o geceye kadar yapılan masraflar ve o gece bütün kızların birbirlerini kesmelerini *de saymazsak hayatınızın en güzel gecelerinden biri olması muhtemel gecedir. kızların çoğunlukta olduğu bir bölümse eğer eğlence doruklardadır. henüz ordövr tabakları yeni getirilmekteyken müzik çalmaya başlar ve hemen bir iki kız ortaya atlar ve oynamaya başlar. bunu gören diğer kızlar da durmaz tabi onlar da başlar oynamaya ve gece süper bir şekilde başlamıştır. artık sabaha kadar oturmaz bu kızlar. kimi sevgilisiyle kimi bölümde bulunan * erkek arkadaşlarıyla ve tabii ki kız arkadaşlarıyla dans eder, oynarlar. Olan zavallı ayaklara olur. bütün gecenin yorgunluğunu onlar çekmiştir. ertesi gün sızlamaya mahkumdurlar. neticede kesinlikle yapılmalıdır gelen fırsat kaçırılmamalıdır çünkü üniversiteden bir kez mezun olunacaktır.
hala ve hala elbıse bulunamayan sankı kralıyet balosuna gıdılecekte.
kumas ıpekten ıplıkler altından olmassa olmayan ama bunun yanında hayatın en guzel sonlarında bır tanesı.
bahsi geçenler, ortaokul/lise çağı baloları için geçerlidir.
amerika'daki versiyonu, çoğunlukla, erkeğin kızı, babasından çarptığı volvo/gmc station vagon arabasıyla aldığı, kavalyesiz gidilmeyen versiyonudur. okulun spor salonunda olur.
ama türkiye'dekinde ise tek şart, asgari ücretin çeyreği kadar para bayılmaktır. eğlence olarak yapılan tek şey, yemek yemektir. anlamsızdır, gereksizdir. ayrıca kızlar da gereksiz ve saçma ötesi bi telaşta olurlar, yaşına başına, veletliğine bakmadan en şuh gece elbiselerini giyerler (ha itirazım yok ama buna*)
"hiç 'penis'lemem böyle işleri" diyen birtakım erkekler ise, takar küpeyi, geçirir metallica/slayer t-shirt'ünü gider. çok kro olanlar ibrahim tatlıses gömleği ve salak yürüyüş ve sivri burun ayakkabı kombinasyonu denerler.
oks/öss herneyse işte unutulur.
gece sonunda elde var 0'dır. hatta bazen alkol bile alınamaz (çünkü hocalar da gelir ne alakaysa). en iyisi hiç gitmemek, verilecek paranın 1/8'i cebe atılarak içmeye çıkmaktır arkadaşlarla.
not: malesef 7 sene mis gibi okula gidip, son sene "kenar mahalle okulu" şeklinde tabir edilen bir okula alındığım için hiçbir zaman bu baloyu tadamamışımdır (bu tabir benim tabirim değil). burada yazılanlar, yakın arkadaşlarımın tecrübeleridir. umarım seneye, lisenin yıl sonu balosuna akıcaz. bu sefer okul kalite, sağlama aldık*.
hemen hemen her 5 gençlik filminin 3'ünün ana konusunu oluşturan, kıyafetlerin, dansların, özellikle de partnerlerin birbiriyle yarıştırıldığı, çoğu kez bekaret bozma ayinleriyle son bulan eğlenti. *
öyle görünüyor ki, amerikan gençlerinin mezuniyetle birlikte başka hiçbir dertleri kalmıyor. tek sıkıntı, ne giyilecek, kiminle gidilecek, teklif kabul edilecek mi, gecenin kralı/kraliçesi kim olacak?
biz de mezuniyet yaklaştıkça tir tir titreyip, kara kara düşünüyoruz.
MEB'in yeni bir düzenlemeyle içine ettiğini öğrendiğim -balo-dur.
meb'e göre yeni kurallar şöyle olacakmış:
1.Balonun yapılacağı yer, okuldan bağımsız olmayacak. ***
2.Türk gelenek ve göreneklerine karşıt bir tutum, davranış sergilenmeyecek. *
3.Tüm balo vakti boyunca, okul müdürü başta olmak üzere tüm yönetim, gözlemde olacak.
4.Her öğrenci velisinden dilekçe alarak okul idaresine teslim edecek.
5.Her balo için kaymakamlıktan izin alınacak.*
sadece gösteriş için gidildiği üniversite boyunca nefret ettiğiniz kişilerle iyi geçinmeniz gereken , kızların boya içinde boy gösterdiği alın beni alın ahanda buyum ben demek için yırtınılan balodur...kırmızı halıda yürümeden de okul biter...
