mhp bugün türkiyede ki pek çok partiden daha ilkelidir. aynı şekilde bbp de. hiçbir partiyi desteklemeyen biri olarak hem türklüğü hem de müslümanlığı savunacak adam gibi hiç bir parti yok bu ülkede. evet şu anda mhp içinde çoğu yanlış uygulamalar var ve devam etmekte. belki akp ya da chp gibi gücüde olmayabilir ama unutmayın ki bu ülkede duvarların üstüne 'muhammedin piçleri' diye yazı yazan solculara karşı canıyla kanıyla mücadele eden mhpliler ve ülkücülerdir.
devlet bahçeliyi fazla sevmem ama bir partiye oy vermek zorunda kalırsam bu mhp olur kesinlikle. ne chp gibi dini değerleri yok sayan, ne de akp gibi aşırı din istismarcılığı yaparak ırkını yok sayan partiden yeğdir.
tam olarak doğru olduğu söylenemeyecek ifade. ayrıca rahmetli muhsin yazıcıoğlu'nu neredeyse anti-emperyalist bir kahraman olarak nitelendiren kişi beyanatı.
mhp ilber ortaylı hocanın ifadesiyle kasaba milliyetçiliği yapmaktadır. milliyetçilik büyüklerin öğrettiği kuralların dışına çıkmak değildir. milliyetçilerin farklı milliyetçilikleri tanıması ve hissetmesi gerekiyor. kendilerini geliştirip dönüştürmeyi öğrenmeliler.
milliyetçi olduğu söylenemeyecek bir kişi olarak not düşmek istedim.
Her ne kadar doğru düzgün bir parti olmasa da erkekleri karı kız için partiye üye olmaz, ülkülerini desteklemek amacıyla üye olurlar. Eski ülkücüler böyleydi en azından.
yalandır.mhp'nin ilkeleri her zamanda ve her mekanda bellidir. her zamanda ve mekanda türkçülük bilincinden ve bunun yanı sıra islam anlayışından bir nebze de olsa şaşma olmamıştır.
musul'dan, kerkük'ten ve ülkü'den bahsetmeye gerek bile yoktur zaten.
bunlara rağmen hala mhp'nin ilkesiz olduğunu düşünen beyinlere sormak gerekir, hangi partide vardır bu ve buna benzer ilkeler?
ülkedeki hangi partinin ilkeleri olduğunu yada hangi partinin ilkelerine uyduğuyla doğru orantılıdır. günümüzde partiler belli bir ilkeye göre hareket etmiyor malesef daha çok gündeme göre hareket ediyorlar. yani bu söylenen aslında tüm partileri kapsıyor.
mhp amerika tarafından türkçü hareketin içinden çıkarılan türk milliyetçiliğinin yanısıra islam sömürüsünü de esas alması istenen bir partiydi.kuruluş amaçlarında birisi hızla yükselen sol'a karşı mücadele etmesiydi.
abd 1969 seçimlerine yaklaşılırken ap'nin oy kaybedeceğini gördü ve chp'nin etrafında oluşmuş bir takım küçük partilerin önemli oy oranlarına ulaşacağını da gördü yani ap'den gidecek oyların bu partilere kayabileceğinin farkındaydı.turan feyzioğlunun başında bulunduğu güven partisi ve hızla yükselen türkiye işçi partisi'nin hatırı sayılır bir oy toplayacağını anladı.
1965 seçimleri öncesi türkçü hareket ikiye bölünmüştü.osman bölükbaşı cumhuriyetçi köylü millet partisinden ayrılmış kendi partisini kurmuştu.ancak iki partide salt türkçülük üzerine siyaset yürüten partilerdi.
işte bu noktada abd emperyalizmi maşası adalet partisinden kaçabilecek oyların chp olmasada chp etrafında kurulmuş olan iki partiye akabileceğini öngördü. bu öyle bir durumdu ki tip hızla gelişiyordu gençlikten haliyle büyük ilgi görüyordu bu da ister istemez chp'nin daha merkezde kalmasını ve geleneksel muhafazakar oyların zamanla ap'den chp'ye kayabileceği sonunucu doğuracaktı çünkü tip bu hızla büyüyen ve açık biçimde mevcut düzene yani amerikan boyunduruğuna karşı çıkan siyasetiyle ap'nin en büyük rakibi haline gelecekti. chp-ap rekabetinin yerini ap-tip alabilecekti.bu da ister istemez chp'yi bir kaçış partisi haline getirebilecekti.yani ap'den memnun olmayan tip'e de oy vermek istemeyenler chp'de soluğu alabilecekti uzun vadede.
