Şimdiden hakkında aslında olmedi iddiaları ortaya cıkmıstır. Sanirim insanlar duyduklari uzuntuyu bir nebze de olsa azaltmaya calisiyorlar bu sekilde. Hepimiz biliyoruz ki hak ettigi, layık oldugu hayatı yasayamadı. Belki simdi bir yerlerde, gozlerden uzakta hayallerindeki gibi yasıyordur. Ne yalan soyleyeyim ben de inanmak istiyorum bu soylentilere.
Dayanamam diye olum haberini duydugum andan beri hiçbir sarkısını dinlemedim. Kanalları degistirdim, disari cikmadim ama asıl boyle dayanamıyorum galiba. Sesi kulaklarımda yankilaniyor, sarkıları zihnimde donup duruyor. O simsiyah guzel gozleri, sıcacık icten gulumsemesi, cocuk gibi saf, utangac tavırları gozumun onunden gitmiyor. Surekli gozlerim dolu dolu, bogazımda bir dugum, yutkunamıyorum. En iyisi o hepsi birbirinden guzel sarkılarını dinleyip, gozlerime dolup dolup geri giden yasları dokmek, eslik edip, dans etmeye calısarak veda etmek galiba. O zaman biraz rahatlarım belki.
Dusunuyorum da ya michael jackson hic olmasaydı, muzigiyle, danslarıyla, showlarıyla hic karsılasmasaydık ne olurdu? O yıllarımız simdi geriye donup baktıgımızda oldugu gibi yine dolu dolu olur muydu? Muhtemelen bu kadar olmazdı. Biraz boşluk kalırdı. Michael jackson'in giderken herkesin cocuklugundan, gencliginden, anılarından, hayatından bir parca da goturmesine bakarak boyle diyorum. Pek cok anımızda* yeri var kendisinin.
Hastanenin ya da hayatın arka kapısından cıkıp gitmis olman fark etmez. Umarim gittigin o yerde cok cok cok mutlu, huzurlu olursun. Bugune kadar hayalini kurdugun, yasamak istedigin hayati, cocuklugunu, gencligini yasarsin.
iyi ki geldin, iyi ki seni gorduk, iyi ki sarkilarini dinledik. artık veda zamani gule gule kral*...
bugüne kadar şahit olduğum ünlü ölümleri arasında beni en çok üzen kişidir.
hiç ölmemeliydi sonsuza kadar yaşamalıydı
hiç yaşlanmayıp öylece kalmalıydı
kadife sesiyle bana masal okusun istediğim kişiydi.
ne çocukları taciz etti ne de teninin rengini değiştirmek istedi
sadece şarkı söyledi,dans etti.
günlerdir yayınlanan belgeselleriyle tüm dünyayı utandırdı,uyandırdı
şimdi tek beklediğim cenazesi
umarım ona yakışır bir gösterişlikte ve aynı zamanda naiflikte olur.
kısacası,ölümünü kabullenebildiğim zaman veda edebileceğim kişidir michael jackson.
hakkında çıkan her türlü çirkin saldırısal habere rağmen onu sevmekten asla vazgeçmeyen sadık seven kitlesine sahip gerçek sanatçıdır. *
yaptıkları ancak takip edilip kopya çekilebilecektir. asla geçilemeyecektir.
huzurunla uyu king of pop. orada artık kimse seni rahatsız edemeyecek.
öldüğü bazı kişilere göre bir komplo teorisi taşıyan ama geçen gün haberlerde otopsisinin ailesi tarafından istediğini haber aldığım müthiş moonwalker efsane pop yıldızı ölmedi o kalbimizde yaşıyor
bugün yeni şarkısı çıktı. ses, tarz yorum o.. çakma değildir umarım.
sözleri çok düşündürücü. inşallah şarkıdaki gibi kaçıp gitmiştir.
normal bir hayat yaşıyordur.
