en son inciraltında yediğim iğrenç derecede bataklık kokusu içereninden sonra çeşmeden başka yerde yememeye yemin ettiğim şey. zaten midye denizdeki tüm pislikleri filtre gibi süzüp içine alır. yemeyiniz.
her ne kadar etini yemesemde pilavını yemekten zevk aldığımı belirtebilirim. bira ile çok güzel gider ayrıca. ancak size tavsiyem yolculuk öncesi bu ikiliyi bir arada tüketmeyin yoksa her seferinde molaya ne kadar kaldı sorularıyla muavini gıcık edebilirsiniz.
içinin özenle çıkartılıp, tencereye koyulup, karıştırmadan ve üzerine bolca limon boca ederek değişik bir yeme stiline sahip olduğum doğanın bize sunduğu süper nimet.
tavası* da dolması * da ayrı ayrı tatmin eden, sevmeyenlerinin pırasa sevme ihtimali yüksek olan, multifonksiyonel deniz canlısı. (bkz: acıktım sözlük)
öyle herkesle yenilmez midye. şöyle karşılıklı iki lafın belini kırabileceğiniz, seveceğiniz biriyle yenilince tadı çıkar. yani ben öyle yaptım. yamulmuyorsam temmuz ayının başı regl dönemleridir. o yüzden temmuz başı haziran sonu gibi tarihlerde yenmemelidir. ne diyim daha; dolması ayrı güzel tavası ayrı.. çok sevdik, çok yedik. *
haram olduğunu internetten öğrendiğim ve biraz önce birkaç tane yiyerek hanefiliğe karşı geldiğim ve pişmanlık duyduğum ama karnımı da doyurduğum yiyecek . **
bana yaşama sevinci aşılayan birkaç şeyden birisi. kendimi kaybettiğimde 20-30 gider. o en büyük boy olanlarının etinin üstüne limonu sıktığım an hiç bitmesin isterim.