bende bundan yoktu. onun yerine siyah bir ateri vardı. ama micro genius'u olanlara her zaman gıpta ile bakmışımdır. zira kendilerinin ağızlarından "abi atariyi alalı 1 yıl oldu hala kol bozulmadı" cümlesi hiç eksik olmazdı.
olay aslında tamamen micro genius vasıtası ile gelişmiştir. başlangıcı yapan onlardır. sega 16 bit ateriyi çıkarmıştır. o günlerde micro genius 8 bitlik atariyi çıkarmıştır. bu aterinin segaya göre daha çok sattığını gören diğer elektronik üreticileri de micro genius çakması ancak dayanıksız bir sürü ateri üretmişlerdir. ek not olarak micro genius'un segaya göre daha çok satmasının sebebi çok daha ucuz olmasıdır.
kasetleri eskiden 5 ytl idi. ancak elinizdeki kasetleri götürüp de verdiğinizde 3 ytlye satıyorlardı. bir de 99999 in 1 gibi kasetler mevcuttu. onlarda 5 ila 20 arasında oyun olur, geriye kalan oyunlar hep aynı oyunların farklı zorluk derecelerini içerirdi.
güzel aletti. özlüyoruz bazen..
edit: iş bu entryde hep ateri diye yazılmıştır. halk ağzıdır bu. doğrusu ataridir.
Kasetlerini yuvasına yerleştirip bir yumruk atarak takabildiğim çocukluğumun eğlencesi. 1000000 in 1 gibi dandik sarı kasetleri olurdu, kasetlerin üstünde de super mario'dan robocop'a envai çeşit oyun resimleri.. Evdeki kasetlere rağmen özenilerek zorla aldırılırdı ebeveynlere, büyük bir hevesle eve gelinirdi uça uça. Yine vurma suretiyle atari aceleyle açılırdı, siyah ekranda listenin ortaya çıkmasıyla birlikte o büyük hayal kırıklığı kaplardı dört bir yanımı. Fakat mecburen oynanırdı kasetteki 3-4 oyundan biri, yoksa anneden "Aldırıp aldırıp atıyorsun" laflarını duymak kaçınılmaz olurdu.. (bkz: bu da böyle bir anımdır)
gençliğimin eğlencesi ve benim devrem gençliğinin eğlencesi alet. bide atari kaseti vardır çocuların doğumgünü falan gibi özel günlerde birbirine en çok aldığı hediyelerdendir.
bende bi ara 10 kaseti vardı. mario'nun 6 canla başladığı vardı bi tane, bi tane cık cık cık diye tekme atan bi karateci var idi, bi tane ördek vurma vardı, soccer 98 vardı tabi, new contra denen bi şey vardı, tank vardı tabii ki, f1 oyunu vardı onu hiç bitiremedim. böylece saydım işte sözlük. satsam 500 tl ye gider müdür?
küçüklüğümde alışveriş merkezlerine gittiğimde elektronik eşya bölümünün çoğunun ayrıldığı atari.Böyle hep onlardan isterdim bir tane. Aldığım gün nasıl hevesliydim dün gibi hatırlarım. Şimdiyse 8 gb lik laptoplar vs var. Ama hiç birinde micro genius'u aldığım gün ki heyecanı yaşamadım. Sanıyorum yaşamayacağım da.
atari aleminin son kalesidir. hala satılmaktadır muhtelif yerlerde. verdikleri mücadeleyi daha uzun yıllar sürdürmelerini temenni etmekteyim kendilerinin.
8bitlik atarilerin en baba markası. tetris cihazından tutunda , klavyeli ve klavyesiz atariler üreten , çocukluğumuzun baba markalarından. seni özlüyoruz.
(bkz: 9999 in1)
ankara maltepe pazarından aldığım çocukluğum ilk eğlence aracıdır. sürekli evdeki büyüklerin az bırakta televizyon soğusun dediği alettir. en aklımda kalan oyunu contra'dır. birde f1 oyunu vardı adını hatırlayamadığım. pite girdiğinde tuşlara hızlı hızlı basman gerekirdi pitin hızlı bitmesi için. onun yüzünden kolları kıracaktım. sega çıktıktan sonra biraz havası sönmüştür.