abd bu gidişatı değiştirmek zorundaydı ve milliyetçi muhafazakar bir damar yaratmak istedi.doğru ata oynamıştı.önce cumhuriyetçi köylü millet partisini türkçülüğün yanısıra muhafazkar bir çizgiye de çekti ve adını milliyetçi hareket partisi olarak değiştirip piyasaya sürdü.aynı 1969 seçimlerinde dincileride bağımsız olarak meclise sokma planını devreye koydu.bu amaçla birkaç tanesinide meclise sokmayı başardı ki bunlardan biri de necmettin erbakan'dı.necmettin erbakan hemen sonra milli nizam partisini kurdu.
dinci bir siyaset ne kadar yandaş da olsa türk ordusunun ve diğer siyasi partilerin kabul etmeyeceği bişeydi o yüzden abd yavaş yavaş ürkütmeden bu virüsü soktu türk siyasetine.
netice itibariyle 68 yılından itibaren heryere yayılan örgütlü sol hareketler ülke siyasetini etkiler hale geldi.gençliği arkasına almıştı zira.her yeri etkilemişti diyorum öyle ki rekabetin dışında kalacağını anlayan chp bile sol'a iyice yerleşmek durumunda kalmıştı ve en önemliside ordu içinde bile sol hareketler belirmişti.
o nedenle de abd bişeyler yapmak zorundaydı.türkiye yakın gelecekte avucundan kayabilirdi.ilk etapta bu gençlik hareketlerinin faşizmle bastırılmasını istedi.ordu içinde sosyalist bir darbe girişimi olunca da bu girişim engellenir engellenmez birkaç gün sonra 71 muhtırasıyla tüm bu gidişat karşısında istedikleri şekilde adımlar atmayan yada atamayan demirel'de indirildi.tabi milli nizam partiside kapatılmıştı ama bir kere virüs bulaştırılmıştı türk siyasetine.
nitekim 73 seçimlerine girilirken milli nizam'ın devamı milli selamet partisi bizzat chp'nin el vermesiyle kuruldu.e ne de olsa ap'den oy çalması lazımdı.ama chp bunun abd'nin de istediği bişey olduğunun farkında bile değildi.günlük düşüncenin esiri olmuştu chp.
ve tabi mhp'de tıpkı msp gibi ap'den kaçacak oylara talipti.böylece türkiye halkının 3'te 2'lik genel muhafazakar seçmen kitlesinin karşı tarafa kaçmasını önlemiş olacaklardı.
70'li yıllarda mhp'de bir dizayn daha yaptı abd. malum, gençlik solcu oluyordu sol heryere hakimdi.üniversitelere sokaklara.chp'nin ecevitle birlikte solu daha da sahiplenmesiyle sol kitle haliyle seçim dönemlerinde chp etrafında birleştiğinden hiçbir parti chp kadar güçlü bir örgüte sahip olamıyordu.seçim propoganda döneminde heryerde ezici çoğunluğu oluyordu.bunun kırılması lazımdı.hızla sola kayan gençliği döndürmek lazımdı.döndüremiyorsan ezmek lazımdı.mhp'ye verilen bir görevde bu oldu.mhp siyasi partiden çok bir çeteye dönüşmeye başladı.
bu proje kısmen tuttuda.milliyetçi hassasiyeti yüksek gençlerden ilgi gördü.en azından karşısında 7-8 solcu varsa 2-3 tane de ülkücü yaratılmıştı artık.
bu sürecin devamı herkesçe malum. zamanla ellerine silahlar verildi bu insanların birbirilerine kırdırıldılar ancak ne yaparlarsa yapsınlar sol yükselmeye devam edince türkiyede acil biçimde demir yumrukla bir toplum mühendisliği şart olmuştu 1980 12 eylülde bunu yaptılar ve itinayla türk milletini dönüştürdüler.solu kırdılar cemaatlere yol verdiler gençliği önce apolitik yaptılar sonra cemaatlerin yardımıyla dinci muhafazakar bir yapıya bürüdüler.ayrıca devleti de dönüştürdüler sağıyla soluyla her iktidarın uyguladığı kamucu politikalar yerini artık neoliberal politikalara bırakmıştı.24 ocak kararlarını tam anlamıyla uygulamaya başladılar yani.böylece zengin daha zengin fakir daha da fakir olacaktı. orta direk diye bişey kalmayacaktı.