kaçış
her nereye dönersem her nereye bakarsam
sistemler kontrol altında kitaplar ile yönetiliyor
uzaklaşmalıyım ki zihnimi temizleyebileyim
kaçış ihtiyacım olan şey
elektrikli gözlerden uzağa
her nerde olursam olayım gördüğüm şey etrafta yüzüm
ismimi soruyorlar ve beni bir yerden bir yere itiyorlar
koşup kaçacak bir yer yok
gizlenmeye ise gerek yok
bir yer bulmam lazım
gizlenmeme gerek kalmayacak bir yer
kaçış
günümüz dünyasının bozulmuş sisteminden uzağa
kaçış
bozulmuş ilişkilerin acı veren baskısından uzağa
kaçış
kalemi ile yalanlar yazıp bu adamı rahatsız eden kişiden
kaçış
ne istiyorsam onu yapacağım
çünkü başkasıyla değil kendimle yüzleşeceğim
bazen uzaklara gitmeliymişim hissine kapılıyorum
sevebileceğim biri ile hayatımı paylaşmayı denedim
fakat oyun ve para onun düşündüğü tüm şeyler
nasıl benim suçum olabilir
o kumar oynayıp kaybediyorsa
bu saçma oyunlardan sıkıldım
değişiklik yapmanın zamanı
neden istediğim herşeyi yapmayayım
özel hayatımdan çıktın senin için yaşamayacağım
benim için neyin doğru olduğunu bana anlatmaya çalışmıyor musun
sen kendinle ilgileniyorsun
istediğim şeyi yapabilirim
kaçış
günümüz dünyasının mahvolmuş sisteminden uzağa
uzaklaşmalıyım
herkese yazdım, bir sana yazmadım maykıl !
istedim ki mersiyecilerin, ardından zılgıt çekenlerin ortadan bir toz olsunlar, başbaşa kalalım...
ortalık sakinleşsin istedim bebeğim, hı ? artık sakin değil mi ?
bence sakin... tam da fırtına sonrası sakinlik, dinginlik hakim havada...
o halde başlayalım !
voila ! in a view a humble....
veddih vela diştıri, vela dih ved-diftiri, in hamini, marini murra, murra, in hamini marini murraaaa ! yeal yeli ! yeal yeli ! lilili ! yeal yeli ! yeal yeli ! veddih vela dıştiri !
mezdeke çalıyorum lan maykıl ! oynasana höt !
bir şey diyeyim mi size minik kuzucuklarım;
ben bu adamın öldüğüne inanmıyorum... oha ! lan nasıl olur ? basbaya inanmıyorum işte... kimse de inandıramaz...
birkaç ay evvel, evimin salonunda mazlum bir şekilde oturmuş televizyon seyrediyordum. bir haber çıktı ve haber şöyleydi;
'' ünlü şarkıcı michael jackson, ingiltere' de bir konser turuna çıkacak ve şimdiden 1 milyon bilet satıldı. hayranları kapıda yatıyor '' falan filan...
kolpa ölüm haberini aldığımda, aklıma elbette çocukluk yıllarım geldi... '' sagateyşın '' kelimesini bu adamdan öğrenmiştim mesela... evde '' moonwalk '' yapacağım deyu, yemediğim dayak kalmamıştı... tavandaki avizeler ve antika vazolar da benimle '' moonwalk '' yapmaya kalkmış ve terk-i diyar eylemişlerdi...
hayır, michael ! ölmedin ! vallahi lan, sevdiğimden değil, hani '' keşke ölmeseydin ühühüh '' de diyemem... hatta diyorum ki, '' keşke ölseydin ''...
[ ertuğrul özkök mode on ] gelin, fransızların '' hermetique '' dedikleri bu durumu iyice anlayalım ve uzlaşma kültürüne çim tohumları serpelim ; [ ertuğrul özkök mode off ]
bu adamceyizin 500 milyon dolar borcu vardı... sağlam para ! hani abd bize, ırak' a girmemiz karşılığında 1,5 milyar dolar teklif etmişti ya ! onun üçte biri ! düşünsene lan borcun büyüklüğü...
bu herif tabi, artık küpünü doldurmuş, bir ara '' müslümanım hacı '' ayağına da yatarak islam dünyasının da gönlünü kazanmış olacak ki, '' en iyisi '' dedi, '' bu kadar sahne şovu, ün, şan, şöhret, şöbiyet yeter en iyisi ben kaçızlıyayım, ama nasıl ? ''
çok kolay hocu ! öldü numarası yaparak !
