bu bana lise de falan değil, anaokulu mezuniyetinde olmuştu. başkasının kepini alıp kafama takmaya çalışırken sığmaması ve o dayanılmaz acıyı hala hissediyorum. (bkz: iğrenç 6 yaş sendromu)
birde fırlattıktan sonra ele leş gibi kokan kepin geçmesi vardır ki başıma gelip hayattan soğutmuştur. onun sahibi kimbilir kaç aydır saçını yıkamıyordu.
Yaşadığım hadisedir. Nasıl olsa herkes bir tane alır bizede bir kep kalır durumuyla attığım kepi takip etmedim. Herkesin dağılmasıyla etrafımda da bulamadım. Çoğu kişi buna şans diyor ama talihsizlikten başka bir şey değildir.
sıçtığınızın resmidir. kepi fırlattıktan sonra ağız tadıylan arkadaşa sarılıp ağlama ritüelini bile yaptırmaz insana. herkes açıkta kalma korkusuyla yerde bulduğu ilk kepi kapmaya çalışır.
geçen senenin haziranında başımdan geçen trajikomik vaka.
şöyle ki staddayız, tüm üniversite, bütün bölümler filan. herkes mutlu, ellerde fotoğraf makineleri, ailesi trübünlerde olanlar gülücükler saçıyor. çimlerde sınıf sınıf, öbek öbek foto çektiriyoruz.
sıkılıyorum bir süre sonra. sıcak var zaten, bitse de gitsek iki deneme çözerim diyorum.
ve sonunda tebrik teşekkür temalı sıkıcı konuşmalar bitiyor, o müthiş an geliyor.
herkes hazır kepler ellerde, ağızlar kulaklarda, parmaklar flaşlarda, güneş tam tepemizde.
3...2...1...hoooooopppp kepler havada. şak şak şak...ışıklar yanıyor,kepler uçuşuyor havada. e tabi newton amcayı yad eden kepler düşüyor bir bir yere. herkes kepini takip ediyor. ben de takip ediyorum tabi.
herkes eğiliyor alıyor kepini eline.
hoppalaaaaa...kaldık mı ortada şey gibi. bakıyorum kep mep yok ortada. rüzgarın da etkisiyle başka bir bölümün tarafına doğru gidiverdi işte lanet kep. düşünüyorum birisi 2 tane aldı ama ne yapacak lan bu kepi. günlük hayatta giyilir bir şey değil ki amk.
bir de efsane var bilmem kaç lira alıyolarmış teslim ederken.
nihayet teslim günü geliyor ve 2 arkadaşımı görevliyi oyalamaları için yanıma alıyorum ve odaya giriyoruz. onlar bir yanaşıyorlar ablanın yanına doğru. çuvllarda kepler, cüppeler filan. hemen alıyorum bir tane kepi çuvaldan. ablaya doğru dönerek bakın hamfendi bu kepim, bu da cüppem diyorum. tamam diyor başını sallayarak.
bir oh eşliğinde ismimi bulup imzamı atıyorum. odadan çıkarken ne hissettiğimi tam hatırlamıyorum.
mezuniyetin salon içinde olup, kepin de yukarıdaki spot ışıklarına takılması durumudur. törenden sonra oradaki görevli birine rica edilip kep kurtarılır. (bkz: based on a true story)
en mantıklısı bir alt döneme satmaktır yarı fiyatına.
- al abi sen bunu nasıl olsa kaybolacak. bari senin işine yarasın. ben fırlatmayacağım, 15 lira yeter.
En yakına düşen kepi alıp kaçmakla çözülebilecek eylem. *
Ayrıca üniversitenin birinde pratik öğrenci zekası sonucu keplere ip bağlayarak atılmış; kepler kaybolmadıysa da biraz karışmıştır. Denenesi. *
çok acıdır. aceleyle yerden başka bir kep almak gerekir. yoksa teslim edileceği zaman güzel bir meblağ öderken bulur kişi kendini, çünkü imza karşılığı zimmetlenmektedir alırken.