1980 sonrası mhp kullanılıp atılmanın darbede solcularla birlikte başı ezilmiş olmanın hıncıyla dönüverdi.artık abd maşası olma dönemi bitmişti.adı gibi milli bir çizgiye kaymaya başladı ama yeniden başını kaldırması kolay değildi artık.zira gençlik hızla muhafazakar yapılara yönlendiriliyordu.
abd'nin 80 darbesi sonrası piyasaya sürdüğü terör imdadına yetişti mhp'nin.o sayede 90'lı yıllarla birlikte yeniden var olmaya başladı.ecevit döneminde apo'nun yakalanması sayesinde ve elbettteki kurucusu türkeş'in vefatı sonrası o gün için genç yeni bir lider olan bahçelinin siyaset sahnesine çıkmasıyla oy patlamasıda yaşadı 99 seçimlerinde.daha sonrası gidişat hepimizin malumudur.
siyasette ilk 10-12 yılı güdümlü geçmiştir mhp'nin, sonraki 10-12 yılı darbe nedeniyle varolma mücadelesiyle geçmişti.sonraki süreç ise yeniden ön plana çıkma arayışlarıdır ve son dönem ise bir yere ulaştırdıkları partinin konumunu koruma kaygısıyla yürümektedir.
bu süreçler haliyle partinin ilkesiz görünmesi sonucunu doğurmuştur.
Kısa mehaşpe tarihini anlatırsan omurgasız siyasetlerini de ortaya çıkarmış oluruz.
Anti-komünist sokak gücüdür ilk çıkışlarında kullandıkları isim ve simgeleri Nazi işaretine çok benzemektedir.
Hani kampları falan vardı, ülkeyi teröristlerden vatan hainlerinden koruyacaklardı(bunların kamplaştığı dönemler komünistler silah kullanmamaktaydı. Komünistler çatışmaları başlattı ya(!) hani)
Milliyetçi-Toplumcu(Daha terminolojik konuşursak Nasyonal-Sosyalist)idiler. Hatta bir toplantı da konuşanlardan biri biz Nasyonal Sosyalistiz dediğinde herkes bir atara gelmiş sosyalist değiliz la biz olmuşlardır.(Cehalet başa bela)
1969 senesinde baktılar nazilik tutmuyor komünist hareketin karşısına daha fazla beyinsiz et yığını yığmak gerek olayı Türk-islam'a çekmişler Hüseyin Nihal Atsız tayfası partiden ayrılmıştır. (Ckmp'den Mhp'ye geçiş dönemini araştırınız)
O saatten sonra ırkçılıklarını ümmetçilikle sulandırmış karma bir şey çıkarmışlardır.
Hatta bu olaylardan sonra Hüseyin N. Atsız'ın tayfayla atışmış, gitmiş Atsız'ın izinden gidenlerden birini bıçaklamışlardı. Sonrasında Atsız Türkeş'e geçirmişti bir makalede en can alıcı kısım ise "Herkes tepeye ulaşır, kartallar uçarak, yılanlar sürünerek" şeklindeki kısmıdır makalenin. Türkeş'e yılan denmektedir evet.
Ardından 80 sonrasında "merkez sağ" olmaya başlamış( "Another Our Boy"lar darbe yaptı, asıl "our boy"lar işi beceremeyince. Komünist tehlike(!) atlatıldı, vatan kurtarıldı(!)) artık sokak gücüne pek gerek yoktu.
Bunun üstüne Muhsin gibi romantik, hala militan kafadaki tiplemeler ayrılıp Alperenleri kurdular Türk-islam ziker modunda.
Bu kadar tarih bilgisi yeterlidir.
Mhp'nin tek amacını anlatmış bulunmaktayız. Mhp lider olamayacak bir sokak gücünü temsil etmektedir. Sisteme herhangi bir karşıt durum karşısında beyinsiz tiplemelerini harekete geçirecek ve sistemi koruma çabalarına girişeceklerdir. Kısaca büyük göbekli patronların itleridir bunlar.
70 döneminde Amerika'dan alınan silah yardımı ve Türkeş'in hesaplarında çıkan milyonlarca dolar para da bu dediklerimi destekler durumdadır.
Yukardaki tarihi bilgilere bizzat Mhpli biri olan Hakan Akpınar'ın yazdığı Kurtların Kardeşliği CKMP'den MHP'ye(1965-2005) adlı kitaptan ulaşılmıştır.
kesinlikle doğru bir ifadedir. tek yaptığı terörle ilgili bağırıp çağırmaktır. son kongrede de gördük ki başkan adaylarının ülke için bir politikası yoktur. kısacası varlık sebebi terördür.