ölümün şüpheli, bu bir !
tabutu açıp o nurlu suratını görmeden de buna inanmam...
hele cenaze namazın kılınmayıp, sözde cesedini de yakarlarsa katiyyen buna inandıramazlar...
ingiltere' de vereceği konserler bittabi iptal oldu ve ben merak ediyorum o satılan tam 1 milyon bilete ne oldu ? ki biletler ucuz da değildi... türk parasıyla 100 liradan aşağı bilet yok...
biletleri alanlar ise, bir hatıra olması maksadıyla, ( çoğunluğu böyle düşünüyor ) biletleri iade etmeyeceklerini söylediler... yani, organizasyonu düzenleyen firma büyük bir vurgun yaptı da diyebiliriz.... maykıl ne yapıyor peki ?
'' ohhşş, akıtın paraları, eni vici vokke '' deyu ellerini sıvazlıyor... '' daha çok gelsin, daha çok bilet alın kerizler ''...
bununla biter mi ?
nah biter !
şimdi bu erif sözde öldü ya,
albümü, şusu, busu ne varsa patladı hacı ! oradan da iyi bir gelir elde eder... al sana bir vurgun daha. masal süper ama ! ne oldu ? maykıl' ı kaybettik... ulan herif doktordan çıkmıyordu, sikko bir otopsi raporuna tüm dünyayı inandırmak çok mu zor ?
ben izmir' in bir gettosunda yaşıyorum... burada çok kalpazan, dolandırıcı, hırsız var... ister istemez hepsini hem gıyaben, hem de yakinen tanıyorum... ve ben dünya tarihinde maykıl ceksın kadar büyük bir dolandırıcıya da rastlamadım... vallahi helal olsun ! böyle bir tertip dünyada ancak bir kişinin aklına gelebilirdi... o da maykıl ceksın oldu ! lan herif zaten ruh hastası, niye yapamaz mı yani ? bal gibi yapar... plan da hazır ! '' moruk benim borç dağları aştı, hemen bir masal uyduruyoruz haberi patlatın ve geçin tüm kanallara; maykıl ceksın mortingen şıtraze ! '' hemmen baboş... anında ! tak !
bir ara söylentiler çıktı, sabi sübyanları elliyormuş, bir şekilde taciz ediyormuş. bugün zırlayanlar o gün adama demediklerini bırakmadılar. e hüseyin üzmez' den tek farkı dünyaca ünlü bir star olması... sanmayın ki hüseyin' i savunuyorum, hüseyin ve maykıl' ı yanyana koy öyle bir kanka olurlar ki 2 saat sonra görürsün enseye şaplak, göte parmak konumuna gelmişler... ben demiyorum, evinde kalan çocuklardan biri diyor... '' maykıl evde çırılçıplak dolaşıyordu, bazen penisi erekte halindeydi ''... vesaire, vesaire... diyorum ya, öldüğüne inanmıyorum, hakikaten inanamıyorum... '' kolpa lan bu '' diye haykırıyorum... parmaksız salih, maymuncuk rıza, tilki kazım, çakal hüsnü görün ! görün de ders alın maykıl abinizden ! adamın maşallahı var... dünyayı parmağında oynattı, vallahi tek tek cümle alemi de oturttu zekerinin üstüne. merak ettiğim, gülüyor mudur acaba, şiir yazıp zırlayanları izlerken... veheey ! bek de safmışsınız ciğerparelerim ! 500 milyon dolar borcunuz olsa, emin olun, ödemek için götünüzü bile satardınız... bankalar kim olduğunuzla ilgilenmezler ve borcunuz varsa kim olursanız olun alırlar ! isterse maykıl ceksın olsun...
nihayetinde, hakikaten öldüyse, ve ben böyle komplo teorileri çizecek kadar kafayı yemişsem, allahtan kendisine rahmet diliyorum...
ama eğer ölmemişse, ki kesinlikle böyle düşünüyorum, kendisine bir selam çakıyorum... ve gülümsüyorum; '' helal olsun ulan '' diyerek '' moonwalk '' yapıyorum...
tanım yapmam ben entrylerimde ama, bu defa yapacağım;
'' milyarlarca insanı kucağına oturtarak kazığın allahını atan büyük bir efsanedir ! ''
müthiş adamsın vesselâm !
