vakti zamanında görülen hadisedir. denenmiştir ve başarılı olamamışlardır. apo denen köpek onların sayesinde imralıda yatmaktadır netekim! şimdi bağırıp çağırıyor devlet bahçeli, o zamanlar aklı neredeydi acaba. şu gün tekrar iktidara gelseler yine bir halt yiyemezler. mhp siyaseti bilmeyen bir partidir ve türkiye daha da geriler, böyle bir iktidar sonucunda. geçmişte olduğu gibi...
terörün her türlüsünü türkiye cumhuriyeti sınırlarından kovarlar. abdullah öcalanı iktidarın ikinci günü asarlar. ekonomiyi şaha kaldırırlar. tüm halka eşit mesafeli davranarak adaleti sağlarlar. rüşvet ve yolsuzluklara son verirler. kamu kurum yada kuruluşlarında kadrolaşmayı önleyecek yasaları çıkarırlar. ayrıca torpille bir yerlere gelmiş ezikleri hakketikleri yerlere indirirler. türkiye sınırları içinde irili ufaklı tüm cete ve mafya kalıntılarını yok ederler. samanlık seyran olur. hayat bayram olur.
apo'yu esir aldık sesinizi çıkartırsanız asarız demeye devam ederler. başka da bir şey yapmazlar.
osman durmuş sağlık bakanı olur. "domuz gribi de neymiş, biz allah'a havale ettik" der geçer. sonra 10000 kişi öldüğü gün bir başhekim bulur. "beni neden karşılamadın" diye adamı çocuk azarlar gibi azarlar ve döver. sonra "bunun gibiler yüzünden insanlar ölüyor" diye adamı suçlar.
ülkede ekonomik kriz olur. devlet bahçeli azerbaycandadır. gelir. dolar 1.5 liradan 15 liraya çıkmıştır. "lan ben yokken ülkeyi krize sokmuşlar" diye hükümet ortaklarını suçlar. tekrar kriz dalgası gelirken seçim kararı alır ve seçimlerde oy almak için "apo'ya af çıkartacaklardı, hükümeti bozacağız" diye hava basarlar.
efendim bir ulus için öncelikleri nelerdir ona bakılmalıdır, acaba ekonomimi ya da vatanın korunması mı ya da özelleştirmeler mi veya abd ile iyi geçinmek mi olmadı dtp* ile kürt açılımı yapmak mı ya da ermenistan ile sınırı açmak mı, kıbrıs'ın akıbeti ne olacak, ya ege adaları.
kim nasıl ve ne şekilde iktidara gelirse gelsin sonuç pek değişmiyor, gençlerin sesini 60-80 yıllarında zaten kestiler. söylemek istediğim şey şu;
basit mantıkla hükümetin başındakiler hangi partiden olursa olsun türkiye'yi bir deniz yemeyen keriz olarak görecektir. dolayısıyla 10 sene önce sarışının bindiği hummar a şimdi türbanlı taş gibi hatunda binebiliyor.
ezcümle 'türk'lüğümüzle oynamayan tek partinin mhp olduğunu düşünürsek hükümetinde başına gelmesinde bir sakınca yoktur. en azından imralıdaki o.çocugu televizyon istemez, türk bayrağı yakılmaz, dtp haddini bilir, peşmerge mağarasından çıkamaz.
ekonomiye gelince 1950-53 yılları arasındaki gibi olmamamız için bu ülkeye 50 tane sabancı lazım.
pkk olayına da bir şey yapamazlar, başka şeylere de. Seçim zamanında din siyasetçiliği yapan Bahçeli denen "dürüst" siyasetçimize, imam hatiplerin kapatılmasının altında partisinin imzası olduğu unutturulmamalıdır
konuşurken mangalda kül bırakmayan, ağzına geleni savup savuşturan, sürekli yazdığı kağıda bakıp bişeyler söyleyen
siyasetcimiz.
acaba ikdidar olsa neler yapar bu pkk sorunuyla ilgili.
2 seçenek var önümüzde;
ya diğerleri gibi sorunu çözeceğiz diyip hiç birşey yapmayacak,herşey konuştuğuyla kalacak,
yada
milliyetci ruhunu ayrımcılığa, insan öldürmeye, haksızlığa, vahşiliğe kabarıp türkiyeyi bitirme yoluna gidecek.