zaten hali hazırdaki gerçekçiliği yetmezmiş gibi, eklenen 3. parti eklentilerle birlikte gerçekçiliği neredeyse %97-98'e kadar çıkan simulasyon.
bu nedenle eleştirilere de hedef olmuştur. Zira bazı teröristlerin bu oyunla (oyun?) eğitilip uçak kaçırdıkları bilinmektedir. bazı gerçek pilotların antreman yaptığı simülasyondur.
training'i kullanmazsanız ilk uçuş denemenizde önünüzdeki 1'e 1 kontrol paneli ve kokpiti görünce nasıl bir şeye bulaştığınızı anlarsınız zaten.
uçaklarla ilgili olmayanların oynayamayacağı "simulatör"dür. oyun dense de, adı üstünde simulatör arkadaş; bilmeyen yapamaz. uçağı kaldıramayıp microsoft'a küfretmenin alemi yok. araştırın biraz, internetten fs'ci adamlar bulun; 1 sene sonra online şirketlerle falan uçuşlara başlarsınız, müthiş keyifli olur.
oyun niyetine alırsanız hüsrana uğrarsınız bu bir smilasyondur arkadaş.kaç senedir oynuyorum hala öğrenemediğim onlarca şey var.bu iş ciddiyet işi uçuş başlangıcından sonuna kadar.joystick şart klavye ile yönetmek zor hatta berbat.
uçak manyağı olmuş ingilizce bilen bireyler için, muazzam derecede keyifli oyundur. öyle ki joystick, 22 inç monitör* ve pilotların taktığına benzer bir kulaklığınız varsa terzide pilot ceketi diktirmeyi bile düşünürsünüz.***
iyide neden eski versiyonu oynuyorsunuz dedirten eski versiyondur. flight simulator x yükleyip üzerine acceleration paketini ekledikmi pakette detaylandırılmış güzide istanbul'umuzun semalarında uçabiliriz.
microsoft flight simulator x'in yanından geçemese de uçak manyaklarını tatmin eden, airbus a380 ile sınırları zorlayıp da yapılan istanbul-auckland seferinde kişiyi orgazmın doruklarında uçuran simulatör.
atc'nin sizinle mütemadiyen taşak geçtiği uçuş simulatörüdür. netbook isimli bu küçük aleti sevme nedenidir zira istanbul-ankara uçuşunda bile kuleden uzun süre komut almayınca canınız sıkılabilir. öyle mal mal sağa sola bakmak da bir yere kadar, insanı sıkıyor. o zaman ne yapıyoruz? yanımıza netbook açıyoruz. ne bileyim, internete falan oradan giriyoruz. kule adımızı çığırdığı gibi hop, asılıyoruz hdg'ye alt'a. mis.
taşak geçme olayına gelirsek... yukarıda belirttiğim gibi. sabahın 7'si. gözüm kapalı uçuyorum. atatürk'ten havalandık, ters istikamete döndük, iç anadolu'ya doğru yardırıyoruz. haritaya baktım. esenboğa'yı karşıma alabilmem için böyle yaptıklarını düşündüm. fakat uçak alçalma-yükselme(dağlar olduğundan) komutları haricinde hiçbir uyarı almadı. güney kıbrıs'ın ortasına çaktım ben de.
haritaya bakın, ne demek istediğimi anlayacaksınız. istanbul'dan güney kıbrıs'a indim, istanbul-ankara seferi için. bir ihtimal, arkadan dolaştırıp doğu tarafından ankara'ya indirilecektim. ama o da çok saçma geliyor. niye üçgenler daireler çizerek ankara'ya dört buçuk saatte ineyim ki onca alternatif varken?
kule bunu okuyosan allah belanı versin, sabahın köründe iş miydi şimdi bu?
2010 adıyla çıkan sürüm Flight Simulator değil, Microsoft Flight'dır. 2006'da piyasaya çıkan FSX sürümünden sonra bu ad ile simulatör üretimine son vermiştir..