ölümüyle hayranlarından 12 kişinin intihar etmesine sebep olmuş ikon. şimdilik bilinen vaka sayısı 12 tabii. bir de bu işin depresyon boyutu var. ölümüyle milyonlarca kişiyi depresyona sokabilen kaç kişi olmuştur ki? kitlelerin üzerinde yarattığı etkiyi varın siz düşünün.
ailesinin yehova şahidi inancına bağlı olması sebebiyle bu doğrultuda tören yapılacağı ve camdan bir tabutla son yolculuğa uğurlanacağı söylenen star. huzur içinde uyusun.
facebook'taki hayran sayfasına 1 saniyede ortalama 90-100 arası kişinin katıldığı, hiçbir futbol takımı, sanatçı ya da grubun ulaşamayacağı bir sayı olan 3.000.000 hayranı çoktan geride bırakmış 4 milyona ve daha sonra 5 milyona ulaşacağı kesin gibi gözüken efsane sanatçı.
ilave: coca-cola'nın 3.400.000 küsür hayranı varmış. michael'ın yarım saat içerisinde bu sayıyı aşacağı kesin gibi.
zenciliğinden utandığı için, beyaz olmak arzusuyla yanıp tutuştuğu için değil, yüzündeki renk pigmentlerinin hasara uğramasından dolayı, böyle bir hastalığa yakalandığından dolayı "beyaz olmak" istediğine dair spekülasyonlar ortaya atılmıştır. asılsızdır.
7 yaşındaki oğlunun "keşke ben ölseydim de babam yaşasaydı" sözünü duyduktan sonra midemdeki yumruk hissini daha bir şiddetlendiren kişidir.
özellikle geçen sene yapılan röportaj görüntülerinde "babam beni yakınında ne varsa onunla döverdi hem de çok sık. babam burnumla alay ettiğinde ölmek isterdim" dediğinde bu psikolojiye sahip biri nasıl bu kadar sevgi dolu çocuk kalabildi şaşırıyorum.
88 li yillar, cernobil patlayali 2 yil olmus, hala cay icilmiyo, maykil patlayali 6 sene..o zamanlar tv1 de pop saati diye bir program vardi bilmemkimin sundugu , saat 10 da baslayan, ki gece 10 biz cocuklar icin ulasilamaz bir saatti, ilk orda gormustum billie jean klibini..olum adamın bastigi kaldirim isiklaniyo demistik ilkokuldaki arkadaslarla, ne teknolojiydi bea, hayran hayran izlerdik klibi.. kolay degil o zamanlar hala bruce willis mavi ay da oynuyordu, dizi oyuncusuydu, ki ctesi aksamlari yayinlanirdi. .tatu daha cennetteydi. . ha bir de alacakaranlik kusagi vardi cuma aksamlari yayinlanan, korkmaktan izleyemedigimiz. . cumartesi sabah cizgi filmle uyanıp, oglen 12 haberlerinden sonra 12.20 de kara simsek izleigimiz yillardi.. mustafa yolasan ile pazar 88 vardi..bol kot altina, dili disarda beyaz adidas ayakkabi giyilen yillar.. nike bilinmezdi.. .slip disinda sort mayo giyenin "olm kisa pantalonla denize giriyo lan kıro" diye ayıplandigi yillar.. sanirim hulya avsar da tatlisesle o yillarda opusmustu ilk.. neyse konumuza donelim: smooth criminal klibine hic yetisememistik ya da hayal meyal hatirliyorduk, beat it i ise hic ama hic... ama black or white klibinde yine teknolojiye sasirmistik, nasil degisiyordu yuzler oyle.. bundan daha fazla sasirtan birsey ise bizi, pazarci ahmet amcanin bile mj i bilior olmasiydi... coskun sabahin anilar, sezen aksunun sinanay sarkilarinin ciktigi yillar, mahalleli en az onlar kadar mj i de tanirdi, ecnebi olmasina ragmen...oldugunde ogrendik forumlardan, megerse diger ulkelerde de benzer yasitlarimizin benzer anilari varmis. annane ile torunun oldugune beraber uzuldugu ender insanlardanmis. .herkesin tanidigi, dansini taklit ettigi, bu yuzden kiz tavladigi bir ikon.. ilk yabanci sarkisini ondan dinleyen ne cokmus..neyse sozun ozu, cocuklugumuzun bir parcasi gitti, onemli bir parcasi, uzuldum daha da duygusal olmayayim, sizlerle paylasayim dedim..anisini biraz daha yasatayim istedim.
