geç kalınmış bir nemalanma çalışması. tabanı meydanlarda iken, neredeyse hükümet yanlısı açıklamalar yapan bahçeli ve ekibi, yanlış yoldan gittiğini farketmiş sanırım. bu gezi işinde daha ekmek var, bir lokma da biz kopartalim zihniyeti, parti yönetimine rağmen direnişe destek veren milliyetçi kesimi daha da sogutacak, utandiracaktir.
ayrıca; seçim barajı kalkmadan seçimlere girmek mhp ve chpden başka kimseye yaramayacağı için, halkın isteği bu mudur? tkp'ye, ip'e, dtp'ye oy verecek olan kesim, bu oylarla, mhp'nin mecliste sandalye kapmasını elbet istemeyecektir.
temsil hakkinin önündeki en büyük engel olan seçim barajı kalkmadıkça, tayyibin istifasi da, erken seçim de halkın asıl arzusu değildir.
sadece "devlet yine iktidar olacağını zannediyor" dediğim salakça istek. tabi secimanketi.tv adlı sitedeki oylara kanmış da olabilir ki eğer öyle bir şey varsa bu devlet'in mal olduğunun kanıtıdır.
chp ye kalkan olmasıdır. her ne kadar ayrık gibi dursalarda 2011 seçimlerindeki konumlarına dönmeye başladıklarının belirtileridir. amaç muhalefetin chp çatısında birleşip tek bi parti olmaktı. şimdi aynı senaryoyu oynamaya başlıyacaklar gibi görünüyo.
eylemcilerin emeğinden nemalanma girişimi. millet yesin gazı, copu, tekmeyi sen karışma, sonrada erken seçim iste. yok öyle bir şey bahçeli geçti gezi nin pazarı.
devlet bahçeli halk halk diye konuşuyordu orda ama insanın aklına şu soru gelmiyor değil ''madem halk diyorsunuz sayın bahçeli ülkücüleri neden geri çektiniz? halkı bölmüş olmadınız mı? eylem yapan insanları yalnız bırakmış olmadınız mı? terör örgütünün olduğu yerde işimiz yok diyorsunuz orda yer alıp türkün gücünü gösterip terör yandaşlarına izin vermemek yerine meydanda yer almalarını neden sağladınız?'' şuan erken seçim istemeyi gerçekten hakediyo musunuz? oturunuz efendim.
mhp'nin hiç geçmişten ders çıkaramadığının kanıtıdır. bu istek 2002'de olduğu gibi geri tepecektir.
bence mhp erken seçim yerine seçim barajının kaldırılmasını isterse daha mantıklı bir istek yapar. hatırlarsanız 3 kasım 2002 seçimlerinde %10 barajını aşacağı düşünülen birçok partinin oy oranı %7 civarında kalınca bu partiler meclise giremedi ve akp %34 oyla meclisin 2/3'ünü işgal etmek durumunda kaldı. sonuç olarak o dönem halk mecliste hiç de adil olmayan bir biçimde temsil edildi.
ağzına erken seçimi almaya korkan bahçeli bile bu cesareti buluyorsa demekki akp'nin durumu içler acısıdır.oyları oldukça azaldı, tek başına iktidar olabilecek durumda değil ki mhp bu çıkışı yapabilmektedir.
gayet demokratik bir istektir. chp de, diğer partiler de istiyorsa neden erken seçime gidilmesin ki?
sadece "istifa, istifa, istifa!" demekle olmuyor, değil mi? güvenin(iz) varsa kendin(iz)e, sandıkta buluşun.
sandığa gömülecek olanın sadece teyyip olduğunu bilmeyen zevatın nefes israfıdır.
o "dik duruşun" ile sen de gömüldün pek çok ülküdaşın gönüllerinde be gülüm. ömrü boyunca "sana rağmen" oyunun rengi değişmemiş, sen geldikten sonra dahi uzun yıllar şişli teşkilatında azimle çabalayan amcam bile "mhp'ye oy verirsem tıkanan ayak damarıma varana kadar siksinler" diyebiliyorsa(ki çok küfretmeyi seven bir adam değildir). sen de fena gömülürsün be gülüm.
eleştirileri dikkate almak lazım be gülüm, duyarsızlığın sonu fenadır;
halkın direnişinde halkın değil akpnin yanında olan mhpnin ilginç isteğidir. akpliler yine akpye verecek oyunu zaten. mhpliler de sizin samimiyetsiz oldugunuzu gördü. onlar da kendilerine başka bir parti bulacaklardır. ne diye seçim isteğinde oldukları merak konusudur. iş seçim işi değildir. seçimde yüzde 50 oy alan iktidarın nasıl olsa büyük bir farkla iktidarım diyerek ülkenin diğer yarısını takmamasıdır. oysa ki başbakanlık herkese saygılı olmayı gerektirir. yalnızca kendi oy aldığı kesime değil.