Sanal pilotların %80 kadar büyük bir oranının hala bu sürümü oynuyor olması her şeyi açıklıyor kanımca. Geliştirilecek bir şeyin olduğunu sanmıyorum, FSX'teki detaylar genellikle dağ, bulut, su gibi efektlerin daha gerçekçi modellenmiş hali, fakat bu sürümde bazı noktalarda ATC sorunu yaşanıyor, bunun yanında şu anki havacılık sektörü içerinde kullanılan hava rotaları aynı değil, bu bakımdan FSX daha güncel her konuda. Bu simulatörü de adam etmek mümkün; REX, PMDG, LEP gibi programlarla FSX haline getirebilir, gerçek uçuyor hissine kapılabilirsiniz.
fs passenger eklentisini kullandığınızda, kabil üzerinde vurulup tek motor ile uçmanıza, bunun yanı sıra aynı anda sol yakıt tankının delinmesi, hidrolik kaybı yüzünden flap ve teker açamamak, uçağın camının uçması ve 10.000 feet üstü çıkamamak ve elektrik sistemi kaybı ile 94 nm uçağı manuel uçurmanıza vesile olabilecek harika bir simulatör.
Derslerin yoğunluğundan dolayı haftada sadece 1 uçuş izni koyarsınız kendinize, bu bakımdan cuma günleri bayram havası eser evde.
Cuma'yı cumartesiye bağlayan gece geçersiniz bilgisayarınızın başına. Kalkılacak ve inilecek meydanın chartlarını alırsınız elinize yanınıza koyarsınız. Uçuş rotanızın çıktısını alırsınız, daha sonra uçak modelinize göre ne kadar yakıt alacağınızı, ne kadar süre sonra emergency yakıt ilan edeceğinize dair bilgileri yazarsınız bir kağıda.
Işıkları kapatıp, çayı ve çekirdeği yanınıza alıp masa lambanızı yakarsınız, kulaklığınızı takar, ctrl'ye basar ve başlarsınız:
"Atatürk Ground iyi geceler efendim, SXS70W request clearence for an IFR to Amsterdam"
rex olayını bir türlü çözemediğim fsx kadar olmasa da güzel simülatör.
edit: çözdüm çözdüm. görüntüler fsx'e yaklaştı çok güzel oldu fakat fsx te ki modeller olmadığı için yine de bir şeyler eksik. cloud9 f-4 ü olan bi yanaşsın.
Biraz önce Osh (UCFO) -- Samarkent (UTSS) arası uçtuğum simulatör.
Filodaki 3 adet B737 ve 5 adet A320'lerin bakımda olması sebebiyle yaklaşık 280nm olan bu mesafeyi emektar leveld 767 ile uçmak zorunda bırakıldım. Sıkıntı yok, fakat antonovların cirit attığı bir sovyet meydanında 737'ler bile standartın üzerindeyken küçücük meydana 767 ile sefer yapmak biraz tuhaf kaçar, zaten kaçtı da.
UCFO'da 4 numaralı kapıdan 15 dakika bir gecikmeyle kalktım, 30 numaralı pistte 246 dereceden 15 knot hızla esen bir rüzgarla karşılandım. Herşey sorunsuz idi, bir kaç kere overhead panel'de uyarılar aldım, sebebi ise forward ve mid kabindeki yolcuların kabin sıcaklığının oldukça yüksek olmasından şikayet etmeleriydi, hemen düzeltildi.
Lakin, Top of Descent'e yaklaşık 17nm mesafe ve FL330 irtifada seyrederken birden EFIS ve EICAS ekranları karardı, fakat sadece benim (kaptan) bölümündekilerdi ve bu bakımdan motorları tekrar durdurup çalıştırmanın bizi kritik duruma sokacağını düşündüğümden f/o'nun EFIS ve EICAS'larını kullanarak devam ettim, emergency anonsu yapmadık.