Ben de deniz ürünlerine mesafeli idim taa ki güzel bir deniz ürünleri restoranında kaliteli bir yemek yiyene kadar.
Uzakdoğu mutfağı haricinde hiç bir mutfağa mesafeli değilim bir süredir. .
küçükleri 50 kuruş büyükleri 1 lira abi diyen midyeciye abonedirler. öyle kaptırırlar ki kendilerini, ver bi tane daha ver bi tane daha derken çeyrek yemek tabağı tutmayan iç pilavı 20 liraya yerler.
ne güzeldir ki aynı hassaslığı domuz konusunda göstermemişlerdir.
domuzu hakir görüyor bokunu yiyor diyorsun sindiriminden bir habersin, araştırmıyorsun. tavşan da benzer şekilde beslenir(dışkısını tekrar sindirir) ona gelince onun yenilebilir oldugundasın belki. gel gelelim midye konusunda ağır metal, iz elementlerine kadar biliyorsun. bu ne yaman çelişki?
tam tersine zevkli insanlarmış. yemeden önce bende "nasıl yiyonuz lan bunu?" diye söyleniyordum. bir akşam bu fikrim tamamen değişti. gerçekten çok güzel lan.
bunu söyleyen adamı allah bir çarpar, kendisi midye olur 30 kişi saldırırız sonra.
tanım: midesi olan ve ağzının tadını bilen insanlardır. hakkında iddiaya tutuşup "3 basamağa çıkma, istediğin kadar tüketirim" diyip 99 tane midye yemişliğim var. sonrasında deli gibi kustum mu, evet. ama ertesi gün biranın yanında yedim gene 15 tane. çünkü çok süper. he ya çok süper.
midyeler denizdeki ağır metalleri bünyelerine aldıkları için yenmesi çok zararlıdır. haberlerde bile pil yemenin daha uygun olduğunu belirtildi. eğer inançlıysanız haram olduğu da söylenmekte. ben yedim ama hoş olmadığını söyleyebilirim. gastrit olan insanlar hiç yemesin uyuyamazlar.