(bkz: #3401396)
yok. ne yapsam olmuyor. icimde bir garip his, zihnimi isgal eden dusunceler, durup durup gozlerime dolan yaslar... sarkılarını da dinledim, agladım da hatta dans etmeye bile calıstım. degisen bir sey yok. en cok da billie jean acitti canımı ki onceden en cok mutlu edendi.
hakkında soylenenlere bakıyorum yok rengini beyazlatmis, yok hiperbarik oksijen cadirinda uyuyormus, yok surekli estetik yaptırıyormus, yok burnu dusuyormus, yok cocuk istismarcisiymis... medyanın surekli ustune gelmesi, agzı olanın kendisi hakkında bir seyler soylemesi... bunlara ne immun sistem, ne sinir sistemi, ne hormonlar, ne kardiyovaskuler sistem dayanır.
nitekim kendi hucreleri bile kendisine saldırır olmustur. dusunun iftiracilarin, medyanın, onlara koru korune inananların, prim yapmak isteyenlerin, sırf ben de hakkında bir seyler soylemis olayım diyenlerin yani sıra kendi hucreleri de kendisine saldırmıstır. tamam bu otoimmun hastalıklarda genetik yatkınlık da onemlidir ama bu durumda saglam* insan bile hastalanırdı. tas olsa catlardı. evet genetik kokenli hastalıklar ama mutlu, huzurlu olsaydı, bunları yasamasaydı belki hastalıkların seyri degisirdi, daha hafif seyrederdi. belki ust uste binmezdi. hatta belki hic ortaya cıkmazdı.
ben bile tum bunları dusununce* oram buram kasınmaya basladı. beynim uyustu sanki. yasamıs olmak adama neler yapar hayal etmek bile istemiyorum. keske diyorum cıkıp anlatsaydı, yaptıkları yanlısı insanlarin yuzune yuzune vursaydı, bagırıp cagırsaydı. ama biliyorum yapmazdı. yapmadı da. insanlardan nefret etmek geliyor icimden. "yeter lann yeter artık bi susun kesin su sesinizi!!" diye haykırmak istiyorum.
o ise hala sevgi dolu kocaman bir kalbe sahip, sıcacık gulumsuyor. tekrar tekrar hayran oluyorum kendisine.
birkaç gün önce dinlendiğinde neşe veren şarkıları artık hüzün verir olmuştur. gözler dolar ve birden ağlamaya başlanılır, isteksizce durmadan akar yaşlar, give in to me, you're not alone, heal the world, they don't care about us,will you be there dinlenince bu durum daha da beter olur, tüm ev hıçkırık seslerinizle yankılanır. başka bir sanatçı dinlemeye başlandığında da insanın içi bir suçluluk duygusuyla kaplanır tekrar döner mj'na, yine dinlenir yine ağlanır, mazoşistce belki ama bunu yazan kişi bunu yaşar bu günlerde.
tanım: sadece pop müziğin değil tüm müziklerin kralıdır. ne kadar iyi bir rocksanatçısı olabildiğini give in to me şarkısında göstermiştir. artık ay'a farklı gözlerle bakmamıza neden olacak kişidir. daha neler nelerdir be sözlük.
taciz davası açan piçler para kopartmak için yalan söylediklerini itiraf etmişler.
edecek küfür yada beddua bulamıyorum. allah nasıl biliyorsa öyle yapsın orospu çocuklarını.