-yeter duymak istemiyorumm..!!
+alirıza ne işin var burda...
-yeteeeerr kırmızı halıda yürüyeceksin!
+sakin ol kalp krizi geçireceksin...
-yeterrr yılann ahh kalbim hınnkkk
+al işte...
okulu yedinci senede bitirmişseniz kimseyi tanımadığınız için katılmayacanız balo. hoş dördüncü senede bitirilse de katılmak ne kadar mantıklı bilinmez.
maskeli bolodan farkı yoktur. insanların yüzündeki ifadenin maskeden ibaret olması münasebetiyle sahtedir, gereksizdir. içmeye bahane arayanlar için bulunmaz fırsattır.
ne ilköğretimde ne de lise de muhteşem fikirli idarecilerin yüzünden bi kere bile katılamadığım , hala içimde kalmış. nasipse üniversite de katılmayı düşündüğüm balo.
güzel anlardır. zira insan için ilk defa lisede tam anlamını kazanır. Herkes şık giyinir. Kimileri abartır. Kızların çoğu makyaj yaptığını zanneder fakat firavuna dönerler.
Erkekler dans etmeyi, oyun oynamayı bilmezler. Kenarda el çırparlar.
üniversite de yapılanına kot pantolon t-shirt ile katılıp madara olmadığım geceye damga vurduğum organizasyondur. öyle ki dört yıl beraber okuduğumuz arkadaşlarım bu dört yılı bi kenara bırakıp yıllıkta benim için sadece bu geceden bahsetmişlerdi.
hazırlık aşamasında
kız öğrenciler ne giymeliyim, saçımı nasıl yaptırmalıyım ? diye
erkek öğrencilerin de partner olarak yanımda hangi kızı götürmeliyim ? diye telaşa kapıldıkları eğlencelerdir.
yıllar geçtiğinde hatırlanmak istenmez. çünkü o kıyafet ve saç modelleri çok rüküştür, o büyük hayallerle , ailenin zorlanan bütçesiyle edinilen, hayalleri süsleyen kıyafet çoktan rüküş olmuştur . ben bunu nasıl giymişim allahım . ya iğreeeennçç. denip fotoğraflar gözden uzak bir yere kaldırılır .
erkeğin yanındaki o kız ise çoktan yok olup gitmiştir. zaten adam akıllı çıktığı kız falan yoksa , bir günlüğüne ayarlanmış bir kızdır. büyük ihtimalle ( kuzeni olduğunu gizlemek şartıyla ) kuzenidir, kuzenin arkadaşı, arkadaşın kardeşi falandır. yeter ki manita bulamamış demesinler diye.
Yıllarca okula zombie gibi gelenlerin bir gece için prens-prenses ayagına yattıgı aktivitedir. Çok eğlenceli geçer fakat saçma ve komik yanları da vardır. Kızların mezuniyet balosuna yalnız gitmemek amacıyla 2 ay önceden kavalye bulmak için kırk takla atmaya başlaması vb durumlar.
bana her zaman ilk gelen etkinliktir.
öğrenci dediğin adam kot pant. spor ayakkabı ve üzerine geçirdiği kıçı kırık bir t shirt insanıdır.
sırf o balo için en aşağı 200 300 tl'lik abiyeler alınır, ayakkabısı saçı makyajı çantası baloya giriş ücreti ile bu ücret 500e yaklaşır.
yahu hergün gördüğün adamlar için bu kadar süslenmene ne gerek var diye sorar insan şimdi ben bir jean bir gömlekle gidip saçlarımı at kuyruğu toplasam, tüm bu eziyetlere katlansam olmaz.
işte bu balo öğrencilerin eğlenip coşacağı bir etkinlikten çok böyle bir eziyete dönüşür. ne yapsan olmaz, bak ben de bilemedim şimdi.
milletin şıklık yarışında olacağı, küfürlü konuşan üniversite öğrencilerinin kızların yanında kibarlık abidesi olarak boy göstereceği sıkıcı ve içkinin bol bol tüketileceği bir durum.
ilk defa gideceğim şey. hazırlanması çok dertlidir. böyle "ne giysem ne etsem!" diye dolaşıp durursun. illa ki alışverişte yanına işin ehli birisini al, böyle nişan-düğün görmüş olsun ki yardım etsin.. ayrıca bunca hazırlık sonucu zaten sana gelmeye başlamış olan "platonik aşıklar" mesajlarının gerçeğe dönüşüp, şahıslarla muhattabına yol açacak olan organizasyondur.
