58 yaşındadır ve müziğin kralı ünvanını taşıyan/taşıyabilen çocuk adam give in to me dirty diana beat it gibi efsanevi rock/metal parçalara sahip über ötesi bir deha dünyada 200 milyonun üstünde satmış tek albüme sahiptir.
dünya tarihinin gelmiş geçmiş en büyük starıdır. istanbul inönü stadındaki konserine gitme şerefine erişmiş az sayıda insandan biriyim. nereden bileceksin ki onu izlememizi takdir eden allah, illuminatiye kafa tutacak bir insanı hazırlıyormuş meğerse. o bizim için adeta bir şehittir. uyanışın bir şehididir.
-pedofili iddaalari tamamiyla yalan ayrica kazandiginin yarisindan fazlasini yardim cemiyetlerine harcamistir, karakter olarak 3 sene piyasada kalmis elvis ile kiyaslamak sacmaliktir.
-ikisi de kraldir ama white america kavraminda elvis efendi, mj kole dogmustur.
-mj muzigin evrensellesmesindeki en buyuk pay sahibi adamdir. 93 yilinda inonu stadini doldurabilmistir. kiyasa gerek yok ama eger olay o noktaya gelecekse mj elvisi donunda sallar. elvis yuzeysel hafif salak yakisikli bi sarkicidan fazlasi degildi. yeni cag onunla acildi eyvallah ama kendisi projeydi, mj kendi dunyasini kurdu, savasti, kazandi. (oldurulmus olsa bile o her zaman kazanan)
edit: cahile bi tekme de ben vurmak istemedim, ki kisisel hobimdir cahil dovmek, ama adam kapi gicirtisi demis su sese; https://www.youtube.com/watch?v=cjW8Afn0Jw8 . marjinal olucam diye sacmalayan yozgatli dangalak; 3 tane youtube videosuyla elvisi ogrenip burada kariya kiza yururum kafasindan bi kurtul. belli ki modern bati muzigi sana gore degil. bi insanin populer olmasi onu yeteneksiz ya da kotu biri yapmaz ki mj bu popularite yuzunden aramizdan ayrildi. kendine ve inanclarina olan saygisindan dolayi oldu, elvis gibi 175 kilo dag evinde agzinda domuz kaburgasiyla degil. senin o sikko dedigin pop kulturunu rock n roll adi altinda baslatan adam elvis' tir. be hey durzu ac bi googledan ogren. curmunu aklini noronlarina oksijen tasiyan hemoglobinlerini siktigimin davari.
mj elvis'i donunda sallar diyen dingilleri de gördük çok şükür. o kapı gıcırtısından hallice sesle pek olacak gibi değil o iş. mj'nin arkasında bıraktığı müzikal miras ve ardılı sanatçılara bakıp bir de elvis'in yetiştirdiği 55 sınıfının ardından gelen harika müzisyenlere bakmamız bile yeterlidir bu dingilliği görebilmek için.
1982'den sonra müzik piyasasının berbatlaşmasının, görselliğe önem verilip sanatın, yeteneğin geri plana atılmasının nerdeyse sebebi denebilecek kadar büyük bir albüme imza atmıştır michael jackson, günümüz apaçi gençliğinin haklı olarak rol modeli aldığı, 80'lerin ortasından günümüze kadar süren popüler müzik piyasasındaki kalitesizliğin çöküşün mimarlarından biri.
büyük bir insan. kendisi olmasaydı bu çöküşü onun yerine başka biri başlatacaktı gerçi. onu elvis presley ile kıyaslamak aymazlık ve cahillikten başka bir şey değildir. mj tanımlanırken king'in yanına of pop eklemeye mecbursunuzdur. elvis'te ise the king demeniz yeterlidir.
oktav aralığı muhabbetine de girildiğine göre artık gitme vaktidir. buraya şimdi bir american trilogy, how great thou art felan atıp sıçırttıracaksın bu cahilleri de anlamazlar. ''the freak'' unvanlı mj kardeşleri ömrünün yarısını playbackle geçirmiş ve turneleri dudak senkronizasyonundan ibaret olduğu için tek çare zavallı bir şekilde onun bu korkaklığını görmezden gelmektir. Ayrıca süs olarak kullandığı yaka mikrofonu pek yakışmış kendisine. eklemekte fayda var; bir insanın öldüğünde kilolu olması küçük oğlan çocuklarının ailelerine para yedirip onlara zarar vermesinden daha evladır. gerçi içerdiği yüzlerce görsel uyarıcı yüzünden pop olmaktan çıkmış ''leş pop'' müziği haline gelmiş bir şeyle rock n roll'u bir arada tutan bir zihniyete ben ne anlatıyorum?
Kendisine atılan iftiralar ve karalama kampanyalarının sebebi o kadar ayan beyan ortadaki bana göre. Illuminati denen herşeyi herkesi kontrol etme çabasındaki tarikat mıdır cemaat midir işte o topluluğa baş kaldırdığı için bileti kesilmiştir ("eyes wide shut" filminin yönetmeninin başına gelenleri bi hatırlayın). 2001 yılından sonra sistemli bir şekilde iğrenç iftiralarla, zaten hassas ve kırılgan yapıda olan kişiliği iyice örselenerek, zaten çocukluğundan beri yaşadığı bunalımlar artmış ve sonunda dünyanın öbür ucuna kaçıp kara çarşafın altına saklanacak kadar içine kapanmıştır. Çünkü MJ bir savaşçı değildi, o bir sanatçıydı. Naif bir insandı. Ve kendisiyle bu kadar uğraşılmasına dayanamadı. Huzur içinde uyusun. Dünya müzik tarihinin gelmiş geçmiş en büyük ikonu, müzisyeni, dansçısı.
sanatçı kavramının vücut bulmuş halidir. kendisine ''kral'' ünvanı her ne kadar Elizabeth Taylor tarafından verildiyse de, kendisi bu ünvanı bileğinin hakkıyla kazanmıştır.
Hiç bir dansı sevmem, izlemem, becerememde ama michael ın danslarını izleyince kendimden geçiyorum, göbekli ve kel halimle saçma sapan hareketler yapıyorum. Olsun michael için tüm karizmam feda olsun.
alanında tüm zamanların en iyisidir. hiç unutulmayacaktır saygıyla özlemle... onu sahnede her gördüğümde güneş gibi parlayan ulaşılmaz biri olduğunu hissederdim öyleydi de. (bkz: goat)
