yazik ki; gereginden daha az ödüllendirildigi düsündürücüdür.
herkesten önce davranıp yüzüğü parmağıma takıp, gelecek planlarımın en derinine dek ortak olmayı garantilemiş "bir yerinden başlamak gerek" yüzüklerin efendisi.
bugünün ne olduğunu bilerek sormadığım, doğum günü çocuğu, pek bir alıngan oluyor bu yengeçler, doğum günlerinde, doğum günü kutlu, ömür boyunca mutlu olsun bu kız, alın bunu şöyle güzel bir yere koyun.
ankara'ya dair pek çok komik anımda adı geçen şahıstır; ışıklı tepede, yıldızların altındaki gece diyorum, anladın sen. * nargilede kum ocağı açışımız, gecenin bi vakti merkez kampüse gidip son servisi yakalama çabamız*, kızılayı tavaf edişlerimiz, objebi ve revenge ile gittiğimiz fasıl, tabuda sizi alt edişimiz, buluşma öncesinde yanımda oluşunla bana verdiğin destek, hayal kırıklıklarımda bir psikolog edasıyla beni dinlemen ve birlikte kederlenmemiz, notre dame de paris müzikaline son dakikada yetişmemiz, bir kişilik yere iç içe geçerek sığma çabalarımız ve 2 saat öyle şikayet etmeden kalışımız... hepsi özleyeceğim anılarım arasında, çok özleyeceğim...
dünyada sadece 5 tane bulunan bileti satmaya çalışan yazar ve bence bunu yaparsa çikolata fabrikasına sahip olma şansını da satmış olacak. willy wonka ne der bilmiyorum ama johnny'e göre o bileti satarsa aptallık eder.
anlattıklarımı dinleyebilecek kadar sabırlı nadir insanlardan. genelde 2. saatten sonra engelliyor msn'den millet beni ama o ne anlatırsam anlatayım sabırla dinliyor. allah kolaylık versin. *